MB PPK KURULU RATİNGÇİLERE ''HADİ BAKALIM KİM HAKLI'' DEDİ!

Olağan üstü toplantı yapmakta olan PPK'dan kararlar geldi.

* Gecelik borçlanma faizi yüz de 1,50'den yüz de 5'e yükseltildi.

* Haftalık repo faizi oranı ise 6,25'ten 5,75'e indirildi.

Kısacası faiz indirimi yapıldı ve büyüme sürecek, gidişattan hiç korkum yok dendi.

Görüyorsunuz ki, tv.lerde bu kararlar süpriz olarak yorumlanıyor! Şuan piyasalara da yansıması yanlış yönde gidiyor. Hepiniz sakin olun, bu karışık görüntü yatışacaktır.

MB PPK bana göre aylardır savunduğum ve yapılması gerekeni yapmıştır. Israrla yazılarımda kurları yukarıya, faizleri aşağıya indirecek kararların alınmasını tavsiye ettiğimi strateji yazılarımdan da görebilirsiniz. Bunların neden yapılması gerektiğini de o yazılarımda izah etmiştim.

İyi de, şimdi faiz indirimi geldi ve bana göre bu indirim bankaların ellerindeki tahvillerden elde edecekleri kâr rakamını arttırıyorsa, o zaman neden başta bankalar olmak üzere piyasaya düşüş geliyor? Tamamen ters yönde beklentilerle piyasaları ve yatırımcıları yönlendirdikleri için, tersi olan gelişme nedeniyle telaş satışları ve dış piyasalarda yeniden yaşanan sert düşüşlerin etkisi görülüyor.

Tabii bir de, faiz indirimi nedeniyle ilk anda kurlar yükseliş tepkisi gösterir, döviz borçlularının ve sendikasyon kredisi karşılığı bankaların borçları artmış olur mantığı ile artan kurlar kısa panik yaratabilir. Bunlar yorumlandıkça ve farklı sesler de duyuldukça düzelecektir diye düşünüyorum.

Hiç telaş etmeyin, bana göre de ÇOK DOĞRU KARARLAR ALINDI.

Şimdi de,

* Gerektiğinde döviz satım ihalelerine başlanacağı açıklandı.

Bu kararları sizlere elimden geldiğince yorumlayacağım.

FAİZLERİ İNDİREREK ;
Sıcak paracılara artık bende işin olmadığını anla, ben istikrarlı doğrudan yatırımların gelmesini istiyorum,

Büyümenin sürmesini planlıyorum ve artan kurlara karşılık faizleri indirerek, cari açık sebebi olan ithalata fren koyarken, yerli üretimi düşük faiz ile fonlayacağım diyor.

GECELİK BORÇLANMA FAİZİNİ ARTTIRARAK ;
Bankalara elinizdeki paraları bana getireceğinize birbirinize verin dediğinde bunun yapılmadığını gördüğü için, tamam elinizdeki parayı birbirinize vermek istemiyorsanız bana getirebilirsiniz. Bakın bunun için de size ek faiz veriyorum diyerek gecelik borçlanma faiz oranını yüz de 1,50'den yüz de 5'e çekti. Bu kararla faiz indirimi nedeniyle sıcak paraya git derken, buna rağmen yine de mevcut faizler için bile gelmiş bulunan yabancı paraya ve de, alındığı halde bankalar tarafından piyasaya verilmeyen sendikasyon kredilerine, '' Gel o zaman ben de dur, hem de ek faiz geliri kazan '' diyor.

Yani aslına bakarsanız ilk anda saygın hocalarımızın tv.lerde yorumladığı gibi döviz kaçıyor diye sıcak paraya davetiye çıkartmıyor! Tam tersi faizlere rağmen bile ülkede bulunan ama sisteme girmeyip özellikle yabancı menşeli bankalarda bekleyen paralara, '' Hiç bir şey yapmayıp duracaksan, gel ben de dur. Karşılığında da daha fazla gelirin olsun '' . Böylece ben de bu paraları atıl olmaktan çıkartırım diyor. Yoksa Gecelik borçlanma faizinin tahvil faizlerinden çok altta olduğunu unutmayınız.

DÖVİZ SATIM İHALELERİNE BAŞLIYORUM DİYEREK ;
Kur artışı ve döviz kaçıyor diye bir korkum yok. Duruma göre isteyene döviz de satarım, döviz çok daha fazla yükselecek diye telaş etmeyin diyor.

Merkez Bankası başkan değişimi ile, aylardır yanlış bulduğum kararlar düzeltilmeye başlandı. Doğru kararların da ilk adımları atılıyor. Önümüzdeki dönemde de faiz indirimlerinin sürmesini bekliyorum. Bu yöndeki düşüncemi ısrarla tekrarladığımı önceki yazılarımdan da biliyorsunuz.

Tabii bu kararlar aynı zamanda da bir restleşmedir!
Ekonomik büyüme 2012'de yüz de 2,5 olacak, bu büyüme süremez diyen IMF ve faizler artmalı, ekonomi aşırı ısınma gösteriyor gibi ifadeler kullanan ratingçilere '' Hadi bakalım kim haklı görelim ! '' denmiş oldu.

Son yıllardaki gösterdiği performans ile büyük bir itibar kazanmış olan Türkiye ve MB'sı, bu hamle ile ya bu itibarını zedeleyecek, ya da çok büyük bir başarıya imza atmış olarak itibarını daha da katlayarak, tüm dikkatleri üstüne çekecektir.

İlk anda faiz arttırımını savunan yerli-yabancı çevreler bu kararların yanlışlığı nedeniyle belki not indirimi risklerinden bile bahsedebilirler. Bence yapılanlar doğrudur. Sonrasında gelişmelerin alınan kararları haklı çıkarttığı görüldükçe, görüş ve yorumların değiştiğini göreceksiniz.

Yıllardır ülke kaynaklarının, başkalarının ekmeğine sürülen yağ olmaktan çıkartılması, ülkemiz için çok iyi sonuçlar doğuracaktır. Bir müddet sonra yapılanlar doğru diye düşünülmeye başlanıp da, telaş yatışınca dengeler oturacak , yine gelmeye başlayacak olan dış kaynaklara ödenen faiz yükü ciddi oranlarda azalmış olacaktır. Faiz giderleri düştükçe, maliyetler, enflasyon düşecek ve yatırımlara harcanabilecek kaynaklar artacaktır.

Yurt dışı piyasalarda sabah başlayan yükselişlerin yeniden eksiye döndüğünü görüyoruz. Dış piyasalardaki gelişmelerin etkisi ile bizde de gevşemeler, kur artışı görülebilir. İlk anda bunun neden kaynaklandığını ayırmak güç olur. Düşüş sebebinin alınmış kararlar olduğu şeklinde yorumlara çok fazla takılmayın derim.

Alınan bu kararlar, kesinlikle dendiği gibi MB'nın gelişmelerden tedirgin olduğu için alınan kararlar değil, Türkiye'nin büyüme planları doğrulsunda alınması gerektiği halde, şimdiye kadar alınması gecikmiş kararlardır!

Ama dediğim gibi, tam da dış piyasalarda yeniden gelen düşüşlere denk geldiği için, ikinci seansta olası dış piyasa kaynaklı düşüşlere de hazır olunuz.

NOT: Yazı 12:19'da borsaanalizci.com'da yayınlanmıştır!

Aydın Eroğlu