Ünlü ekonomist Nouriel Roubini, Türkiye'nin IMF ile geldiği noktayı ve küresel krizin Türkiye'ye etkilerini değerlendirdi.
Krizi önceden gördüğü için 'kahin' olarak nitelenen İstanbul doğumlu New York Üniversitesi Ekonomi Profesörü Nouriel Roubini, Davos Zirvesi'nde CNBC-e'ye açıklamalarda bulundu.
Türkiye'nin IMF ile anlaşıp anlaşmamasının hükümete kalmış bir karar olduğunu belirten Roubini, Obama'nın bankalara yönelik attığı adımlarda ise daha agresif davranması gerektiği kanısında.
Roubini, şunları söyledi:
"Finansal sistemin karşısındaki en önemli risk ABD ve dünya ekonomisinin zayıf ve cansız bir toparlanma sürecinden geçmesi. Çünkü, bu durumda, ABD ve Avrupa'daki finansal kurumlar sadece konut Mortgage'ları değil, ticari gayrimenkul, kredi kartları ve diğer tüketici kredilerinden de ciddi zarar ederler.
OBAMA DOĞRU YÖNDE ADIM ATTI
Diğer bir risk, elbette finansal sistemde düzenleme ve denetleme reformunun bir an önce yapılmasıyla ilgili. Benim görüşüme göre, Obama doğru yönde adım attı. Hatta daha da ileri gitmeli. Ben olsam, daha da fazlasını yaparım. Eğer kurumlar "batmayacak kadar büyük" ise bence parçalanmalı. Yatırım bankacılığı ticari bankacılıktan ayrılmalı. Sadece al-sat işlemlerini yatırım bankalarından ayırmakla yetinmemeliyiz. Glass-Steagall dönemine geri dönmeliyiz.
IMF İLE ANLAŞMA HÜKÜMETE KALMIŞ BİR KARAR
Türkiye, geçen yıl küresel krizden etkilendi. Ancak, dünya ekonomisi toparlandıkça Türkiye ekonomisi de büyümeye geçiyor. Bu durumda soru şu: Türkiye bir IMF anlaşması imzalamalı mı? Bu sıcak bir politik gündem maddesi. Bence, olası bir IMF anlaşması, Türkiye'de uygulanan politikaların kredibilitesini destekleyici rol oynayabilir. Ancak, bu kararı vermek Türk hükümetine düşer."
**
AVRUPA ÇÖKÜŞÜN EŞİĞİNDE**
Nouriel Roubini, Avro Bölgesi için hiç bu kadak kötümser olmadığını söyledi.
Roubini, İspanya'nın Avro Bölgesi'nin birlikte kalması için artan bir tehdit yaymakta olduğunu söyledi.
"Bu yıl veya bugünden iki yıl sonra değil, ancak daha sonra parasal birlikte bi çökme ile karşı karşıla kalabiliriz" diye konuşan Roubini, "Bu artan bir risk" dedi.
Roubini, Avro Bölgesi'nin güçlü bir merkez ve zayıf bir çevre şeklinde iki kola ayrılabileceğini ve sonunda bazı ülkelerin parasal birlikten çıkabileceklerini belirtirken, "Bu, tek para birliğinin ilk gerçek testi" diye konuştu.
İspanya ve Yunanistan gibi ekonomilerin mali dengesizlikler ve düşen rekabet gücü tehditleri altında olduğunu belirten Roubini, Avro Bölgesi üyeliğinin resesyondan çıkış yolu olarak ihracatın artırılması içini para biriminin hiçbir zaman devalüe edilemeyeceği anlamına geldiğini vurguladı.
Bütün gözlerin Yunanistan'da olmasına karşın, Avro Bölgesi'nin dördüncü büyük ekonomisi İspanya'nın ekonomisinin büyüklüğü yüksek işsizlik oranı ve zayıf bankaları ile Avro Bölgesi için daha büyük bir tehdit yaymakta olduğunu ifade eden Roubini, "Eğer Yunanistan çökerse bu Avro Bölgesi için bir problem olur, İspanya çökmesi bir felaket olur" diye konuştu.
"JAPONYA'NIN BORÇ MİKTARINDAN ENDİŞE EDİYORUM"
Nouriel Roubini, S&P'nin dün Japonya'nın kredi notu görünümünü değerlendirerek, dünyanın bu ikinci büyük ekonomisinin borç miktarı, deflasyonun geri dönmesi ve yaşlanan nüfusunun endişe yaratmakta olduğunu söyledi.
Roubini, Japonya'nın hali hazırda kendi kendini yurtiçi tasarruflar ile finanse edibilecek durumda olduğunu belirtti.