Tahmin edeceğiniz gibi, bu zillerin bir tanesi yeni eğitim-öğretim dönemi için çalıyor.
Tüm öğrenci ve öğretmenlerimize başarılı bir ders yılı diliyorum. Küçük kızım çok heyecanlı. Dördüncü sınıfa başlıyor. İlk günü çok seviyormuş. Çünkü ilk gün ders olmuyormuş! Adam olacak çocuk nasıl da belli oluyor:)
Diğer zil ise, Yunanistan için çalıyor. Aslında bu zil Yunanistan için çok uzun zamandır çalıyor ama, kimse duymamaya çalışıyor. Duymadan ne kadar idare edebilirsek diye zaman kazanmaya çalışılıyor ki, bu süre esnasında yapabilecek bir şeyler bulunabilir mi diye düşünülüyor.
Bu hafta Yunanistan'a dönmesi beklenen troyka, bu ziyaretini erteledi.
Troyka ile Papandreu arasında bir tele konferans yapılacak. Bu da yeni yöntem oldu. Her halde yüz yüze bakınca kesin olmaz diye söylenenler, telefonla görüşülünce daha mı ihtimalli oluyor anlayamadım. Ama son dönem başı sıkışanlar telefonferansa sarılmaya başladı. Yunanistan'a yeni bir kredi diliminin serbest bırakılıp-bırakılmayacağı konuşulacak. Bu haftanın en önemli konusu yine Yunanistan olacak gibi görünüyor.
Geçen hafta yapılan euro maliye bakanları toplantısından bir sonuç çıkmadı.
Merkel ülkesinde seçim kaybetmeye devam ediyor. Bu durum önümüzdeki yıl yapılacak seçimlerde Merkel'in iktidarını ya da iktidardaki gücünü ciddi şekilde kaybetme ihtimali taşıdığını gösteriyor.
AB bölgesindeki sorunlar bir türlü çözüm bulamıyor. Ülkeler karar alamıyorlar. Borçlular alması gereken tedbirleri almakta, para verecek olanlar da, yapılacak olanlarda kararlı olamıyorlar. Alacaklılar için karar vermek çok da kolay değil. Krizin başında kaptırdıkları elleri iken, şimdi kollarını kaptırmış durumdalar. Tüm gövde gitmesin diye uğraşıyorlar.
Kendimce yapılacak olanları son strateji yazım '' Geçici çözüm AB için çare olmaz. Çare...'' başlıklı yazımda anlattım. Bence gecikmeden bunları yapmalılar. Bu kararlar uzadıkça, tüm AB ülkelerindeki bankaları riskli duruma sokuyorlar. Umarım kararlar gecikip de, zincir bir şekilde bankaların notları indirilmeye başlanmaz. Çünkü bu indirimlerin devamı ülke notlarının indirimleri olur ki, sıradaki ülkelerin başında Fransa ve Almanya bile olabilir.
Görüyorsunuz ki, dış borsalar bu ortamda bizim borsamızdan çok daha oynak ve belirsiz oldular. İçi boş gelişmeler ve haberlerle hemen yükseliş yaşıyorlar. Ama sonrasında ise, yine realizeler geliyor.
Bugün Obama bütçe programını sunacak.
Yarın TCMB faiz kararını açıklayacak.
FED toplantılarına başlayacak.
Mümkün olduğunca bu ortamda tedbirli olmaya çalışıyorum. Biz iyi de olsak, oldukça dalgalanmalar yaratabilecek sonuçlar görebiliriz. Ben şimdilik izlemeyi tercih ediyorum. Alımlar için çok sabırsız olmamak lazım diye düşünüyorum. Önce önümüzdeki yakın belirsizliklerin çözümlerini görelim.
Not: Yazı 08:48'de borsaanalizci.com'da yayınlanmıştır.
Aydın Eroğlu