FİNANS

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Rusya krizi Türkiye'yi nasıl etkileyecek?

Türkiye'nin Suriye sınırında Rus savaş uçağını düşürmesinin ardından iki ülke arasında gerilim tırmandı.

Rusya krizi Türkiye'yi nasıl etkileyecek?

Duygu DOĞAN / MYNET EKONOMİ SERVİSİ

Dün sınır ihlali yaptığı gerekçesiyle Türk jetleri tarafından düşürülen Rus uçaklarının yankıları sürüyor.

Suriye sınırında yaşanan bu gerginlik Türkiye-Rusya ilişkilerini derinden etkileyecek gibi görünüyor.Olay sonrasında askeri ve diplomatik alanda yaşanan gerilim iki ülke arasındaki ekonomik ilişkileri de gündeme getirdi.

İşte Türkiye ile Rusya arasında gerilimin artabileceği endişesi, kış mevsimi de kapıdayken “Ya Rusya vanaları kapatırsa” sorusunu gündeme getirdi. Enerji uzmanları bu konuda farklı görüş belirtiyor.

**İşte o görüşler;

Dr.Cenk Sevim Enerji Uzmanı**

Rusya yapılmıs uluslararası ticaret hukuku kapsamında dogalgaz anlaşmalarını tek taraflı sonlandırması veya fiyat artışı yapabilmesı çok olası gözükmemektedir, tek taraflı bır anlasma iptalı için Gazprom`un uluslararası alanda kabul gören bır fors major ilan etmesi gerekir ki yasanılan bu durumun uluslarası fors major için kabulu zordur.Ayrıca sözü edildiği üzere tek taraflı bir sözleşme iptali Rusya açısından ciddi bir prestij kaybı yaratır. Bu durum İran olan yaptırımların kalktığı bu donemde İran gazının uluslararası pazara girişini kolaylaştırır ki bu durum Rusya'nın AB ve ABD tarafından ekonomik yaptırımlarda olduğu bir dönemde kendisini zora düşürecek bir durum yaratır.

Son tahlilde Türkiye açısından bakıldığında, Rusya enerji alanında önemli bir kaynak ülkedir ancak rusya açısından bakıldığında Türkiye önemli bir transit ülkedir, güney akım projesinin iptaliyle gündeme gelen Türk akımı projesine Rusya'nın ihtiyacı Türkiyeden fazladır. Rusya bu olay karşında bazı ekonomik yaptırımları devreye alabilir ancak İran gazının ve Kuzey Irak bölgesindeki gaz kaynaklarının uluslararası gaz pazarına arz edilmeyi beklemesi, Türkiye'nin de Rusya için önemli bir müşterinin dışında alternstif transit ülke olması sebebiyle dogalgaz alanında cok katı önlemler alması zor gözükmektedir, sadece dogalgaz basıncını düşürmek veya kısmi gaz kesintileri gibi sınırlı reaksiyonlar verebilir.

Akkuyu projesi, devletler arası imzalanan bir proje olduğu için bu noktada uluslararası devletler hukuğu devreye girecektir.Rusya'nın bu projeden cekilme opsiyonu olmakla birlikte projenin hayata geçmesi halinde 15 yıl süre ile elde edeceği kazanç dikkate alındığında projeden çekilme kararı çok kolay verilmesı güçtür.

Doç. Dr. Levent Aydın

Rusya doğalgaz anlaşmasının kendi kararıyla sonlandırabilir mi?

Bu sorunuza verilecek cevabın birbiriyle ilintili üç boyutu vardır; Özetle söylemek gerekirse birinci boyutu kuşkusuz hukukidir. Türkiye’nin Rusya’dan 2021 yılına kadar 10 milyar metre küp batı hattından, 2025 yılına kadar 16 milyar metre küp mavi akımdan doğal gazı yapılan kontratlarla satın alması, Rusya’nın ise satması taahhüt altına alınmıştır. Başka bir ifade ile, Türkiye yapılan kontratlarda “al yada öde” hükmü gereğince kontratlara göre değişkenlik gösterse de taahhüt edilen gazın %70 kadarını satın almak, Rusya’nın ise satmak yükümlülüğü bulunmaktadır. Burada yeri gelmişken hemen belirtmem gerekirse, taahhüt gereğince satın alamadığınız gazın ödemesini hemen yapmak durumda değilsiniz. Daha sonra mahsuplaşma imkanınız vardır. Yani o yıl eksik alınan doğal gazı, kontrat süresince sonraki yıllarda (%70’den fazla) alım yaparak telafi etme imkanınız bulunmaktadır. Kısaca, üretici ve tüketici ülkeler arasında yapılan doğal gaz anlaşmaları doğal gazın depolanabilme yeteneğinin çok sınırlı olması nedeniyle kontratlarda hem alıcı hem de satıcının ticari hakları karşılıklı olarak garanti altına alınmaktadır. Türkiye’nin Rusya ile yaptığı doğal gaz anlaşmaları da bu açıdan karşılıklı olarak taahhüt altına alındığından dolayı Rusya’nın hukuki yönden terk taraflı fesh etme durumu söz konusu değildir.
İkinci boyutu ise ekonomiktir. Rus ekonomisinin istikrarı neredeyse tamamen petrol ve doğal gaz satışlarına bağlıdır. Bütçe gelirlerinin önemli bir kısmı bu enerji kaynakların satışından oluşması ve ayrıca doğal gazda Türkiye Almanya’dan sonra Rusya’nın ikinci satış noktası olması göz önüne alındığında, hukuki boyutu tazminatlarla göz ardı etseniz bile ekonomik maliyeti açısından kontratın sonlandırılmasının önemli bir ekonomik maliyeti olacaktır. Ayrıca yapılan analiz ve tahminlere göre petrol fiyatlarının önümüzde birkaç yılda artmayacağı öngörüleri ortada duruyorken orta vadede Rus ekonomisinin performansının satabileceği doğal gaza bağlı olacağını söylemek de yanlış olmaz.
Cevabın üçüncü boyutu politik argümanlara dayanabilir. Bu konuda Rusya hükümeti tarafından yapılan açıklamalarda gazın kesilmeyeceği kamuya açıklanmıştır. Ancak, yine de gazın kesileceği nokta iki ülke arasındaki ilişkilerin kesileceği ve gerginliğin üst düzeylere tırmanarak savaş ihtimalinin olduğu bir ortamda Rusya’nın, kontratların hukuki ve ekonomik boyutu çiğneyerek doğal gazı bir silah gibi kullanabilme ihtimali bulunmaktadır ki bu da Türkiye açısından ülke güvenliğinin enerji güvenliği ile kesiştiği noktayı işaret etmektedir.
-Bu olayların ardından Rusya, Türkiye'ye sattığı doğalgaz birim fiyatlarını arttırma yetkisi var mı?

Türkiye ile Rusya arasında doğal gazın ticaretini tanzim eden kontratlarda fiyatların tek taraflı artırma yetkisi bulunmamakla birlikte üç yılda bir karşılıklı olarak revize edebilirler. Ancak gerek satıcı gerekse alıcı ülke, kontratlardaki belirlenen fiyatların piyasada doğal gazın fiyatlamasının ham petrol ve bazı petrol ürünlerine bağlı olması nedeniyle bu ürünlerin fiyatlarındaki dalgalanmalar kontratta belirlenen doğal gaz fiyatlarının değişmesini zorunlu hale getirebilir. Bu durumda satıcı fiyatı artırma, alıcı ise düşürme yönünde kontrattaki fiyatların değişmesi yönünde hareket edebilir. Eğer yeni fiyatın revize edilmesinde taraflar karşılıklı olarak anlaşamayıp uyuşmazlık hali olursa konu uluslararası tahkime taşınır. Bilindiği üzere BOTAŞ ve Gazprom, doğalgazda yüzde 10,25'lik fiyat indirimi konusunda anlaşamadıkları için Türkiye tahkim sürecini başlattı. Türkiye’nin Azeri gazını Yunanistan’a ihraç etmesinden dolayı fiyat konusundaki anlaşmazlığı tahkime götürmüş ve bu davayı kazanmıştı. Yine İran doğal gazı ile ilgili fiyat uyuşmazlıkları tahkimde çözülmektedir.

Kısaca Rusya’nın doğal gaz kontratlarına dayalı olarak fiyatları tek taraflı belirleme yetkisi yok ama revize etme talebi petrol ve petrol ürünleri fiyatlarındaki artışlara bağlı olarak olabilir. Türkiye’nin bu revize talebini kabul etmeme hakkı bulunmakta ve fiyat uyuşmazlığı halinde tahkime gitme yolu her zaman açıktır. Fiyat değişiklik talebi tamamen piyasa veya ekonomik nedenlere bağlı olup politik nedenlerle kontrat fiyatlarını değiştirme yetkisi bulunmamaktadır.

-Rusya'nın Türkiye'de kazanmış olduğu nükleer santral ihaleleriyle ilgili herhangi bir değişiklik söz konusu olabilir?

Rusya ile Türkiye hükümetleri arasında 4800 MW kurulu kapasiteli Akkuyu santrali yapımı anlaşması bulunmaktadır. Bu anlaşma gereği Rusya’nın Akkuyu’da yatırımı devam etmektedir. Eğer Rusya bu yatırımı yapmaktan vazgeçerse yapılan sözleşme fesh edilir ve Rusya’nın yaptığı harcamalar Rusya tarafından fesh edildiği için geri ödemesi söz konusu olmaz. Türkiye santralin yapımı için başka ülkelerle yeniden bir anlaşma yapabilir.

-Rusya'da faaliyet gösteren Türk şirketlerinin (başta inşaat olmak üzere) durumu ne olur ?

Mevcut yapılan inşaat işleri sözleşme gereğince devam eder ancak yeni alınan ihalelerde Türkiye firmalarına yer verilmeyebilir. Türkiye’nin Rusya’dan gelen ve özellikle devlet tarafından gönderilen turist sayısından önemli bir azalma görülebilir. Kısaca ülkeler politik anlaşmazlıklara düştüğünden eskiden soğuk savaş dönemlerinde olduğu gibi asker, tank, tüfek sayısından çok başta ihracat ithalat kalemlerindeki ürünlerin ticareti üzerinden olmak üzere çeşitli ekonomik savaşa(yaptırıma) yönelmektedir.

Canlı Borsa


En Çok Aranan Haberler