İSTANBUL (AA) - MURAT BİRİNCİ - Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's'un (S&P), yarın açıklanması beklenen Türkiye değerlendirmesinde, "B+" olan kredi notu ve "durağan" olan not görünümünde değişikliğe gitmesi beklenmiyor.
S&P, 17 Ağustos 2018'de yaptığı değerlendirmede, Türkiye'nin yabancı para cinsinden kredi notunu, yatırım yapılabilir seviyenin dört kademe altı olan "B+" seviyesine düşürürken, görünümünün "durağan" olduğunu açıklamıştı.
Kredi derecelendirme kuruluşunun son değerlendirme notunda, hükümetin, başarılı bir şekilde ekonomik uyum programı oluşturması ve uygulaması durumunda Türkiye'nin kredi notunun yükseltilebileceği ve enflasyonun kontrol altına alınması durumunun da kredi notunu olumlu etkileyeceği belirtilmişti.
- "S&P'nin beklediğinden daha olumlu gelişen alanlar var"
İş Portföy Başekonomisti Nilüfer Sezgin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, S&P'nin kredi notunda ve görünümünde bir değişikliğe gitmesini beklemediklerini söyledi.
S&P'nin, bir önceki kredi açıklamasını yaptığı ağustos ayındaki değerlendirmesinde, bankacılık sisteminde tahsili gecikmiş alacak oranının çift hanelere yükselebileceği uyarısında bulunduğunu anımsatan Sezgin, değerlendirmede, Türkiye'de sermaye kontrolü uygulanma ihtimaline yönelik beklenti ve Merkez Bankasının para politikasında gereken sıkılığı temin etmekten çekineceği uyarılarının da yer aldığını aktardı.
Sezgin, şöyle devam etti:
"Bu endişeler gerçekleşmedi. Bankacılık sistemi bu süreci daha yönetilebilir noktaya getirdi. Ekonomi yönetimi serbest piyasa koşullarını bozmayacak şekilde tedbir aldı ve Merkez Bankasının eylül ayındaki sert faiz artırımı sonrası uzun süre sıkı duruş korundu. Tüm bu gelişmeleri S&P'nin beklediğinden daha olumlu gelişen alanlar olarak görüyorum. Cari açığın düşmesi ve ekonomideki daralma ise şimdilik öngörülene yakın seyrediyor. Cari dengenin iyileşmesi normal şartlarda kredi notuna olumlu yansıyabilirdi. Ancak iyileşme yapısal değil, döngüsel faktörlerden kaynaklanıyor ve bu da yapısal açığın hala yüksek olduğunu düşündürdüğü için kredi notuna pozitif yansıma ihtimali düşük olur."
- "Ekonomi programı şimdiye kadar olumlu sonuç verdi"
Nilüfer Sezgin, dış finansman ihtiyacının karşılanmasına yönelik S&P'nin beklentilerinin ılımlı olduğunu ve bu senaryonun gerçekleştiğini kaydetti.
S&P'nin, "hükümetin başarılı bir ekonomi programını devreye sokarak güven ortamını iyileştirmesi, dış finansman akışını sağlaması ve enflasyonu kontrol altına alması durumunda not artırımı olabileceğini" söylediğini ifade eden Sezgin, ekonomi programının şimdiye kadar olumlu sonuç verdiğini vurguladı.
Sezgin, faizlerin düşmesinin ve bankacılık sisteminde sistemik bir şokun engellenmesinin olumlu somut sonuçlar olduğunu söyledi. Ancak enflasyonun hala kontrol altına alınmadığını ve enflasyonla mücadelede uygulanan bazı stratejilerin uluslararası kuruluşlar nezdinde eleştirilmesinin yüksek ihtimal olduğunu belirten Sezgin, "Kredi derecelendirme kuruluşları geriden geldiği için ekonomi programının tam anlamıyla istenen sonucu vermesi ve seçimin de atlatılması sonrasında kredi notu ve görünümünün olumluya döneceğini düşünüyorum." dedi.
- "S&P kararında herhangi bir değişiklik beklemiyorum"
AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi de yarın açıklanacak S&P kararında herhangi bir değişiklik beklemediklerini söyledi.
Karar öncesi yapılan bir ankette, kredi notu ve görünümde bir değişiklik olmayacağı beklentisinin ortaya çıktığını belirten Bürümcekçi, S&P'nin en son 17 Ağustos 2018'de Türkiye'nin kredi notunu "B+"ya düşürdüğünü ve görünümü "durağan" olarak koruduğunu anımsattı.
Bürümcekçi, şunları kaydetti:
"S&P'nin notu, zaten yatırım yapılabilir kategorinin 4 kademe altında bulunarak diğer reyting kurumlarına göre daha olumsuz bir değerlendirmeye işaret ediyor. Bu nedenle aşağı yönde bir risk görünmemekte. Beklenebilecek en olumlu sonuç ise görünümün pozitife çekilmesi olabilir. S&P, not indirimi sonrası yaptığı açıklamada, 'Durağan görünüm Türkiye'nin kredi notlarına yönelik gelecek 12 aydaki risk dengesini yansıtıyor. Türk lirasındaki oynaklık ve ödemeler dengesinde keskin ayarlama Türkiye ekonomisini baltalar.' demişti."