FİNANS

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN
ANALİZ-Piyasalarda Gelişmeler/Beklentiler(QNB Finansbank)
21/01/2021 08:45:05

   QNB Finansbank Erkin Işık ve Deniz Çiçek Tarafından Hazırlanan
Günlük Bülten:
    "2020 yılındaki toplam net borçlanma 255.6 milyar TL ile ilk  belirlenen 140.1 milyar TL’lik limitin üzerinde ancak sonradan revize  edilen 308.2 milyar TL’nin altında gerçekleşti. ? Merkezi yönetim borç  stoku Aralık ayında 1,812 milyon TL ile 2019 sonuna göre 483 milyon TL  arttı. Bu verileri kullanarak yaptığımız tahmine göre AB tanımlı borç  stokunun GSYH’ye oranı geçtiğimiz sene 7 puan artarak %39.7 oldu.  ?
Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında, piyasa beklentisi  doğrultusunda, %17.0 olan politika faizinde değişiklik beklemiyoruz.
Bugün ayrıca Ocak ayı tüketici güven endeksi ile TCMB ve BDDK’nın  haftalık verileri açıklanacak.
    Net borçlanma revize hedefin altında kalsa da borç stoku arttı
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın dün açıkladığı genel bütçe finansman ve  merkezi yönetim borç stoku verileri ile borçlanma tarafındaki sene  sonu görünümü netleşmiş oldu. (Net borçlanma, anapara borç itfası ile  borçlanma arasındaki fark olarak tanımlanmıştır ve borç stokundaki  değişim açısından daha açıklayıcı bir göstergedir.)  Öncelikle net  borçlanma görünümünden başlarsak, Aralık ayında 15.8 milyar TL  karşılığı net dış borçlanmaya karşılık 3.8 milyar TL’lik net iç borç  ödenmiştir. Bu doğrultuda, Aralık ayındaki 15.8 milyar TL’lik toplam  net borçlanma ile 2020 yılındaki toplam net borçlanma 255.6 milyar
TL’ye ulaşmıştır. Bunun 230.7 milyar TL’lik ağırlıklı kısmı net iç  borçlanma olurken, net dış borçlanma 24.9 milyar TL karşılığı ile daha  düşük gerçekleşmiştir.  Bütçe kanununda net borçlanma için genel bütçe  gelir ve giderleri arasındaki fark kadar net borçlanma limiti  belirlenmektedir. Bu limit 2020 için başta 140.1 milyar TL  seviyesindeydi. Hazine ve Maliye Bakanı ile Cumhurbaşkanı’nın bu  limiti %5 oranında, yani toplamda %10 arttırma yetkisi bulunmaktadır.
Ancak pandemi sebebiyle bütçe görünümü bozuldu ve daha Mayıs ayından  itibaren net borçlanma, limitin üzerine çıktı. (Grafik 1) Ağustos  ayına kadar net borçlanma yükselişini sürdürerek 262.4 milyar TL’ye  kadar yükseldi. Daha sonrasında kanun değişikliği ile net borçlanma  limiti Hazine ve Maliye Bakanı ile Cumhurbaşkanı tarafından artırılan  net borç kullanım tutarının iki katı arttırıldı. Bu doğrultuda net  borçlanma limiti 308.2 milyar TL oldu. 
    Ağustos ayından itibaren Hazine’nin net borçlanması belirgin  olarak düştü ve sene sonu itibariyle 255.6 milyar TL’lik net  borçlanma, yeni limitin belirgin olarak altında kalmış oldu.
Hatırlanacağı gibi bütçe de 2020 yılında GSYH’ya oranla %3.5 açık  vermişti ve bu da Yeni Ekonomi Programı’ndaki %4.9’luk açık tahminin  altında kalmıştı. Bütçedeki beklenenden iyi görünüm, finansman  ihtiyacını da azaltmış gözüküyor.   Net borçlanmanın Ağustos ayından  itibaren düşmesi ve Kasım ayından itibaren kurlardaki düşüşün döviz  cinsi borç stokunun TL karşılığını azaltması ile borç stokunda da son  çeyrekte bir miktar iyileşme yaşanmıştır. Dün açıklanan merkezi  yönetim borç stoku Aralık ayında 1,812 milyon TL ile Ekim ayındaki
1,935 milyon TL’lik seviyeye göre gerilemiş, ancak 2019 sonundaki
1,329 milyon TL’ye göre belirgin artış kaydetmiştir.  Borçluluk  görünümü açısından daha sık takip edilen gösterge, merkezi yönetim  dışında mahalli idareler, sosyal güvenlik kurumları, KİT’ler gibi  diğer devlet birimlerini de kapsayan kamu kesimi borç stokudur. Ayrıca  brüt kamu borcunun, AB ile uyumlu olması için gerekli düzeltmelerin  yapıldığı AB tanımlı genel devlet borç stoku da takip edilmektedir. Bu  veriler gecikmeli olarak yayınlanmakla birlikte, buradaki kısa vadeli  değişimleri, merkezi yönetim borç stoku büyük ölçüde açıklamaktadır.
Bu doğrultuda, en son üçüncü çeyrek için açıklanmış olan brüt kamu  borcu ve AB tanımlı borç stokunun GSYH oranlarını, 2020 sonu için  hesapladık. Buna göre, brüt kamu borcunun GSYH’ye oranının %39.2 ile  önceki çeyreğe göre 2.9 puan gerilediğini, ancak 2019’a göre 5.7 puan  arttığını tahmin ediyoruz. AB tanımlı borç stokunun da benzer şekilde  önceki çeyreğe göre 2.9 puan gerilerken, 2019 sonuna göre 7.0 puan  arttığını ve seneyi %39.7 seviyesinde kapattığını tahmin ediyoruz. 
    Bugünün veri gündemi Bugünkü Para Politikası Kurulu (PPK)  toplantısında, piyasa beklentisi doğrultusunda, %17.0 olan politika  faizinde değişiklik beklemiyoruz. Kasım-Aralık aylarında Türk  lirasındaki zayıflamanın gecikmeli etkileriyle birlikte yükselen  yıllık enflasyon %14.6’ya ulaşmıştı. Kısa vadede enflasyondaki yukarı  yönlü riskler sürse de döviz kurlarının son aylarda gerilemesi ve  kredi büyümesinin oldukça yavaşlaması riskleri bir ölçüde dengeliyor.
Enflasyonun 2021 yılının ilk çeyreğinde %15 seviyesinin altında  kalmasını, yılın ikinci yarısında kademeli olarak gerilemesini  bekliyoruz. Bu durumda reel politika faizi oranı en az %2 civarında  olacaktır ki bu da gelişen ülkeler geneline göre yüksektir. TCMB'nin  bunu enflasyon risklerini sınırlamak için yeterli göreceğini ve bu  yüzden politika faizini sabit tutacağını düşünüyoruz. Ancak, enflasyon  görünümünün daha da kötüleşmesi ve manşet enflasyonun % 15'in üzerine  çıkması durumunda, TCMB'nin önümüzdeki aylarda politika faizini biraz  daha yükseltmesi gerekebilir.  Ocak ayı tüketici güven endeksi de  bugün yayımlanacak. 2018 sonlarından beri yatay bir trend etrafında  dalgalanan endeks Aralık ayında 79.8 değerini almıştı. Öğleden sonra  ayrıca TCMB ve BDDK’nın haftalık verileri açıklanacak. BDDK’nın günlük  verilerinden, 15 Ocak haftasında döviz mevduatın bireylerde 1.3 milyar  dolar azaldığını, şirketlerde ise 0.3 milyar dolar arttığını  görüyoruz. Yabancıların yurtiçi tahvil portföyünde 0.2 milyar dolar  artış hesaplıyoruz. Bunun yanında, TL krediler yatay seyrederken,  döviz kredilerde %0.6 oranında düşüş görülüyor.  TCMB döviz  rezervlerinde ise, analitik bilanço verilerinden brüt rezervin 2.5  milyar dolar düşüşle 90.1 milyar dolar, net rezerv 2.2 milyar dolar  düşüşle 11.4 milyar dolar olduğunu hesaplıyoruz. Brüt döviz  rezervindeki düşüşte, bankaların tuttukları zorunlu karşılıklarındaki  değişim, yurtiçinde ihraç edilen döviz cinsi tahvilin itfası ve altın  fiyatındaki düşüşün etkili olduğunu tahmin ediyoruz.   
    Piyasalarda bugün ABD’de seçimi kazanan Joe Biden yemin ederek  başkanlık görevini devraldı. Siyasi belirsizliğin kalkması ve ek mali  destek beklentilerinin güçlenmesiyle risk iştahı arttı. S&P 500  endeksi dün %1.4 oranında arttı ve günü rekor seviyede kapattı. VIX  endeksi 21.6’ya geriledi. 10 yıllık ABD tahvil faizi küçük bir  değişimle %1.08 seviyelerine geldi. EUR/USD yataya yakın bir seyrin  ardından bu sabah 1.2130 seviyelerinde başladı. Brent petrol fiyatı 56  doların biraz altına inerken, ons altın fiyatı 1850 dolardan 1870  dolara yükseldi. Asya ve pasifik hisse senedi endeksleri de risk  iştahındaki artışa paralel yükseldi.   USD/TL dün biraz gevşedikten  sonra bu sabah 7.41 seviyelerinde güne başladı. 5 yıllık Türkiye CDS’i
2 baz puan artışla 335 baz puan oldu. 2 yıllık tahvil faizi de 3 baz  puan düşüşle %14.39 oldu.  "

    Analizin tamamı için:

https://www.qnbfinansbank.com/medium/document-file-2979.vsf

                           ******

    Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı  sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk getiri  tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer  alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize  uygun sonuçlar doğurmayabilir.

                           *******

    Foreks Haber Merkezi ( haber@foreks.com )
    http://www.foreks.com
    http://twitter.com/ForeksTurkey 

Kredi Hesaplama