FİNANS

Kazanırken patron, harcarken işçi

**Eskişehir'de 14 yıllık otomobile binen, fabrikasının bahçesindeki evde yaşayan, kendi giyeceği takım elbiseleri parça kumaşlardan diktiren Sarar Şirketler Grubu Başkanı Cemalettin Sarar'ın mütevazi yaşam tarzı şaşırtıyor.

**

Eskişehir'de faaliyet gösteren fabrikaları ile dünya genelindeki mağazalarında 5 bine yakın işçisi bulunan Sarar, Türkiye'nin önde gelen iş adamlarından birisi olmasına rağmen lüks yaşamı sevmediğini belirterek, zaman zaman yakın çevresi tarafından eleştirilse de mütevazi bir hayat yaşamayı tercih ettiğini kaydetti.

Sıfırdan bugünlere geldiklerini, dünya markası olma yolunda emin adımlarla ilerlediklerini ifade eden Sarar, şöyle konuştu:

"Lüks yaşama her zaman karşı oldum. Dün de karşıydım bugün de. Bir lirayı bile harcarken 50 kere düşünürüm. İsrafı sevmem, hava atmayı hiç sevmem. Yeni otomobile binmiyorum. 1996 model iki arabam var. Biri 400 bin, diğeri 180 bin kilometrede. Şoför çalıştırmam, arabalarımı kendim kullanırım. Yurt dışına gideceğim zaman İstanbul'a mal götüren kamyon, minibüs ne bulursam atlar giderim. Şoför mahallinde arkadaşça, ağabey kardeş anlata anlata gideriz. Yolda birer çorba, çay içeriz. Sabah aracın şoförü beni havalimanına bırakır, uçağa binerim. Uçakta da ekonomi sınıfında seyahat ediyorum. Business yok. Business ile uçmamıza gerek yok. Ben de gurur, kibir yok."

"60-80 AVROLUK OTELLERDE KALIRIM"
Sarar, halkın ve çalışanlarının arasında mütevazi bir hayat yaşadığı belirterek, yemeğini de çoğu zaman fabrikadaki işçi yemekhanesinde çalışanlarıyla birlikte yediğini bildirdi.

Cemalettin Sarar, şöyle devam etti:
"Yurtdışına gittiğim zaman da lüks otelde kalmam. 60-80 Avroluk otellerde kalırım. Malikanede, şato gibi evlerde, suit dairelerde değil, fabrikamın bahçesindeki evde yaşıyorum. Ziyaretime gelenler şaşırıyor. Çok mutluyum, hayatımdan memnunum. Ceket, gömlek üretiyoruz diye ceketi, gömleği eskimeden atacak değiliz. Yıllardır kullandığım kravatlarım var. Kilo aldığım zaman yeni takım almam, dar gelen takımı bedenime göre ayarlatırım. Ara sıra yeni takım elbise de alıyorum. Ama nasıl? Parçalardan kendime takım elbise diktiriyorum.

Atalarımız, büyüklerimiz (adam akıllı düşün, ondan sonra harca, harcanacak yerde harca, harcanmayacak yerde harcama) diye nasihat ederdi. O nasihate uygun yaşıyoruz. Bu cimrilik değil. Kimse bana (cimri patron) demesin. Yediğime, içtiğime dikkat ederim. Misafirim geldiğinde de en lüks yere götürürüm. Söz konusu kendim olunca mütevaziyim."

YORUMLARI GÖR ( 0 )
Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler