Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, önümüzdeki günlerde açıklamayı planladıkları 4. ekonomik paketin "talebi canlandırmayı" esas alacağını belirtti ve büyüklüğünün yaklaşık 5,5 milyar lira olacağını bildirdi.
Ekren, stokları birikmiş bazı sektörlere yönelik KDV ve ÖTV düzenlemesi üzerinde çalıştıklarını belirterek, bunun belirli bir zaman dilimi ile sınırlı olacağını, ancak istenen verim elde edilmesi halinde uzatılabileceğini kaydetti.
Ekren, kısa vadeli geçici finansman sorunu olan kredibıl firmalar ile bankalar arasında aracılık rolü görecek bir mekanizma kurmayı planladıklarını bildirdi.
Krizden etkilenen ülkelerin mali paketlerinin ''altyapı yatırımları, talebi hızlandırmak'', ''piyasaya likidite enjekte etmek'' ve ''batan finansal kuruluşları kurtarmaya çalışmak'' üzerine temellendiğini anlatan Ekren, Türkiye için üçüncü seçeneğin söz konusu olmadığını, diğer alanlar üzerine odaklandıklarını söyledi.
Ekren, 4. paketin ''büyük bir kısmının taleple ilgili olduğunu'' ifade ederek, şöyle konuştu:
''Taleple ilgili 2 şey olur. Ya satın alacak kişilerin gelirlerini artırırsınız, ya da satın alınacak mal ve hizmetlerin fiyatlarını düzenlemeye çalışırsınız, özellikle de vergiyle düzenleyeceksiniz. Bu dönemde, 4. pakette üzerinde durduğumuz konu... Altyapıyı tamamlamaya çalıştık devam ediyor, talepte bir takım önlemler aldık devam ediyor. Likidite enjekte ettik, devam ediyor. Şu anda talepten dolayı üretim ve tüketimdeki gecikmeleri ya da azalmaları en azından gözlemeyebilmek için doğrudan doğruya bazı stokları birikmiş sektörlerde KDV ve ÖTV konusunda neler yapılabilir bunu bugünlerde bitirmek istiyoruz. Dolayısıyla ilan edeceğiz, diyeceğiz ki; 'şu sektörlerde şu tür bir vergi düzenlemesi yapıyoruz.' Bu da geçici olacak, geçici olmak zorundadır diye konuştuk. Bu seneki bütçe genişlemesinin ya da bütçenin genişlemesinin ortaya
çıkardığı riski orta vadede kapatmamız lazım.''
''ETKİNSİZ HARCAMALARI GÖZDEN GEÇİRECEĞİZ''
4. paketin ekonomik büyüklüğüne ilişkin soru üzerine Ekren, bunun muhtemelen 5,5 milyar lira büyüklüğündeki 3. pakete yakın olacağını belirtti.
Ekren, paketin finansmanına yönelik soruyu yanıtlarken, ''Normal koşullarda bütçe harcama rakamları bir kısmı geçici olduğu için bu seneye yansıyacak, bir kısmı daha sonra yansıyacak. Elbette mevcut bütçenin üzerine eklenecektir. Ama makro çerçeve içinde yeni bir düzenlemeyle etkinsiz olan bir takım harcamaları tekrar gözden geçirmek durumunda olacağız'' dedi.
Ekren, başka bir soru üzerine, bu sene kaçınılmaz olarak, bütün dünyada olduğu gibi ''bütçenin yönetilebilir bir ölçekte açık vermesi gerekeceğini'' söyledi. Ekren, bunun kalıcı hale gelmemesinin önemine dikkati çekerek, ''Bunun için 2 şey yapılması lazım. Bir, bu seneki tedbirlerin bu seneyle sınırlı olması lazım. İkincisi de bu ilave yük geldiğinde, etkin kullanmadığımızı düşündüğümüz harcamaları bir daha gözden geçirmemiz lazım, zaten bunları yapacağız. Orta vadede üzerinde duracağımız 2-3 tane kritik gösterge olacak. Bunlardan bir tanesi bugün hiç gündeme gelmese bile, Avrupa ülkelerince dikkate alınmasa bile bizim örtülü olarak uyguladığımız mali kuraldan dolayı bütçe açığının ve kamu borç stokunun milli gelire oranlarını en azından Avrupa standartlarında tutacak bir modeli ortaya koymuş olacağız. Faiz Dışı Fazla da tamamıyla içerdeki ve dışardaki koşullara bağlı olarak Türkiye'nin borç dinamiklerini bozmayacak, çevirebilirliği sağlayacak makul bir oranda o programda olacak.''
Bankaların hala firmalara kredi vermekte tereddütlü davrandığına işaret edilmesi üzerine Ekren, özellikle KOBİ'lerin bu konuda sıkıntı yaşadığını kaydederek, bu konuda bir çalışma yürüttüklerini bildirdi.
"YOĞUN MESLEK EDİNDİRME PROGRAMI"
İşsizlik sorunu ile ilgili soruya karşılık Ekren, işsizlik sorunun çözümünde son yıllarda makroekonomik performansa paralel bir performans gösterilemediğini ifade ederek, işsizlikteki son durumu küresel ekonomik kriz nedeniyle işten çıkarmalarla birlikte değerlendirmek gerektiğini söyledi.
Ekren, Türkiye'de işsizlik sorunundan fazla ''mesleksizlik'' sorunu yaşandığını kaydederek, orta vadeli program çerçevesinde yeni bir çalışma başlatacaklarını bildirdi. Ekren, İşkur'un işsizlik fonunda oluşmuş paraların bir kısmının ilgili kurula aktarılacağını belirterek, kamu kurumları, özel sektör ve üniversitelerden uzmanların dahil edileceği bu çalışma kapsamında, önümüzdeki dönemde yoğun bir meslek edindirme programı başlatacaklarını kaydetti.