FİNANS

RE360 Gayrimenkul Buluşması

Blueground Kurucu Ortağı Kurtuluş Cumhur Korkmaz: - "Blueground şu an da 6 ülkede 12 şehirde var. 2023 yılında 50 şehirde, 50 bin evde olmak istiyoruz. Yaptığımız işlerde, verdiğimiz servislerde dünyanın en iyisi olursak başarı hikayemize daha da başarı katacağımızı düşünüyorum" - EurAsia Proptech Initiative Kurucusu Mete Varas: - “Mesele, sadece teknoloji kullanmak değil her dijital dönüşümde olduğu gibi buradaki asıl hikaye aslında kültürün değişmesi. Bir şeyi satın alıyorsanız, o sizi rekabetçi hale getirmiyor artık”

İSTANBUL (AA)- Blueground Kurucu Ortağı Kurtuluş Cumhur Korkmaz, “Blueground şu an da 6 ülkede 12 şehirde var. 2023 yılında 50 şehirde, 50 bin evde olmak istiyoruz. Yaptığımız işlerde, verdiğimiz servislerde dünyanın en iyisi olursak başarı hikayemize daha da başarı katacağımızı düşünüyorum.” dedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın desteği ve dünyanın önde gelen gayrimenkul fuarı MIPIM'in stratejik ortaklığıyla bu yıl üçüncüsü düzenlenen RE360 Gayrimenkul Buluşması kapsamında “Gayrimenkulde Deniz Bitti Proptech ile Okyanuslara Açılma Zamanı” başlıklı oturum gerçekleştirildi.

Oturumda konuşan Blueground Kurucu Ortağı Kurtuluş Cumhur Korkmaz, teknoloji odaklı gayrimenkul şirket olduklarını, bireysel ve kurumsal ev sahiplerinden dairelerin uzun dönemli yönetimini alıp eşyalandırıp daha sonra da kendi seçtikleri kiracılara uzun dönemli olarak kiraladıklarını söyledi.

Korkmaz, kurumsal ev sahiplerinin ilk müşterilerinden olduğunu belirterek, onların binalarının ve projelerinin yönetimini onlardan devir alıp uzun dönemli olarak kira garantisi verebilen bir yapı olduklarını ve onlar için iyi bir iş ortağı olduklarını kaydetti.

Korkmaz, ikinci müşterinin de yeni bir şehre geldiğinde ev kiralama, mobilya alma, elektrik, doğalgaz ve su gibi şeylerle uğraşmak istemeyen, hazır bir çözüm isteyen kiracılar olduğunu dile getirerek, “İş adamları, Türkiye’ye öğrenim veya sağlık için gelen insanlar, konsolosluklar ve spor ekipleri gibi birçok farklı müşterilerimiz var. Blueground, bizlere evlerini kiralayan misafirlerimiz ile evini kiralamak isteyenlerin arasında bir platform diyebilirim.” diye konuştu.

400 üzerinde çalışanlarının olduğunu aktaran Korkmaz, “Bunların 50’den biraz daha fazlası mühendis, iş zeka uzmanı, makine öğrenimi uzmanı. Bu anlamda çok fazla teknolojiyi arka plan kullanıyoruz diyebilirim. Blueground her şeyden önce online yaşayan bir yapı. Bütün evlerimiz online olarak kendi web sitemizde datalarıyla beraber, inşanlar gelip orada evleri online olarak bütün bilgilere ulaşıp rezerv edebilirler. Bir sonraki aşamada kira sözleşmesini bile online yapabilecekler.” ifadelerini kullandı.

Korkmaz, Blueground’un 3 binden fazla odası olan bir otel gibi olduğunu kaydederek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Dünyaya saçılmış bir şekilde bu odalar. Gerçekten bu operasyonu yapabilmek için teknolojiyi çok aktif kullanmanız gerekiyor. Semt, bölge gibi birçok veriyi kullanıp, ev tipi, kaçıncı katta nasıl performe ettiğini kullanıp, hangi gayrimenkulleri alacağımıza söyleyen kendi teknoloji sistemimiz var. Fiyatlandırma içinde doluluk oranları, gayrimenkul yapısı gibi verileri kullanıp fiyatlandırma modeli çalışıyoruz. Blueground şu an da 6 ülkede 12 şehirde var. 2023 yılında 50 şehirde, 50 bin evde olmak istiyoruz. Yaptığımız işlerde, verdiğimiz servislerde dünyanın en iyisi olursak başarı hikayemize daha başarı katacağımızı düşünüyorum.”

- “Mesele sadece teknoloji kullanmak değil asıl hikaye aslında kültürün değişmesi”

EurAsia Proptech Initiative Kurucusu Mete Varas ise Proptech dahil olmak üzere fintech, marktech gibi bütün sonuna tech eklenen alanların geçiş döneminde olduğunun göstergesi olduğunu ve adaptasyon sürecinden sonra sektörün kendisi olacağını belirtti.

Varas, Proptech sadece gayrimenkul teknolojileri diye Türkçe’ye çevrildiğini dile getirerek, “Mesele, sadece teknoloji kullanmak değil her dijital dönüşümde olduğu gibi buradaki asıl hikaye aslında kültürün değişmesi. Bir şeyi satın alıyorsanız, o sizi rekabetçi hale getirmiyor artık. Gayrimenkul bilinen en büyük varlık sınıfı. Yatırımlar inanılmaz boyutlarda. Fintech’lere, tarım teknolojilerine, sağlık teknolojilerine yatırım yapılmıştı, son 8 senedir giderek artan oranda gayrimenkul teknolojileri en büyük payı alan.” ifadelerini kullandı.

Han Spaces Üst Yöneticisi Gizem Burteçin de ofis binalarına bakıldığında eskiden kaba inşaat sistemlerde mal sahiplerinin daha rahat şekilde kiraya verebildiğini ve doğru lokasyonda kaba inşaat sistemleriyle yapılan güzel bir bina kullanıcıların ile bir araya geldiğini anımsattı.

Burçetin, esnek modellerden bahsedilmesi gerektiğine değinerek, şunları kaydetti:

“Bütün binanın tasarımından, yaşamasına, işletilmesine inşalarla buluşturulmasına, topluluklarla yaşamasına kadar aslında bütün ömründe oradayız. Şirketlerinde arayışlarını kolaylaştırıp, doğru nokta ile doğru hizmetlerle buluşturuyoruz. İnsanlar birlikte olmak istiyorlar birlikte değer yaratmak istiyorlar.”

Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler