FİNANS

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN
BM Avrupa Ekonomik Konseyi: Nükleer enerji olmadan küresel iklim hedeflerine ulaşılamaz
24/09/2021 11:27:29

Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Konseyi (UNECE) uzmanları, nükleer  enerji olmadan küresel iklim hedeflerine ulaşılmasının mümkün  olmadığını açıkladı. UNECE’nin yeni yayımlanan teknoloji özet  raporunda, nükleer enerjinin Paris Anlaşması ve 2030 Sürdürülebilir
Kalkınma hedeflerinin gerekliliklerinin yerine getirilmesine yardımcı  olabileceğine dikkat çekildi.

Nükleerin, küresel enerji sisteminin ve enerji yoğun endüstrilerin  karbondan arındırılmasında diğer sürdürülebilir düşük karbonlu veya  sıfır karbon teknolojilerinin kullanılmasının yanında daha geniş bir  yelpazenin parçası olarak görülebileceği belirtildi.

İklim değişikliğinin etkilerini hafifletmeye ve düşük karbonlu  teknolojilerin yayılmasını hızlandırmaya yardımcı olmak için UNECE  tarafından yayınlanan bir dizi enerji teknolojisi özetinden biri olan  raporda, nükleer santrallerin kapatılması kararlarının iklim  değişikliğinin azaltılmasına yönelik yürütülen çabalar için gerilemeyi  temsil ettiği kaydedildi. Raporda ayrıca mevcut nükleer santrallerin  uzun vadeli işletiminin güvence altına alınmasının önemine dikkat  çekildi.

UNECE Genel Sekreteri Olga Algayerova, konuya ilişkin yaptığı  açıklamada, “Nükleer enerji, bu teknolojiyi uygulamayı seçen ülkeler  için karbon nötrlüğü elde etmeye katkıda bulunabilecek, dolayısıyla  iklim değişikliğini azaltmaya ve 2030 Sürdürülebilir Kalkınma
Gündemine ulaşmaya yardımcı olabilecek önemli bir düşük karbonlu  elektrik ve ısı kaynağıdır” dedi.

Zaman daralıyor

Düşük karbonlu bir enerji kaynağı olan nükleer enerji, iklim  değişikliğine yol açan CO2 emisyonunu önlemede büyük rol oyuyor. Son
50 yılda, yaklaşık iki yıllık toplam küresel enerji emisyonuna denk  düşen 74Gt hacminde CO2 emisyonunu önleyen nükleer enerji, Paris İklim
Anlaşması'nın amaçlarına ulaşmada ne kadar önemli olduğunu ortaya  koyuyor.

Günümüzde nükleer enerji, UNECE bölgesinde üretilen elektriğin yüzde
20’sini, düşük karbon üretiminin ise yüzde 43’ünü karşılıyor. UNECE  bölgesindeki elektrik üretiminin yarısından fazlası halen fosil  yakıtlar tarafından sağlanıyor. Uzmanlar bu nedenle küresel çaptaki  enerji sisteminin hızla dönüştürülmesi için zamanın daraldığına dikkat  çekiyor.

Nükleer reaktörlerin kapatılma kararı gözden geçirilmeli

Raporda, nükleer enerjinin, UNECE bölgesindeki 11 ülkede (Belçika,
Bulgaristan, Çekya, Finlandiya, Fransa, Macaristan, Slovakya,
Slovenya, İsveç, İsviçre ve Ukrayna) elektrik üretiminin yüzde 30'dan  fazlasını sağlayan enerji sisteminin aktif bir parçası olduğu  vurgulandı. Halihazırda 20 ülkenin nükleer santral işlettiği, 15  ülkenin ise yapım veya geliştirme aşamasında olan yeni reaktörlere  sahip olduğunun açıklandığı raporda, UNECE üyesi 7 ülkenin, ilk kez  nükleer enerji programı geliştirme sürecinde bulunduğu kaydedildi.

Kanada, Çekya, Finlandiya, Fransa, Macaristan, Polonya, Romanya,
Slovakya, Slovenya, Rusya Federasyonu, Ukrayna, Birleşik Krallık ve
Amerika Birleşik Devletleri gibi bazı ülkeler, nükleer enerjinin  gelecekte ulusal emisyonlarını azaltmada önemli bir rol oynayacağını  açıkça dile getirdi. Buna karşılık Belçika 2025’te, Almanya ise
2023’te nükleer enerjiyi aşamalı olarak devre dışı bırakacağını  duyurdu. Özet raporda, bölgede toplamda 292 reaktörün aktif çalıştığı,
2000 yılından bu yana siyasi, ekonomik veya teknik nedenlerle 70’in  üzerinde reaktörün kapatıldığı belirtildi. Çoğunlukla bu reaktörlerin  yerini iklim değişikliği ile mücadelede aksaklıklara yol açacak olan  kısmi fosil yakıtlı enerji üretim sistemleri aldı.

UNICE uzmanları, daha fazla nükleer santralin erken kapanmasının önüne  geçilmesi gerektiğini dile getirdi. Uluslararası Enerji Ajansı ve
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın da bunu iklim değişikliğine  yönelik acil bir öncelik olarak gördüğüne dikkat çekti.

Reaktör teknolojilerinin seçenekleri

Nükleer reaktör teknolojisinin, büyük gigawatt ölçekli reaktörler,  küçük modüler reaktörler (Small Modular Reactors - SMR) ve mikro  reaktörler olmak üzere üç sınıftan oluştuğunun açıklandığı raporda,  büyük reaktörlerin, günümüzde ticari olarak temin edilebilen oturmuş  teknolojiler olduğunun altı çizildi. Küçük modüler reaktörlerin,  ticari dağıtıma hızla yaklaşan tasarımlara sahip olup, Rusya'nın kuzey  kıyılarında bu yönde faaliyet gösteren bir tesisin, uzak mesafelerdeki  insanlara ısı ve elektrik tedarik ettiği ifade edildi. Bazı mikro  reaktör tasarımlarının, önümüzdeki 5 yıl içerisinde, ABD ve Kanada  gibi satıcı ülkelerde yer alması bekleniyor.

Nükleer rekabetçi bir seçenek

Söz konusu teknoloji özetinde, nükleer enerjinin rekabetçi bir seçenek  olduğu vurgulanarak, “Nükleer enerji, elektrik üretimi açısından  dünyanın birçok yerinde maliyet endeksinde rekabetçi bir seçenek  sunuyor. Düşük maliyetli finansman ve pazar yapısı sayesinde, büyük  nükleer santraller için 5-10 milyar ABD doları arasında değişen yüksek  miktarlardaki ön sermaye maliyetinin yükü azaltılabilir. Geleceğin  küçük ölçekli ‘mikro reaktörleri’ ve küçük modüler reaktörlerin,  değişken yenilenebilir enerji ile teknoloji etkileşimini finanse  etmesi ve desteklemesi daha kolay olacak” ifadelerine yer verildi.

Nükleer enerjinin geleceğin karbondan arındırılmış enerji  sistemlerinde diğer düşük karbonlu enerji kaynaklarıyla entegrasyonunu  artırma potansiyeline sahip olduğu belirtilirken, nükleer gücü  kullanan ülkelerin birlikte çalışmaları ihtiyacı da vurgulandı.

Türkiye, Akkuyu ile ilk adımı attı

Şu anda tüm dünyada 443 nükleer güç reaktörü düşük karbonlu elektrik  üretmeye devam ediyor. Aralarında Türkiye, Çin, Fransa, Japonya,
İngiltere ve Finlandiya’nın da bulunduğu 19 ülkede ise 51 reaktör inşa  halinde bulunuyor.

Mersin’de inşası devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) ise
Türkiye’nin iklim değişikliği sorununu çözme yönünde attığı önemli bir  adımı temsil ediyor. Uzmanlar, Türkiye’de bu yıl görülen sel, kuraklık  ve orman yangınlarının gelecekte meydana gelecek iklim olaylarının bir  işareti olarak görülmesi gerektiğini kaydediyor. Bu açıdan ülkenin hem  iklim hedefleri hem de sürdürülebilir kalkınma için nükleer enerjiye  yönelmesinin bir seçenek değil, zorunluluk olduğunun, temiz enerjiye  geçişin nükleersiz olamayacağının altı çiziliyor.

Akkuyu NGS, modern Rus tasarımı 3+ nesil VVER 1200 teknolojisine sahip  toplam 4 reaktörden oluşacak. Yılda 35 milyar kilovatsaat elektrik  üretecek santral, ülkenin enerji ihtiyacının yüzde 10’unu  karşılayacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre 
Akkuyu NGS’nin tam kapasitede çalışması durumunda Türkiye her yıl 7  milyar metreküp doğalgaz ithalatından da kurtulmuş olacak. Toplam sera  gazı salınımının yüzde 86’sını hidrokarbon yakıt kullanımının  oluşturduğu ülkede Akkuyu ile yılda 35 milyon ton karbondioksit  salınımının da önüne geçilmiş olacak.



    Foreks Haber Merkezi ( haber@foreks.com )
    http://www.foreks.com
    http://twitter.com/ForeksTurkey

Kredi Hesaplama