Küresel krizi 2006’da tahmin etmesiyle ünlenen New York Üniversitesi Profesörü Nouriel Roubini, 2009’un küresel ekonomi için çok zor bir yıl olacağını belirtti. Davos’ta CNBC-e’nin sorularını yanıtlayan Roubini, iyileşme sinyallerinin 2010’dan önce gelmeyeceğini vurguladı.
Roubini şöyle konuştu: “Maalesef Büyük Buhran’dan bu yana yaşanan en kötü finansal krizin ve tüm dünyada aynı anda onyıllardır yaşanmayan bir durgunluğun ortasındayız. Kriz ve durgunluk sadece ABD, Avrupa ve gelişmiş ekonomileri etkilemiyor. Gelişmekte olan ülkelerin bazıları finansal krizin, bazıları da ciddi bir durgunluğun eşiğinde. Küresel ekonomi için çok zor bir yıl olacak. Umuyoruz ki, krizle mücadele çabalarıyla 2010’da iyileşmenin bazı belirtileri görülecek. Ama 2010’da bile büyüme oranı çok zayıf olacak. 2009’da küresel ekonominin yüzde 1 daralmasını bekliyoruz.”
İLK SİNYAL ABD’Lİ TÜKETİCİDEN GELECEK
ABD ekonomisi ve küresel ekonomi için iyileşmenin ilk sinyalinin Amerikalı tüketicilerden geleceğini kaydeden Roubini, “Amerikalı tüketici şu an çökmüş durumda. Ülkede gelirler düşerken işsizlik artıyor. ABD’de işsiz sayısı her ay yarım milyon artıyor. ABD ve dünya ekonomisinin iyileşmesi için Amerikalı tüketicilerin finansal ve ekonomik koşullarının istikrar kazanması gerekiyor” dedi.
TÜRKİYE EN AZ YÜZDE 1 DARALIR
Roubini, Türk ekonomisinin 2001’e kıyasla daha güçlü olduğunu belirtse de, zayıf yönlerinin olduğunu vurguladı. Roubini şunları söyledi: “Türk ekonomisi dünyaya entegre olmuş durumda. Bu nedenle ticaret şoku Türk şirketleri tabii ki olumsuz etkiledi. Finansal şok, likidite yokluğu ve kredi sıkışıklığı da. Türk ekonomisi 2001’dekinden daha güçlü, ama zayıf yönleri var: Cari açık, borçla finansman, borcun kısa vadeli olması, özel sektörün yüklü döviz borcu. Ayrıca politik risk unsuru da piyasayı etkileyebilir. Türk ekonomisinde durgunluk bekliyorum, ekonomi en az yüzde 1 daralır. Türkiye için çok zor bir yıl olacak.”
IMF ANLAŞMASI ÖNEMLİ
Roubini, Türkiye’nin IMF ile bir anlaşmaya varmasının önemli olduğunu kaydederek, anlaşma yapılmamasının Türk ekonomisinin içinde bulunduğu durumu daha da zorlaştıracağını söyledi.
Roubini, “Türkiye’nin IMF’den sağlayacağı 20-25 milyar dolarlık likiditeye ihtiyacı olabilir. Ayrıca IMF ile bir anlaşma inandırıcı ve tutarlı politikalar izlendiğinin işaretidir. Bu nedenle umuyorum ki, IMF ile görüşmeler, inişli çıkışlı olsa da başarılı sonuçlanır. Çünkü IMF ile anlaşma yapmamanın alternatifi, Türkiye için daha da zor bir dönemdir” dedi.