FİNANS

İmsakiye saatleri! İstanbul'da ilk sahur saat kaçta? Ankara, İstanbul imsakiye sahur vakitleri...

Bin aydan daha hayırlı olan Ramazan ayının ilk sahuru öncesinde imsakiye saatleri merak ediliyor. İstanbul'da ilk sahur saat kaçta? Ankara ve İstanbul imsakiye saatleri belli oldu. İlk teravih namazı bu akşam kılındı. Milyonlarca Müslüman il il şehir şehir imsakiye saatlerini ve İstanbul'da sahur saat kaçta sorusunun yanıtını merak ediyor. İşte il il imsakiye saatleri...

İmsakiye saatleri! İstanbul'da ilk sahur saat kaçta? Ankara, İstanbul imsakiye sahur vakitleri...

İstanbul'da ilk sahur saat kaçta? Ankara, İstanbul, İzmir, Konya ilk imsakiye saatleri belli oldu. Diyanet tarafından belirtilen imsakiye listesinde imsakiye ve iftar saatleri açıklandı. Bin aydan daha hayırlı Ramazan ayının ilk sahuruna bugün kalkılacak. 2022 imsakiye saatleri...

İSTANBUL'DA İLK SAHUR SAAT KAÇTA? İMSAKİYE SAATLERİ...

Türkiye'de en fazla nüfusun olduğu İstanbul'da ilk sahur saati 05.12 olurken ilk iftar saati de 19:36 oldu. Başkent Ankara'da ise ilk iftar saati 19:20 oldu. İlk sahur saati ise 04:59 olarak belirlendi. Mynet İmsakiye sayfasından 81 ilin imsakiye ve iftar saatlerini inceleyebilirsiniz.

(https://www.mynet.com/ramazan/imsakiye)

Oruç fidyesi nedir, nasıl ödenmelidir?

Dinî bir terim olarak oruç fidyesi, oruç ibadetinin eda edilememesi sebebiyle ödenen maddi bedeli ifade eder. Bir fidye, bir kişiyi bir gün doyuracak yiyecek miktarı veya bunun ücretidir. Bu da “sadaka-i fıtır” ile aynı miktarı ifade eder. Bu, fidyenin asgari ölçüsü olup imkânı olanlar kendi hayat standartlarına uygun olarak daha fazla verebilirler. Oruç fidyesi Ramazan’ın başlangıcında verilebileceği gibi Ramazan’ın içinde veya sonunda da verilebilir. Fidyelerin tamamı bir fakire topluca verilebileceği gibi, ayrı ayrı fakirlere de verilebilir. Fidye verirken bir fidye miktarının bölünmeden bir fakire verilmesine dikkat edilmelidir. Mesela 15 TL fidyenin yarısı bir fakire diğer yarısı da başka bir fakire verilmemeli; 15 TL’nin tamamı bir fakire verilmelidir. Fidye vermeye gücü yetmeyen kimseler ise Allah’tan bağışlanmalarını dilerler. Bu kişiler daha sonra imkân bulurlarsa geçmişte ödeyemedikleri fidyeleri öderler. Oruç tutmaya gücü yetmeyen yaşlılar ile iyileşme ümidi olmayan hastalar, ileride tutabilecek duruma gelirlerse, fidyelerini vermiş bile olsalar tutamadıkları oruçları kaza ederler. (Kâsânî, Bedâî’, II, 105; Merğînânî, el-Hidâye, II, 270) Önceden verdikleri fidyelerin hükmü kalmaz, bunlar bağış/sadaka sayılır.

Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler