Meclis’in açılmasıyla birlikte ekonomi gündeminde yer alacak torba yasa teklifinin önemli başlıklarından biri de gayrimenkul alım satımlarındaki tapu harç oranlarında yapılması planlanan değişiklikler. Sunulacak yasa teklifine göre, tapu harç oranlarının düşürülmesi hedefleniyor. Mevcut uygulamada, gayrimenkul işlemlerinde ödenen harçlar, belediyelerin belirlediği beyan değerine göre hesaplanıyor. Ancak bu değer ile gayrimenkulün gerçek piyasa değeri arasında büyük farklar olabiliyor. Torba yasada, bu farkın ve kayıt dışı uygulamaların önüne geçilmesi için çeşitli düzenlemelerin yer alması planlanıyor.
Gayrimenkul Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, tapu harçlarıyla ilgili mevcut sistemi Milliyet'e açıklarken, "Gayrimenkul tarafında tapu harçları, beyan edilen satış bedeli üzerinden alınıyor. Bu beyanın asgari tutarı, belediyenin rayiç değeridir. Ancak satışların gerçek alım satım bedeli üzerinden gösterilmesi isteniyor" dedi. Şu anki sistemde tapu harcı, alıcı ve satıcıdan ayrı ayrı satış bedeli üzerinden binde 20 oranında alınıyor. Bu, her iki taraf için yüzde 2’lik bir oran anlamına geliyor ve toplamda yüzde 4’lük bir harç ücreti ortaya çıkıyor.
Tapu işlemlerinde gerçek satış bedelinin beyan edilmemesi, hem alıcı hem de satıcı için ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Özelmacıklı, "Eğer tapu işlemine esas değer, gerçeği yansıtmıyorsa ve emlak vergisi değerinden daha düşük bir bedel ödeniyorsa, eksik ödenen harç yüzde 25 oranında vergi ziyaı cezasıyla tahsil ediliyor" dedi. Eksik beyan yapan taraflar, pişmanlık dilekçesi vererek beyanlarını düzeltebiliyorlar.
Tapu dairelerinde büyük oranda işlem yapıldığını belirten Özelmacıklı, yılın ilk 8 ayında 1 milyon 770 bin satış işlemi gerçekleştirildiğini ve bu satışlardan elde edilen tapu harcı gelirlerinin 48 milyar TL'ye ulaştığını söyledi. Diğer işlemlerden elde edilen gelirlerle birlikte toplam tapu harcı geliri 50.5 milyar TL’yi bulmuş durumda.
Gayrimenkul satışlarında, özellikle arsa ve arazilerde, tapuda beyan edilen değer ile gerçek satış bedeli arasında ciddi farklılıklar bulunuyor. Özelmacıklı, "Arsa ve arazilerde bu fark minimum 20 kat seviyesinde, daire satışlarında ise 5 katın üzerinde. Kredili daire satışlarında bile bu fark 2.5 kat seviyesinde" dedi. Bu farkların kapatılabilmesi için yapılması gereken en önemli şeyin, gayrimenkullerin gerçek değerlerinin beyan edilmesi olduğunu vurguladı.
Geçmişte birkaç kez gündeme gelen tapu harç oranlarının düşürülmesi ve değerleme raporu zorunluluğu gibi düzenlemeler, bu kez daha kapsamlı bir şekilde ele alınacak. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nün stratejik eylem planında önerilen gayrimenkul değer bilgi merkeziyle, gayrimenkul değer değişimlerinin takip edilmesi ve bu değerlerin tapu işlemlerine yansıtılması planlanıyor. Bu düzenleme, tapu harçlarının ve emlak vergilerinin doğru bir şekilde hesaplanmasına katkı sağlayacak.
Mevcut sistemde, 1 milyon TL’lik bir gayrimenkul satışı üzerinden alıcı ve satıcı ayrı ayrı 20 bin TL, toplamda ise 40 bin TL tapu harcı ödüyor. Ayrıca, bölgesel katsayılara göre değişen döner sermaye bedeli de ekleniyor.
Tapu harçlarının yüzde 1 seviyelerine çekilmesinin sektörde önemli bir değişim yaratabileceğini belirten Özelmacıklı, "Alıcı ve satıcıdan yüzde 2 toplam tapu harcı alınması ve bir süreliğine beyan affı getirilmesi durumunda, gayrimenkul sektöründe gerçek değer beyanına daha fazla yaklaşılacağını düşünüyorum" dedi.