FİNANS

Piyasaya sağ gösterip sol vurdu!

Merkez Bankası dünkü Para Politikası Kurulu toplantısını 25 baz puan indirerek piyasayı ters köşeye yatırdı.

Piyasaya sağ gösterip sol vurdu!

Çünkü Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ın son günlerdeki açıklamaları piyasalarda tersi yönde bir beklenti oluşmasına yol açmıştı. Yılın ilk toplantısını yapan Kurul, politika faizini çeyrek puan düşürerek yüzde 6.50'den yüzde 6.25'e indirdi. Piyasalarda genel kanı faizin sabit kalacağı yönündeydi. Merkez, borçlanma faiz oranlarını yüzde 1.50, borç verme faiz oranını ise yüzde 9 düzeyinde sabit tuttu. PPK, aralık ayındaki toplantısında da politika faiz oranlarını 50 baz puan indirmişti, böylece Merkez iki ayda politika faiz oranlarında 75 baz puanlık indirime gitti.

TL KARŞILIKLAR DAHA DA ARTACAK
PPK'nın açıklamalarında sürpriz faiz indirimi dışında en fazla dikkat çekici unsur zorunlu karşılıklara yönelik uygulanması planlanan tedbirler oldu. Banka, finansal istikrar ve fiyat istikrarı için faiz indirimi ve zorunlu karşılık artırımı yönündeki bileşimin en uygun politika karışımı olmaya devam ettiğini söyledi. Bu doğrultuda kredi genişlemesini sınırlayıcı bir önlem olarak kısa vadeli yükümlülükler için zorunlu karşılık oranının da artırılacağı belirtildi. Analistler, TL zorunlu karşılık oranının 100 baz puan artırılmasını bekliyor. Bu arada, Merkez aldığı ve alınması öngörülen kararların net etkisinin sıkılaştırıcı yönde olacağına da vurgu yaptı. Önceki toplantıda ise kararların genişletici olmayacağı belirtilmişti. Bu söylemin değişikliğinin, zorunlu karşılıklarda daha belirgin bir artış ihtimalini de yükselttiği belirtiliyor.

ÖNLEMLERİN ETKİSİ YAKINDA GÖRÜLECEK
PPK tarafından yapılan açıklamada, aralık ayında alınan tedbirlerin kredi arzı üzerindeki sıkılaştırıcı etkisinin önümüzdeki günlerde görülmeye başlayacağını, bir sonraki kurul toplantısına kadar alınacak kredi genişlemesini sınırlayıcı yöndeki ilave tedbirlerin, para politikasının hareket alanını genişleteceği belirtildi. Banka, ekonomik aktivite görünümü konusundaki görüşlerini büyük ölçüde korudu. Kapasite kullanımının kriz öncesi seviyelere ulaşmasının zaman alacağı ve işsizlik oranının hâlâ yüksek olduğu yinelendi. Enflasyon açısından ise banka yılın ilk çeyreği için 2011 hedefi olan yüzde 5.5’in altında bir seyir bekliyor ve yıl sonunda hedefle uyumlu bir görünüm olacağını tahmin ediyor.

JAPON NOMURA BANK TAHMİN ETMİŞTİ
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ın son dönemdeki açıklamaları piyasada 'Merkez faiz indirmeyecek' beklentisi yapmış ve fiyatlamalar bu yönde olmuştu. Analistler ve ekonomistler faiz indirimi beklemezken, Japon Nomura Bank salı sabahı yayımladığı raporda Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine devam edeceğini iddia etmişti. Banka raporunda Merkez Bankası'nın önümüzdeki iki toplantıda toplam 75 baz puan daha faiz indirimine gitmesini öngördüklerini yazdı. Bankanın bu raporu salı günkü Hazine ihalesine gelen talebin yüksek çıkmasında da etkili olmuştu. Banka raporunda eylülden itibaren yıl sonuna kadar Merkez'in dört sefer faiz artırmasını öngördüğünü de yazdı.

EKONOMİSTLER NASIL YORUMLADI?

FATİH KERESTECİ HSBC Stratejisti:
'Dolar hızlı yükselirse doğrudan müdahale kaçınılmaz hale gelir’
Merkez aralıkta başladığı finansal deneye devam ediyor. Çeyrek puanlık faiz indirimi ile birlikte önümüzdeki günlerde yapılacak munzam karşılık oran artışı deneyin iki ayağını oluşturmayı sürdürüyor. Bu deneyde kritik nokta döviz kuru olmaya devam edecek. TL'deki değer kaybının sürmesi durumunda Merkez’in, ikinci yarısına ilişkin olarak öngördüğü iyimser enflasyon değerlendirmesi geçersiz olacaktır. Bu nedenle de Merkez'in bu deneyi başarı ile sürdürmesi döviz piyasasına yönelik olarak atması gereken önlemlerle mümkün olacaktır. En azından kısa vadede döviz alım ihalelerini kesmesi gerekiyor. TL'deki değer kaybının atak şeklinde olması durumunda da doğrudan müdahale kaçınılmaz görünüyor. Aksi durumda, ithal girdi maliyetlerindeki artış paralelinde Merkez'in enflasyon öngörüleri aşırı iyimser kalacaktır. Bugünkü karar ile birlikte verim eğrisi daha dikleşti. Mali piyasalar bir süre daha diken üstünde oturmaya devam edecek gibi görünüyor.

CEVDET AKÇAY Yapı Kredi Bankası Başekonomisti:
‘TL’deki değer kaybı MB’yi rahatsız etmez’
Kısa vadeli faizlerdeki artıştan muhtemelen biraz rahatsız olundu, bunun için bir ara yol olarak 25 baz puan indirim yapıldı. Zorunlu karşılık artışı gelmesi zaten bekleniyordu. Bankaların kredi genişlemesinin kontrol altında tutulabilmesi için bu araç her gerekli görüldüğünde kullanılacak. Bence "deney" devam ediyor en doğru yorum olur. Banka sisteminin reaksiyonu ve buna banka müşterisinin vereceği reaksiyonun geri dönüşleri Merkez Bankası'na yeniden değerleme imkânı sağlayacak. TL'deki değer kaybının da bu ortamda Merkez'i rahatsız edeceğini sanmıyorum.

ERKİN IŞIK Fortis Ekonomisti: ‘Enflasyon endişeleri yeniden geri gelebilir’
Merkez zorunlu karşılıkları artırmak ve faiz indirmek yönündeki politikasına devam etti. Ancak son dönemde Başkan Durmuş Yılmaz'ın açıklamaları piyasalarda tersi yönde bir beklenti oluşmasına yol açmıştı. Muhtemelen yarın açıklanacak olan zorunlu karşılık artış oranlarının geçen seferki kadar yüksek olup olmadığını görmek gerekecektir. Ancak bu karar sonucunda kurlarda yaşanan yükseliş, enflasyon endişelerini de beraberinde getirebilir.”

MERKEZ GEÇEN AY NE ÖNLEM ALMIŞTI?
Vadesiz mevduatlar ve özel cari hesaplarda zorunlu karşılık %8'e yükseltildi.
- 1 aya kadar vadeli mevduatta zorunlu karşılık %8'e yükseltildi.
- 3 aya kadar vadeli mevduatta zorunlu karşılık oranı %7'ye yükseltildi.
- 6 aya kadar vadeli mevduatta karşılık oranı %7'ye çıktı.
- 1 yıla kadar vadeli mevduatlar/ katılım hesaplarında zorunlu karşılık oranı %6'da bırakıldı.
- 1 yıl ve daha uzun vadeli mevduatlar/ katılım hesaplarında zorunlu karşılık oranı %5'e indirildi.
- Mevduat/katılım fonu dışındaki diğer yükümlülüklerde zorunlu karşılık oranı %8 olarak belirlendi.
- Yabancı pazar yükümlülükleri için %11'de bırakıldı.
- Bankalararası piyasa repo işlemlerinden sağlanan fonlar zorunlu karşılık kapsamına dahil edildi.

Seans içi ilk açıklamaya piyasaların tepkisi sert oldu
Para Politikası Kurulu, daha önce saat 19.00'da piyasalar kapandıktan sonra açıkladığı faiz kararını dün ilk kez saat 14.00'de yani piyasalar açıkken duyurdu. Karar, beklentiler dahilinde gelmeyince piyasaların da tepkisi sert oldu. Faiz indiriminin yanı sıra alınacak önlemler dahilinde zorunlu karşılık oranlarında ilave artırımın gerekli görüldüğü açıklamasının ardından, bankaların hareket alanının daralacağı ve likiditelerinin düşebileceği beklentisiyle banka hisselerine gelen sert satışlarla İstanbul Borsası (İMKB) ilk 1 saatte yaklaşık yüzde 2.5 düştü. İMKB kapanışa doğru kayıplarını biraz telafi etti ve günü yüzde 1.77 düşüşle 65 bin 288 puandan tamamladı.

DOLAR 1.58 TL'Yİ AŞTI
Merkez Bankası'nın faiz kararı açıklamasından önce yüzde 7.43 seviyesinde olan 7 Kasım 2011 vadeli gösterge tahvilin bileşik faizi, faiz indiriminin açıklanmasının ardından yüzde 7.27 seviyesine kadar geriledikten sonra gelen kâr satışlarıyla yüzde 7.50'ye yükseldi. Son iki gündür Euro/dolar paritesindeki yükselişe paralel düşüş trendinde olan doların ise faiz indirimi kararı ile adeta tansiyonu fırladı.

Karar öncesi 1.5480 TL seviyelerinde işlem gören dolar, kararın ardından 3.5 kuruş birden fırlayarak 1.5825 TL'ye çıktı. Piyasaların iki haftadır faizde indirim olmayacağını fiyatladığını ancak Merkez Bankası'nın piyasaları şaşırttığını söyleyen BGC Partners Başekonomisti Özgür Altuğ, "Karar metnine baktığımız zaman yarın TL zorunlu karşılıklarda en az 100 baz puanlık bir artış olabilir. Merkez Bankası'nın ekonomik faaliyetler ve enflasyon görünümüne yönelik görüşlerinde değişiklik olmadığı görülüyor. Aralık ayındaki kararının ekonomiye etkilerini izlemeye devam edeceğini belirten Merkez Bankası, kredi büyümesini sınırlamak için şubat ayındaki kurul toplantısına kadar ek tedbirler alabileceğine açıkça işaret ediyor. Merekez Bankası, aldığı önlemlerin sıkılaştırıcı olduğunu düşünüyor" dedi.

(GAZETE HABERTURK)

Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler