Finansal derinleşme terimi ekonomilere getirmiş olduğu makro etkiler sayesinde farklı bir anlamda da kullanılır. Buna göre de daha fazla olan derinleşme para arzında da artış demek olur. Para arzındaki artış sayesinde ekonomi de büyüyebilir. Yine aynı şekilde finansal enstrümanların sayısının çoğalması da finansal derinleşme olarak kabul edilir.
Finansal derinleşme tam olarak finans sektöründe yaratılan fonların gerçek yani reel kesime aktarılmasına verilen addır. Yani fon fazlası bulunan ile fon eksiği ya da ihtiyacı olanların piyasa içinde bir araya gelmeleri anlamına gelir. Sermaye eksikliği yaşayan ya da az gelişmiş olan ülkelerin dışarıdan aldıkları sermaye ile portföy yatırımları sayesinde faizlerin düşmesi sağlanır. Bu durum da finansal derinleşmeye katkı sağlar. Bir ülkede finansal derinleşmenin gelişmesi demek bankacılık sisteminin ve piyasanın canlı seyretmesi anlamına gelir.
Finansal gelişme de, finansal aracılık hizmetlerinin hem nicelik hem de nitelik olarak verimliliğinde olan iyileşmelerini gösteren sürece finansal gelişme süreci adı verilir. Finansal gelişme süreci pek çok sayıda kurum ve faaliyetlerin birbirleriyle olan etkileşimlerini de içerir. Finansal gelişme göstergeleri şu şekilde sıralanabilir;
Finansal derinleşme tarihi olarak 1970'li yıllardan sonra küresel olarak yaygınlaşmaya başlamıştır. Ülke hükümetlerinin finansal gelişmelerini ve faizlerini kontrol altında tutmak istemeleri ile başlayan süreç sayesinde küresel olarak finansal sistem yaygınlaşmaya başlıyor. Bu şekilde ülkeler finansal gelişmeleri ve faizleri kontrol altında tutup, istedikleri yöne yönlendirebildiler. Finansal derinleşme sayesinde sektörlere kredi sağlanabilir ve devlet harcamaları da ucuz fonlar sağlar. Finansal sistemin temel unsurları birkaç maddeden oluşur. Finansal derinleşme unsurları maddeleri şu şekilde sıralanabilir;