Kritik Virajı Dönebilecek Miyiz?

Bugün 14:45'te toplanacak olan Avrupa Merkez Bankası'ndan çıkacak kararlar ve Cuma günü Fitch Türkiye notu virajdan kazasız çıkıp-çıkamayacağımızı gösterecek çok önemli göstergeler olacaktır. Yani her şekilde bu virajı döneceğiz. Ya biraz hırpalanacağız, ya da tam sınırından dönerek fazla hırpalanmadan yolumuza devam edeceğiz.

Benim için FED faiz artışı kaçınılmaz bir süreç. Bu nedenle FED riskleri zaten ciddi şekilde satın alınıyor. Ama eğer ECB bugün varlık alım sürecini başlatırsa, bu takdirde FED'in yaratacağı etki, bir nebze azalacaktır. Bu yöndeki bir karar, Fitch'in not düşürme riski halindeki etkiyi de azaltır. Ama notumuz düşerse, çok yazdım, ciddi bir borsa düşüşü daha yaşanır. Sonra telafi olur ama, öncesinde yaşanır.

Eğer kendi üzerimize düşenleri geciktirmeden yaparsak, bu takdirde bir başkasının ağzına bakmaktan kurtuluruz. Halâ bu konuda hızlı davranamıyoruz. Çalışma yapılmış 1.200 adet yapılabilecek hamle tespit edilmiş. Böyle açıklamalar değil, adı konarak, ilan edilerek yapısal reformlar başlatılmalıdır.

Ben, 15:30'da ekranların karşısına geçecek olan ECB başkanı M.Draghi'den varlık alımı sürecini başlattığını ilan etmesini bekliyorum. Fitch'den de en fazla görünümü negatife indirmesini bekliyorum. Eğer bu düşündüklerim olursa, bayram sonrası daha güzel bir borsa sürecimiz başlayacaktır görüşündeyim.

Tezkere Meclise Geliyor!
Sıkıntı olmadan geçecektir. Sonrasında Suriye içine kısmi bir müdahale ve askeri tampon bölgesi oluşturulabilir. Olası ISİD müdahalemiz halinde çok önemli bir piyasa sıkıntısı yaşanmasını beklemiyorum. Çünkü bu müdahale esnasında tüm batı ile ortak hareket edilecektir. Tabii ki savaşlara karşıyım. Hiç kimsenin canına mal olacak bir müdahale keşke olmasa, ama bazen daha fazla can kaybına mani olmak için bunu yapmak zorunda kalabiliyorsunuz.

ISİD konusunun Türkiye açısından başka bir olumlu yönünün olduğunu da görmek lazım! ISİD öncesinde Irak ordusunu, peşmergeyi, Kuzey Irak'taki Barzani'nin başkanı olduğu Kürt özerk bölgesini kendilerine partner olarak gören batı, özerklik söylemleri yapan Kürt vatandaşlarımız, işin o kadar da basit olmadığını görmüşlerdir. Bölgedeki en güçlü ülke Türkiye'dir. Türkiye'nin desteğini almadan yeni bir oluşumun kurulması mümkün değildir. Bir anda ortaya çıkan ISİD ile bile Kürtlerin baş edemeyeceği görülmüştür. Bu nedenle Türkiye'nin önemi artacaktır. Kendi vatandaşlarımız da artık bölünmeyi değil de, belki bazı hakları güçlendirerek özerk gibi algılanabilecek eyalet tarzı bir yapıyı savunmanın daha doğru olacağını göreceklerdir. Türkiye'ye rağmen, Türkiye sınırlarından da parça kopartmak mümkün değildir. Bu görülürse, tüm vatandaşlarımızla toplumsal bir barış ve uzlaşma çok daha kolay sağlanacaktır.

Kısacası her şerde bir hayır vardır! Olan bu süreçte bir çok cana olmuştur. Evlatlar, eşler, kızlar, yaşlılar, erkekler ölmüş, evler,mallar heba olmuştur. İnşallah bu görüntüler en kısa zamanda biter ve bir daha tekrarlanmaz. Ama daha Saddam nedeniyle Irak krizi başladığında yazmıştım. Irak nüfusunun içinde Kürtlerin sayısı çok azdır. ABD desteği ile bir çok imkana kavuşmuş olabilirler ama, bölgeden ABD çekilince, Irak'ın diğer nüfusu tarafından her zaman düşmanla ittifak yapan kişiler olarak görülecekleri için, huzur bulamayacaklardır. Bölgede huzur isteniyorsa, Türkiye'nin desteği şarttır.

NOT: Yazı 02/10 tarihinde 09:26'da 'da yayınlanmıştır!

Saygılarımla

Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı

Twitter;borsaanalizci.com