Dün bir çok büyük bankanın notlarının düşürüldüğü bir ortamda, Çin'den gelen 50 baz puanlık munzam indirimi ile, başını FED'in çektiği ABD, Japonya, İsviçre,Avrupa, Kanada ve İngiltere merkez bankalarının piyasalara dolar likiditesi sağlayacağı kararı uzun zamandır hasret kaldığımız bir piyasa coşkusunu yaşattı.
Özlemişiz gerçekten. Aslında yıl sonu bu tip hareketlerin yaşanması normaldi ama bu yıl Avrupa kaynaklı sorunların belirsizliği nedeniyle son günlerde iyice daralmış ve düşmüş piyasalara muhatap oluyorduk. Neyse bir nebze olsun rahatlama yaşanmış oldu.
Hemen belirteyim ki, yukarıdaki olumlu algılanan gelişmeler aslına bakarsanız tüm dünya için bu denli bir tepkinin oluşması için içi çok da dolu kararlar değildir. Esas sorun olan Avrupa finansman krizinin ne şekilde çözüleceği konusunda henüz bir mutabakat yok. Yukarıdaki merkez bankalarının dolar likiditesi vereceğiz demesi, swap işlemlerinde. Yani İhtiyaç duyan ülkelerin paraları ya da diğer paralar karşılığıında dolar alabilmesi için alınan bir karar. Yoksa, piyasalara yeni bir likidite sunulması değil.
Bu kararın alınmasında, Avrupa'daki belirsizlikler nedeniyle bankalar arasında güvensizliklerin oluşması nedeni ile bankaların piyasalarda likidite bulamaması sorununun bazı bankaları ciddi krize sokmuş olmasının da yatabileceği ifade ediliyor. Bu aslında çok önemli bir risktir. Devamında bu sorunu yaşayan bankaların gerçek ihtiyaçları olan sermaye ve kaynak aktarımları sağlanamazsa, dah kötü haberlerle karşılaşabiliriz.
Tabii bir de Moody's notumuzu mu arttıracak söylentileri mevcuttu. Artık biliyorsunuz söylentilerle yön bulmaya alıştığımız için bu tip haberler dalgalanmalar yaratıyor. Ben bizdeki yükselişi bu söylentiye bağlamıyorum. Çünkü ABD ve Avrupa borsalarında da en az bizdeki yükselişler kadar tepkilerin geldiğini gördük. Yani sadece bize has bir durum değil.
9 Aralık Önemli Bir Tarih!
Dokuz Aralık tarihinde Avrupa'lı liderlerin toplantısı var. Bu toplantıya kadar, Fransa, İtalya gibi ülkelerde alınacak kararlarla bu liderler zirvesinden euro krizine yönelik uzlaşmalı çözüm kararları çıkabilir. Bu nedenle bu tarihe kadar piyasalar canlılığını koruyabilir. Eğer o tarih uzlaşma duyarsak, piyasalar dönüşe başladı diyebileceğiz. Ama uzlaşmazlıkla sonuçlanabilecek bir zirve endeksleri yeniden düştüğü seviyelere çekebileceğini göz ardı etmemek gerekir.
Moody's'ten gelen açıklamalara göre, zaten ülke riskimiz olarak yaşadığımız konularda maliye ve para politikalarına devam edilebilirse not arttırımı yapılabilir diye açıklama var. Ancak ileri sürülen şartlar nedeniyle kısa vadede böyle bir niyetlerinin olmadığını düşünüyorum. Merkez Bankasının faiz kolidoru politikasının belirsizliği ve eleştirileri var. Neden faiz arttırmamış olduğu yönünde soruları var. Kısacası Moody's'ten faiz arttırılmalı baskısı var. MB da kısa vadede AB'deki gelişmelerin daha da krize sürüklenecek şekle girdiğini görmeden bir faiz arttırımı değişikliği düşünmediğini bildirdiğine göre. Moody's not arttırımı için izlemeye devam edecektir diye gözüküyor. Diğer bir söylenti ihtimali de Türk Lirası cinsinden olası notun artacağı sözleri ki, benim için ciddi bir iş değil. Olursa da önemi yok. Bizi bize notlaması gibi bir ciddiyetsizlik olur. Esas olan döviz cinsinden gelebilecek bir not arttırımıdır.
Şimdilik bu gelişmelerdeki belirsizlikleri henüz koruduğumuz ve riskleri de ortadan kalkmadığı için çok da fazla heyecanlanmamak gerekir diye düşünüyorum. Hatta dün fazlaca tepki vermiş olanlar bir kısım realizeler yapabilir. Ama dün yukarı tepki vermemiş olanlar da bugün çıkabilir. Ben arada olumsuz bir açıklama olmadığı takdirde, 9 Aralık tarihine kadar, bu zirveden olumlu bir sonuç çıkabilir düşüncesinin satın alınabileceğini ve piyasaların canlı olabileceğini düşünüyorum.
Endeksimiz olarak 53.850 üstünde 56.400 seviyesine kadar bir bant içinde hareketler olabilir. 2010 11'nci aydan ve 2011 5'nci aydan gelen iki düşüş kanalı var. Bu kanallara göre kısa kanalın direnci 56.400. Burası kırılabilirse kısa düşüş kanalından çıkmış oluruz. Sonraki uzun düşüş kanalı direnci olan 58.600 civarı seviye yeni direnç hedefimiz olabilir. İkinci direnç seviyesi için henüz şartlar yeterli değil diye düşünüyorum.
Faizlerde ciddi gevşemeler halinde bankaların desteklemesi ile üst kanal direnci geçilebilir. Yoksa 56.400 şimdilik yakın ihtimal olabilecek seviyedir. Bunu dikkate alarak davranmak ve Avrupa'dan net uzlaşmayı görmeden aşırı iyimserliğe kapılmadan tedbirli olmak daha doğru olur. İçi doldurulmayan gelişmelerle yaşanan bu yükselişler sonunda eğer uzlaşma çıkmazsa, yatırımcılara zararı öncesinden daha yıkıcı olabilir.
700-800 puanlık artı eksi bir bant aralığında işlemler olmasını bekliyorum. Dediğim gibi dünkü yükselişe tam katılamamış hisseler nedeniyle, hisse bazlı hareketleri yine görebiliriz.
Not: Yazı 09:12'de borsaanalizci.com'da yayınlanmıştır.
Aydın Eroğlu