Sivil teknolojilerde "çıpa şirket" modeliyle atılım planı

SEFA ŞENGÜL/AYŞE BÖCÜOĞLU BODUR - Bilişim Vadisi Genel Müdürü Serdar İbrahimcioğlu, Türkiye'de savunma sanayisinde edinilen bilgi birikiminin ticarileşmeye başladığını belirterek, "Bu birikimi ve ticari gücü sivil teknoloji alanına geçirmek istiyoruz. Sivil teknolojilerde belirlediğimiz kümelenmelerin her birinin başına bir 'çıpa şirket' koymayı planlıyoruz." dedi.

İbrahimcioğlu, AA muhabirine, Bilişim Vadisi'nin Türkiye'nin en büyük teknoloji geliştirme bölgesi olduğunu ve milli teknoloji hamlesiyle dünyayı değiştirecek nitelikteki faydalı teknolojilerin ulusal ve uluslararası alanda öncülüğünü yapmayı vizyon olarak seçtiğini söyledi.

Bilişim Vadisi'nin ana ekseninin "sivil teknoloji" olduğunu vurgulayan İbrahimcioğlu, şöyle konuştu:

"Savunma teknolojilerinde 17 senede edindiğimiz bir bilgi birikimi ve geldiğimiz nokta var. Bu bilgi birikimi artık ticarileşmeye başladı. Şimdi bunu ve ticari gücü sivil teknoloji alanına geçirmek istiyoruz. Biz Bilişim Vadisi olarak sivil teknoloji alanında bazı kümelenme alanları belirleyelim istedik. Bu kümelenme alanlarının her birinin başına bir çıpa şirket koymayı planlıyoruz. Aslında çıpa şirket aynı zamanda bir çıpa proje demek."

Bu üst düzey projelerin birincisini "mobilite ekosistemini" kurgulamakla başladıkları bilgisini veren İbrahimcioğlu, "Bu ekosistemin altında haberleşme, sensörler, görüntü işleme, 3B teknolojiler, batarya teknolojileri gibi alanlar olacak." diye konuştu.

- "Burası mega teknoloji koridoru"

İbrahimcioğlu, söz konusu ekosistemlerle Türkiye'de birçok "start-up"a ve yeni girişimciye olanak sağlayacak alanların açılacağına işaret ederek, akıllı bölgelerde oluşturulmaya çalışılan mobilite ekosisteminin akıllı şehrin en önemli parçalarından biri olacağını ve gerekli altyapıyı sağlayacağını bildirdi.

Bilişim Vadisi'nde sadece teknoloji geliştirme alanının 5 etaptan oluştuğunu ifade eden İbrahimcioğlu, "Birinci etap altyapı olarak 10 bin kişinin istihdam edilebileceği bir yapıya sahip. Burada çalışacak 10 bin nitelikli Ar-Ge personelinin orta ve üst gelir düzeyi insanlardan oluşacağını düşünürseniz, bunun bölge kalkınmasına ciddi etkisi olacak." ifadelerini kullandı.

Bilişim Vadisi'nin Bursa, Kocaeli, Sakarya, İstanbul ve Gebze gibi yerlere yakınlığı dolayısıyla avantajlı bir konumda bulunduğuna dikkati çeken İbrahimcioğlu, şu değerlendirmede bulundu:

"Bulunduğumuz alan itibarıyla Türkiye otomotiv sektörünün, yedek parça ve sanayisi imalatının en büyük hacmine sahip alandayız. Burası, Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 30'unun yaşadığı bölgenin tam ortasında yer alıyor. Bu yönüyle tüm Türkiye'ye hitap ediyoruz. Bilişim Vadisi'nin kapısı Türkiye'nin 81 ilindeki tüm dijital yeteneklere de açık. Burası bir mega teknoloji koridorudur."

- "Yazılım okulunun altyapısı hazır"

İbrahimcioğlu, Bilişim Vadisi ile kurmak istedikleri ekosistemlerin hepsinin akıllı şehirlerin endüstriyel ayağına hizmet ettiğini vurguladı.

Akıllı şehirlerin "endüstriyel" ve "eğitim" ayaklarının bulunduğunu ve akıllı şehrin akılla insanla olacağını belirten İbrahimcioğlu, şunları kaydetti:

"Biz endüstriyel tarafta 5G'den otonom sistemlere, enerji sistemlerinden çevre teknolojilerine kadar sivil teknolojilere odaklandık. İkinci ana başlık olan insani kısımda ise Türkiye'nin açık kaynak platformu kuruluyor. Bu projenin yürütücüsü de Bilişim Vadisi. İstanbul Kalkınma Ajansı ve Doğu Marmara Kalkınma Ajansı projeyi destekliyor. TÜBİTAK Sanayi Sevk ve İdare Enstitüsü de partnerimiz. İlk defa, üniversite veya lise formatında olmayan, tıpkı yurt dışındaki benzerleri gibi bir yazılım okulu kuruyoruz. Bunun altyapısı hazır."