Eşinin yanında çırak olarak başladı, şimdi ise usta o
Amatör olarak kocasının yanında çırak olarak başladığı ahşap ürün yapımını işe dönüştüren kadın girişimci Goncagül Keloğlu, bugün sosyal medyaya üzerinden satışa sunduğu ürünlerin siparişlerine yetişemiyor.
Kastamonu’da 29 yaşındaki 1 çocuk annesi Goncagül Keloğlu, kocasının evde hobi olarak kurduğu atölyede ilk önce yanında çırak olarak çalışmaya başladı. Amatör olarak yaptığı el emeği göz nuru ürünleri, sosyal medya üzerinden pazarlamaya başladı. Bir süre sonra ürünlerinin beğenilmesinin ardından iş kurmak isteyen girişimcilere yönelik Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı’nca (KOSGEB) düzenlenen uygulamalı girişimcilik eğitimine katılan ve kursu başarıyla tamamlayan Goncagül Keloğlu, KOSGEB’den aldığı teşvik ile marangoz atölyesi açtı. 1 yıl önce amatör olarak yaptığı ürünleri sosyal medya aracılığıyla satmaya çalışan Goncagül Keloğlu, şuanda aldığı siparişlerle el emeği göz nuru ürünlerini dünyaya pazarlamaya başladı.
ÖĞRETMEN OLARAK ATANAMAYINCA AHŞAP ÜRÜNLRE YÖNELDİ
Konya Selçuk Üniversitesi Dikiş Nakış Öğretmenliği Bölümü'nden 2012 yılında mezun olan Goncagül Keloğlu, KPSS’den yeterli puan alıp atanamayınca farklı iş kollarında çalışmaya başladı. En son eşinin ahşap ve ahşap ürünlerine merakı sonrasında önceleri evde eşini izleyerek ahşaptan ürünlerin nasıl oluşturulduğunu öğrenmeye çalıştı. Eşinin de desteği ile ilk etapta 3 metrekarelik büfeden bozma küçük bir iş yerinde ahşaptan ürünler yapabilecekleri iş yeri kiraladı. 3 ay boyunca eşinin yanında eğitim alan Goncagül Keloğlu, geceleri de boş durmayarak bilgisayarda çizim programlarını hiçbir alt yapısı olmamasına rağmen öğrenmeye çalıştı. Belli bir birikime sahip olduktan sonra işi eline alan Goncagül Keloğlu, ilk etapta yaptığı el emeği göz nuru ahşap ürünlerini sosyal medya hesapları üzerinden pazarlamaya başladı. Sosyal medya üzerinden sergilediği ürünler, Türkiye’nin dört tarafına yayılarak büyük beğeni topladı.
KOSGEB DESTEĞİYLE KENDİ İŞYERİNİ AÇTI
Kısa sürede onlarca sipariş alan kadın girişimci Goncagül Keloğlu, iş yerini büyütmeye karar verdi. Eşinin belediyede işçi olarak çalışmasıyla tüm işleri eline alan Goncagül Keloğlu, Kastamonu Eski Küçük Sanayi Sitesi’nde bir iş yeri kiraladı. Ardından iş kurmak isteyen girişimcilere yönelik Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı’nca (KOSGEB) düzenlenen uygulamalı girişimcilik eğitimine katılmak için KOSGEB Kastamonu İl Müdürlüğü’ne başvurdu. Kadın girişimci olması ve daha çok erkek mesleği olarak bilinen marangozluk mesleği ile ilgili projesi kabul gördü ve KOSGEB’den de destek alarak kendi iş yerini açtı. Marangoz atölyelerinde pek rastlanmayan kadın ustalardan biri haline gelen Goncagül Keloğlu, iş yerine gelen müşterilerin ustayı sorduklarını, ustanın kendisi olduğunu söylediğinde ise inanmakta zorluk çektiklerine dikkat çekti.
EŞİNİN YANINDA ÇIRAK OLARAK BAŞLADI, ALDIĞI BELGEYLE USTASI OLDU
Eşinin yanında çırak olarak işe başlayan Goncagül Keloğlu, kısa sürede mesleğinde ilerleyerek kocasının ustası olduğu işte kadınlara da örnek oldu. Kadınların bir araya geldiği zaman başaramayacakları hiçbir iş olamayacağını vurgulayan Goncagül Keloğlu, kadınlara cesaretli olmaları konusunda tavsiyelerde de bulundu. Keloğlu, ayrıca 10 yıla kalmadan büyük bir fabrika kurmayı hedeflediğini ve çalıştıracak elemanda bulamamaktan korktuğunu söyledi.
SOSYAL MEDYADA ÜZERİNDEN SATIYOR
Sosyal medyada satmaya çalıştıkları ürünleri, kurdukları atölyede dünyaya pazarlamaya başladıklarını ifade eden Goncagül Keloğlu, şunları kaydetti: “Eşimle birlikte ahşap işine çok meraklıyız. Benim ayrıca desene de çok merakım olduğu için böyle bir işe atıldık. Ahşap atölyemizin 5 buçuk aylık bir geçmişi var. Ama bunun öncesi de var. Öncesinde küçük bir CNC makinemiz vardı. Bu CNC ile sosyal medya aracılığıyla kendimizi görelim, Türkiye’de ne kadar var olabiliyoruz, kendimizi tanıtabiliyoruz, buna bakalım ona göre yolumuzu çizelim dedik. Açıkçası ben sosyal medyanın nimetlerinden faydalandım. Sosyal medya sayesinde çok güzel ve değerli müşterilerim oldu. Biz bu işe el oymasının yetersizliğinden dolayı başladık. Ben bir nakış öğretmeniyim, sanat tarihi gördüm. El oyması taraftarıyım. Ama günümüzde benim bilebildiğim yaklaşık 3 bin ya da 4 bin baskı basan bayan bulunuyor. Son dönemlerde erkekler de bu işe merak saldı. Taleplere yetişilmiyor. El oyması şu anda istenilen talepleri karşılamadığı için biz de eşimle kafa kafaya verdik. Küçük bir CNC makinesi alalım, başlayalım, yürütebiliyor muyuz ona bakalım istedik. Çok şükür kendi kendimize eşim ustam oldu ve başardık. Şimdi kendimize büyük bir atölye açtık. Kalıplar yapıyoruz. Türkiye’nin dört bir tarafına yaptığımız gibi dünyanın da birkaç ülkesine gönderdik.”