Türkiye'nin 52 yıldır borçlu olduğu IMF ile bir dönem 14 Mayıs'ta kapanacak. 426 milyon dolarlık son borç da bu tarihte ödenecek. Ama 1999 yılından beri açık olan IMF Türkiye ofisi kapanmayacak.
Türkiye , 1961 yılından itibaren çeşitli tarihlerde içine girdiği ekonomik sıkıntıları aşabilmek için IMF ile 19 stand-by anlaşması imzaladı. Bu anlaşmaların bir çoğu, Türkiye yükümlülüklerini yerine getirmediği için kesintiye uğradı ya da iptal oldu. Ancak 1999 yılında imzalanan 19. Stand-by anlaşması, hükümet değişikliğine rağmen kesintisiz şekilde, 2008 yılına kadar devam etti. Son anlaşmayla birlikte Türkiye, IMF'den toplam 45.5 milyar dolarlık kredi kullandı. Bunun karşılığında IMF’ye 52.7 milyar dolarlık ödeme yapıldı. Şubat ayında yapılan 440 milyon dolarlık ödemenin ardından Türkiye, 14 Mayıs’taki 426 milyon dolarlık son taksitle birlikte IMF'ye borçluluk dönemini kapatmış olacak.
“OFİS AÇIK KALACAK”
Hürriyet 'ten Aysel Alp'in haberine göre IMF, Türkiye Temsilcisi Carlo Cottarelli döneminde, 1999 yılında Türkiye’de ofis açma kararı almıştı. Halen Mark Lewis’in başında olduğu IMF Türkiye ofisinde kendisiyle birlikte, kıdemli bir ekonomist ve iki memur bulunuyor. 2008 yılında sona eren Stand-By anlaşmasının ardından Türkiye’nin IMF ile yeni bir anlaşmaya yanaşmaması sonrası Türkiye ofisinin kapatılması gündeme gelmişti. Ancak IMF, temsilciliği kapatmak yerine bölge ekonomilerinin takip edildiği bir ofis haline getirmeyi tercih etti.
Mark Lewis, 14 Mayıs’tan sonra Türkiye ofisinin ne olacağına ilişkin sorumuza net bir şekilde, “IMF Türkiye'deki ofisini açık tutmaya devam edecek” yanıtını verdi. Lewis, Çin, Hindistan, Rusya, Brezilya, Endonezya ve Güney Afrika gibi gelişmekte olan piyasa ekonomilerinin pek çoğunda ofisleri bulunduğunu Türkiye’nin de hem gelişmekte olan piyasalardan olması hem de G-20 üyesi olması dolayısıyla IMF'nin burada bir ofise sahip olmasının önemine dikkat çekti.
"KÜRESEL SORUNLARA BİRLİKTE ÇÖZÜM"
Türkiye’nin 2008'den bu yana IMF’den borç almadığını söyleyen Lewis, “Ancak pek çok diğer alanda işbirliğimizi geliştirerek sürdürüyoruz. Türkiye ile ekonomik ve mali politikalar konusunda sabit bir diyalogumuz var; ortaklaşa araştırma ve diğer tipte projeler yapıyoruz. Ayrıca teknik danışmanlık ve eğitim konusunda işbirliğimiz var. Belki de hepsinden önemlisi, IMF küresel ekonomik koordinasyon konusunda anahtar bir forum ve Türkiye de IMF içinde artan önemde rol oynuyor. Türkiye ve IMF, küresel ekonomik konulara çözüm bulmak üzere birlikte çalışıyorlar."
66 YILDIR ÜYE
IMF’ye 1947 yılında üye olan Türkiye, ilk Stand-By anlaşmasını 1961 yılında imzaladı. Bu tarihten itibaren 19 stand-by anlaşması yapıldı ve sadece son 2 anlaşma süresi içinde tamamlanabildi.
Şimdi Türkiye, son borç taksitini ödemesinin ardından IMF ile ilişkisini tamamen bitirmeyecek; ‘üyelik’ kuralları çerçevesinde sürdürecek. Bütün üye ülkelerin tabi olduğu gibi IMF, 4. Madde kapsamında yılda bir kez Türkiye’yi gözden geçirmeye devam edecek.