FİNANS

Çelik piyasasında "aşırı kapasite" endişesi

Çelik sektöründe piyasa istikrarı ve adil rekabetin daha fazla bozulmasını önlemek için, aşırı kapasite artışını körükleyen politikaların acilen ele alınması gerektiği bildirildi.

Çelik piyasasında "aşırı kapasite" endişesi

Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), OECD Çelik Görünümü 2025 raporunu yayımladı.

Rapora göre, küresel çelik piyasası şu anda tehlikeli bir durumda ve devam eden aşırı kapasite artışı, piyasadaki riskleri artırıyor.

Küresel çelik kapasitesinin 2027'ye kadar 165 milyon ton artacağı öngörülüyor. Bu kapasite artışının yüzde 60'ı Çin ve Hindistan başta olmak üzere Asya ülkelerinden kaynaklanacak. Ancak, çelikte talep artışının kapasitenin oldukça altında kalacağı tahmin ediliyor.

Çelik kapasitesinde beklenen hızlı büyümenin, arz-talep dengesini daha fazla bozacağı ve 2027'ye kadar 721 milyon tonluk arz fazlalığı oluşacağı hesaplanıyor. Söz konusu 721 milyon tonluk aşırı kapasite, OECD ülkelerinin 2024'teki toplam çelik üretiminden 290 milyon ton daha fazla seviyede bulunuyor.

Çelik talebinin düşük kalmaya devam edeceği ve kapasite kullanım oranlarının yüzde 70'e gerileyeceği öngörüldüğünden, bu durumun piyasa oyuncularının karlılıkları, yatırım planları, istihdam ve karbon azaltım politikaları üzerinde baskı oluşturacağından endişe ediliyor.

ÇİN'İN SÜBVANSİYONLARI PİYASADA BOZULMALARA YOL AÇTI

Birçok OECD dışı ülkedeki yüksek sübvansiyon seviyeleri ve çeşitli politika bozulmaları, çelik üretimindeki bu dengesizliğin başlıca nedenleri olarak sıralanıyor.

Özellikle Çin'in çelik sübvansiyon oranı, firma gelirlerinin yüzdesi olarak ölçüldüğünde, OECD ülkelerindeki seviyenin 10 katına denk geliyor.

Çin'in çelik ihracatı 2020'den beri iki kattan fazla artarak 2024'te 118 milyon tonla rekor seviyeye ulaştı. Bu artış, OECD ekonomilerindeki çelik piyasalarında bozulmaya yol açarken, 2023'ten beri damping önlemlerinde 5 kat artışa neden oldu.

Piyasadaki bozulmalar OECD ülkelerindeki çelik şirketleri üzerinde önemli baskılar oluşturdu, şirketlerin karlılıkları tarihi düşük seviyeye geriledi ve büyük çaplı iş kayıpları yaşandı.

OECD, piyasada daha fazla bozulmanın önüne geçebilmek için yapısal reformların gerçekleştirilmesi, uluslararası eşgüdümü ve eşit rekabet ortamını sağlayacak devlet destekli önlemlerin alınması ve düşük karbonlu teknolojilerin geliştirilmesini ve yaygınlaştırılmasını hızlandırmak için uluslararası işbirliği sağlanması çağrısında bulundu.

OECD Genel Sekreteri Mathias Cormann, rapora ilişkin değerlendirmesinde, sektörde artan aşırı kapasite ve bunu yönlendiren bozucu politikaların acilen ele alınması gerektiğini belirterek, "Böylece küresel çelik piyasalarının düzgün işlemesi sağlanabilir. Kanıta dayalı diyalog ve uluslararası işbirliği yoluyla, adil rekabeti yeniden tesis edebilir ve dünya çapında daha verimli, sürdürülebilir bir çelik sektörüne ulaşabiliriz." ifadelerini kullandı. (AA)Bu içerik Hande Dağ tarafından yayına alınmıştır

Hissenet
YORUMLARI GÖR ( 0 )
Okuyucu Yorumları 0 yorum

En Çok Aranan Haberler