BİZE ULAŞIN
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın kısa süre önce açıkladığı ve yurtdışındaki varlıkları ülke içine çekmek üzere yeniden hazırlanan Varlık Barışı düzenlemesi Meclis’e gönderildi.
Vatan Gazetesi'nden Gülümhan Gülten'in haberine göre; Sosyal Güvenlik sistemiyle ilgili bazı yasal düzenlemeler içeren Torba Yasa’nın son maddesini oluşturan varlık barışı düzenlemesinin gerekçesinde “ gerçek ve tüzel kişilerce sahip olunan para, döviz altın, hisse senedi, tahvil ve diğer menkul kıymetlerin Türkiye’ye getirilmesi taşınmazların kayda alınması suretiyle milli ekonomiye kazandırılmasının” amaçlandığı vurgulandı.
Vergi incelemesi yok
Gerekçede ayrıca, sahip olunan söz konusu kıymetlerin banka ve aracı kurumlara ya da vergi dairelerine bildirilmek ve cüzi bir oranda vergi ödeyerek kayda alınması, ayrıca bu yapılan beyanların inceleme ve soruşturma yapılmayacağı da yeraldı.
- Düzenlemeye göre yurtdışından para, döviz altın, hisse senedi, tahvil ve diğer menkul kıymet getirip beyan edenler sadece yüzde 2 vergi ödeyecek.
- Bunlar hem soruşturmaya incelemeye konu olamayacak, hem de bir başka nedenle yapılan inceleme ya da soruşturmalarda bir matrah farkı bulunursa, bu matrah farkından indirilecek.
- Hükme göre ayrıca, kişiler ya da şirketler yurtdışında elde ettikleri iştirak kazançları, iştirak hisselerinin satışından elde ettikleri ticari kazançları Türkiye’ye transfer ederlerse , herhangi bir kurumlar vergisi ya da gelir vergisi ödemeyecek.
- Yurtdışındaki şirketleri tasfiye edip kazancını Türkiye’ye getirenlere de hiçbir vergi alınmayacak.
İlkinde 47 milyar TL gelmişti
Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanun, Türkiye’de 22 Kasım 2008’de uygulamaya konulmuştu. İlgili Kanun ile Varlık Barışı için başvuranlardan yurt içi varlıklar için yüzde 5, yurt dışı varlıklar için de yüzde 2 vergi alınmıştı.
Uygulama kapsamında 26 milyar 949.9 milyon lirası yurtdışından, 20 milyar 352 milyon 608 bin lirası da yurtiçinden olmak üzere toplam 47 milyar 302 milyon 545 bin liralık kaynak Varlık Barışı’na konu edilmek üzere beyan edilmişti.
