Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, son dönemde pek çok uluslararası kuruluşun, Türkiye'ye ilişkin büyüme tahminlerini yukarı yönlü revize ettiğini belirterek, "Faizler, enflasyon düştü, kurda istikrar yakalandı." dedi.
Varank, Antalya ANFAŞ Fuar Merkezi'nde düzenlenen 10. Yöresel Ürünler Fuarı'nın açılışında, fuarın, yöresel ürünlerin markalaşması, ticarileşmesi ve korunması açısından sağladığı katkılarla bölgesel kalkınma politikalarına destek verdiğini söyledi.
YÖREX'in geçen yıl 207 binin üzerinde ziyaretçiye ev sahipliği yaptığını anımsatan Varank, bu yıl bu rakamın üstünde ziyaretçi beklendiğini ifade etti.
Antalya'nın ve Türkiye'nin bu yıl turist sayısında üst üste rekor kırdığını hatırlatan Varank, bu fuarda da bir rekora imza atılabileceğini bildirdi.
Türkiye'nin, verimli toprakları, tarımsal ürün çeşitliliği ve kendine özgü iklim yapısı sayesinde zengin bir yöresel ürün potansiyeline sahip olduğunu vurgulayan Varank, "Biliyorsunuz kalkınma önce yerelden başlıyor. Biz de bölgesel kalkınma politikalarımızda, yerel inisiyatiflerin oluşumuna imkan veren ve bölgelere göre en ideal şekilde farklılaştırılmış stratejiler izliyoruz. Bu manada, yöresel ürünlerin tespiti, standartlara uygun üretilmesi, ticarileşmesi ve nesiller boyunca aslına uygun şekilde korunmasını, yerel kalkınma bakımından önemli buluyoruz. Bu sayede refahın tabana yayılmasına katkı sağlayacağımıza da inanıyoruz." diye konuştu.
'COĞRAFİ İŞARET TOPRAĞIN, YÖRENİN İMZASI'
Yöresel ürünler noktasında coğrafi işaret tescilinin önemine değinen Varank, coğrafi işaretlerin, bir anlamda toprağın, yörenin imzasını taşıdığını söyledi.
Varank, tescillerin, bulundukları bölgeye, cezbedici ve merak uyandırıcı bir nitelik kattığına işaret ederek, "Bugün itibarıyla 454 tescilli ürünümüz var. Türk Patent ve Marka Kurumunun yaptığı özenli ve yoğun çalışmalar sayesinde tescile sahip olmayan hiçbir ilimiz bulunmuyor. Elbette bunlarla yetinmek niyetinde değiliz. İşlemleri halen devam eden 429 başvurunun yanı sıra yaptığımız ilk değerlendirmelere göre 2 bin 500 civarında potansiyel coğrafi işaretimizin olduğunu biliyoruz." dedi.
Tescil sayısı kadar tescillenen ürünlerin ekonomiye sağladığı katma değerin de önemli olduğunu ifade eden Varank, İtalya'nın 500'ün üzerindeki tescilli coğrafi işaretli ürününün, ülke ekonomisine 12 milyar avronun üzerinde gelir sağladığını söyledi.
Türkiye'de ise tescilli işaretlerin pazar payının sadece 2 milyar avro civarında olduğunu anlatan Varank, tescilden sonraki süreçler olan ticarileşme, markalaşma, ihracat ve gastronomi turizmi gibi politikalara daha da ağırlık vermeleri gerektiğini ifade etti.
Varank, coğrafi işaretli ürünlerin, güçlü bir pazarlama stratejisiyle birleştiğinde, yerel üretime, turizme, istihdama, kırdan kente göçün engellenmesine, kalkınmaya çok güçlü bir destek verdiğini belirterek, kalkınma ajansları vasıtasıyla ürünlerin piyasalarda tanıtılması ve markalaştırılması için çeşitli imkanlar sunduklarını dile getirdi.
Ajansların, yöresel ürün envanterini çıkarıp, kültürel mirası kayıt altına aldığına değinen Varank, coğrafi işaret tescil süreçlerinde de yerel aktörlere yardımcı olduğunu, yöresel ürünlerin ticarileştirilmesine yönelik stratejiler oluşturduğunu bildirdi.
Ajansların, ürünlerin tanıtım ve pazarlamasına da aracılık ettiğini aktaran Varank, şu değerlendirmede bulundu:
"Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansımız, coğrafi işaretli ürünlerden elde edilen geliri artırmak için 5 milyon liralık bir mali destek programı planladı. Program çerçevesinde, tescille kazanılan haklara ilişkin izleme ve denetim sistemleri kuracak, coğrafi işaretli ürünlerin ortak üretimi, satışı ve pazarlanması, bunların turizm değerine dönüşmesi gibi alanlarda proje destekleri verecek. Kalkınma ajanslarımızı bu alanda etkin şekilde kullanmaya devam edeceğiz."
'SİMİT, OXFORD İNGİLİZECE SÖZLÜĞÜNDE YER ALDI'
Varank, coğrafi işaretlerin yurt dışında da tescil edilmesinin, yöresel ürünlerin ihracatının artırılması açısından oldukça elzem olduğunu, bunun için de Türk Patent'in, Avrupa Birliği Komisyonu ile iş birliği yaptığını söyledi.
İlk aşamada sırada bekleyen 35 coğrafi işaretin, AB'de hızlı bir şekilde tescilini hedeflediklerini anlatan Varank, bu tesciller tamamlandığında hem ortadaki kötüye kullanımın engelleneceğini hem de ürünlerin kalitesinin gösterileceğini ifade etti.
Simitin, Oxford İngilizce sözlüğüne yeni eklenen kelimeler arasında yer aldığını belirten Varank, şöyle konuştu:
"Anlamına baktığınızda şöyle diyor, 'Türkiye menşeili, pişirilmeden önce pekmez ve susamla kaplanmış halka şeklinde ekmek türü.' İşte bizim aslında dünya literatürüne ekleyecek binlerce kelimemiz, hazinemiz bulunuyor. Bakanlık olarak Türkiye'nin yerel değerlerin markalaşmasını sağlamak adına tescilleri ve bunların ticarileşmesini artırmayı hedefliyoruz. Türkiye, bölgesel kalkınmanın da vereceği destekle güçlü büyüme oranlarını bu sayede yakalayacak. Son dönemde pek çok uluslararası kuruluş, Türkiye'ye ilişkin büyüme tahminlerini yukarı yönlü revize etti. Faizler, enflasyon düştü, kurda istikrar yakalandı."
Bakan Varank, YÖREX'in coğrafi işaretlerden elde edilen kazancı artırmak adına bir adım olmasını temenni etti.
KAYNAK:AA