Yapı Kredi Perakende Bankacılık Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Sönmez, banka olarak öngörülerinin 2009'da TÜFE'nin yüzde 5'lere, faiz oranlarının yüzde 13'e ineceğini, kişi başına gelirin de 5.600-5.700 avro olacağı yönünde olduğunu belirterek, "Tutsat pazarı 2007'de bir önceki yıla göre yüzde 30 büyüdü. 2008'de bu büyüme daha da hızlanacak ve yüzde 35'e,2009'da yüzde 40'a çıkacak. Yani tüm bu öngörüler dikkate alındığında tutsat piyasasının önü açık" dedi.
Yapı Kredi Bankası, tutsat sistemi ve bankanın yarından itibaren tüketicileri sunacağı "değişken" ve "önce sabit sonra değişken faizli" kredi uygulamasını bir toplantıyla tanıttı.
Tüketici kredileri tutarının 2003 Aralık ayında 5 milyar YTL olduğunu ve konut kredilerinin buradaki payının yüzde 14 seviyelerinde bulunduğunu anlatan Sönmez, bu sayının 2006'da 53-54 milyar YTL'ye ulaştığını, Mayıs 2007 itibariyle konut kredilerinin toplam tüketici kredisi içindeki payının yüzde 48'e yükseldiğini kaydetti.
Sönmez, faiz oranlarıyla büyümenin doğru orantılı olduğuna işaret ederek, tutsatın Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) içindeki payının Türkiye'de yüzde 4 olduğunu, bu oranın İngiltere'de yüzde 80, ABD'de yüzde 72, Almanya'da yüzde 52 olduğunu söyledi.
Bankanın tutsat piyasası, TÜFE, faiz oranları ve kişi başına gelir tahminlerini de aktaran Sönmez, şu görüşleri dile getirdi:
"TÜFE 2003'te yüzde 23-24'lerden yüzde 9'lara düştü. Bizim öngörümüz 2008'de bu oranın yüzde 6'lara, 2009'da yüzde 5'lere ineceği yönünde. Faiz oranları da yüzde 18'de. Bunun 2008'de yüzde 15, 2009'da yüzde 13'e ineceğini öngörüyoruz. Şu an 5 bin avro olan kişi başına gelir de 2008'de 5.300 avro, 2009'da 5.600-5.700 avro olacak. Tutsat pazarı 2007'de bir önceki yıla göre yüzde 30 büyüdü. 2008'de bu büyüme daha da hızlanacak ve yüzde 35'e, 2009'da yüzde 40'a çıkacak. Yani tüm bu öngörüler dikkate alındığında tutsat piyasasının önü açık."
Tüm bu verilere inanılıyorsa şu anda olmasa da bir yıl sonra tüketicinin değişken faiz oranının tercih etmesi durumunda daha düşük faizler ödeyeceğini belirten Sönmez, burada tüketicini tek riskinin faizler yükselirse o yıl daha yüksek ödeme yapmak olacağını söyledi.
Sönmez, seçimler hatırlatılarak olası bir koalisyonun, durumu nasıl etkileyeceğinin sorulması üzerine, "Kim gelirse gelsin, Türkiye AB' rayına girdiği için biz tahminlerimizin gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Ve öngörülerimizde bir sapma olacağını düşünmüyoruz. 8-10 yıllık süreçte faizlerin çok yüksek gideceğine inanmıyorum" yanıtını verdi.
Sönmez, tutsatın önümüzdeki yıllarda büyümesini sağlayacak faktörleri; düşen faiz oranları, genç ve büyüyen nüfus, artan konut talebi, ekonomik istikrar, kişi başına gelirin artması ve sermaye piyasalarını gelişmesi olarak sıraladı.
Avrupa'daki tutsat piyasasından örnekler de veren Sönmez, Avrupa'da son 10 yılda tutsat faiz oranlarının yarı yarıya düştüğünü aktardı.
"ERKEN ÖDEME BANKACILIK SİSTEMİNİ ÇÖKERTİR"
Mehmet Sönmez, yeni kabul edilen yasa hakkında bilgi de verdiği konuşmasında, eskiden sadece bankalar ve katılım bankaları kredi veriyorken şimdi finansman şirketlerinin de kredi verebileceğini, sadece sabit olan faiz oranının değişken olabileceğini kaydederek, tüm bu gelişmelerin rekabeti arttıracağını ve bunların tüketicinin yararına olacağını söyledi.
Yeni kanunla sözleşmelerin "karınca duası" formatından daha büyük puntolora taşındığını aktaran Sönmez, sabit faizli kredilerde erken ödeme ücretinin ödenen tutar üzerinden yüzde 2 olarak belirlendiğini hatırlatarak, "Erken ödeme bizim için en kötü şey. Eğer herkes erken öderse bankacılık sistemi çöker" dedi.
Sönmez, kanunla birlikte yeni pek çok sigorta ürününün ortaya çıkacağını aktardı.
DEĞİŞKEN FAİZ
Sönmez, değişken faizle ilgili bilgi verirken de değişken faizin Yunanistan, İspanya, İrlanda, İtalya, Lüksemburg, Portekiz ve İngiltere'de, sabit faizin ise Belçika, Danimarka, Almanya, Fransa, Macaristan, Hollanda ve İsveç'te tercih edildiğini kaydetti.
Sönmez, bankanın yarından itibaren "değişken faizli mortgage" ve "önce sabit sonra değişken faizli mortgage" adlı iki yeni ürünü tüketicilere sunacağını bildirdi.
Bir soru üzerine Sönmez, değişken faizin bu yıl içinde toplam talebi çok fazla etkilemesini öngörmediklerini belirterek, "Bunu anlatmamızın 6-7 ay alacağını düşünüyorum. 2008'den itibaren değişken oranlı faize talep artabilir. Ama bu yıl için ek bir artış getirmeyecek" dedi.
AA