Özgür Erdursun asgari ücret zammı için çok net konuştu! 'Hiç tahmin edemeyeceğimiz boyutlara çıkar'

Asgari ücrete ara zam olacak mı? Asgari ücret artacak mı? Milyonlar bu sorunun yanıtını merak ederken resmi açıklamalar da dikkatle takip ediliyor. Peki, beklentiler ne yönde? Son olarak CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in asgari ücret çıkışı dikkat çekmişti. Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun da asgari ücrete dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

"ASGARİ ÜCRETE BÜYÜK İHTİMALLE ZAM YAPILMAYACAK"

TV100 yayınında konuşan Erdursun şu ifadeleri kullandı:

"Şu anda Türkiye'de kamu işçilerinin zam pazarlığı devam ediyor. Ağustos ayında devlet memurlarının zam pazarlığı olacak. Bir diğer taraftan Temmuz ayında enflasyon verileri açıklanacak. Yani kendi seyrinde devam ediyor şu anda. Ancak asgari ücrete büyük ihtimalle zam yapılmayacak. Çünkü Ocak ayında yüzde 30'luk bir artış yapıldı. Temmuz ayında zam yapılmayacakmış gibi gözüküyor.

Sayın Özgür Özel'in burada söylemleri çok etkili olur mu? Bence etkili olmayacak. Ancak sendikalarla beraber hareket ederse bir şeyler olma ihtimali olur mu? Olabilir tabii ki. Yani kesinlikle olmaz diyemeyiz.
Ancak şu anda ekonomi kurmaylarının bu konularla ilgili Sayın Özgür Özel'in tavrıyla hareket etmeyeceklerini düşünüyorum. Biraz daha böyle gerçeklerle ancak hükümetin de hareket etmesi gerekiyor diye düşünüyorum. Çünkü Temmuz ayında SSK, Bağkur, Emekli Sandığı emeklileri, devlet memurlarının alacağı enflasyon farkı oranları netleşti gibi.

"ASGARİ ÜCRET ZAMMINI KİM ÖDEYECEK?"

Şu anda 4 aylık enflasyonu biliyoruz. Fakat, Mayıs ve Haziran ayında çıkacak enflasyon da 3 aşağı 5 yukarı tahmin ediliyor. İşte Mayıs ayında 2.36, Haziran ayında 1.77, piyasa katılımcılarının anketine göre. Buna göre de yüzde 18'lik bir enflasyon farkı çıkacak. Memurlara da yüzde 17'lik bir fark çıkacak. Asgari ücrete de artış yapılmayacak. Çünkü hükümet Ocak ayında zaten yüzde 30 enflasyonun üzerinde tahmin ettiğimiz enflasyon oranında artış yapıyoruz demişti. Diğer taraftan bir de ekonomideki daralmayı şu anda hep beraber yaşıyoruz. Asgari ücrete zam yapılacak ama asgari ücret zammını kim ödeyecek? Asgari ücret zammını da devlet ödemiyor. Asgari ücrete artış yapılırsa devletin sigorta prim gelirleri artıyor. Diğer ücretler de artarsa aynı zamanda vergi gelirleri artıyor. Asgari ücret artışı hükümetin işine gelir. Ancak bunu şu anda esnaf ve işverenler karşılayabilir mi? Ona da bakmamız lazım.

O VERİLERE VURGU YAPTI

Şimdi çok önemli bir veri size aktarmak istiyorum. Şimdi Türkiye'de işsizlik düşüyor deniliyor ama işsizlik düşmüyor şu anda, işsizlik artmaya devam ediyor ve İŞKUR'a, işsizlik müracaatı için müracaatta bulunanların sayısındaki artışa ben biraz dikkat çekeyim. 2023 yılında aylık ortalama 130 bin kişi işini kaybedip İŞKUR'a müracaatta bulunuyordu işsizlik maaşı almak için. 2024 yılında ortalama 138 bine çıktı.
138 bin kişi gidip işsizlik maaşı için aylık müracaatta bulunuyordu. Bakın 2025 verilerine bakın şimdi. Ocak ayında 177 bin kişi işsizlik maaşı için gitti müracaatta bulundu, işini kaybetti. Şubat ayında 321 bin kişi, Mart ayında 454 bin kişi. Ortalaması bir anda 317 bine çıktı. Şu anda 2024'e göre 2023'ün ilk 3 ayı verilerine göre işsizlik maaşı için işini kaybedip müracaatta bulunanların oranı yüzde 129,5 oranında artmış. Şu anda Türkiye'de biliyorsunuz geriden takip ediyor bu veriler. Haziran ayının 10'unda da yine Nisan ayının işsizlik verisini de göreceğiz. İşsizlik, daha doğrusu İŞKUR'a işsizlik maaşı için müracaat, büyük ihtimalle 500 - 600 bine çıkmış olacak ve bu kişiler de aslında bir iş yerinde çalışmak isteyen büyük bir kısmı beyaz yaka dediğimiz kesim işini kaybediyor şu anda. Yani büyük bir tehlike de var. İşverenler aslında bu kişileri yanından çıkarmak istemiyor. O kişiler de işten ayrılmak istemiyor. Ama bu ekonomik verilerden dolayı, ekonomide yaşanan olaylardan dolayı işte faizlerin yüksek olması, işlerin durması, birçok etkisi var buna.

"İŞSİZLİK HİÇ TAHMİN EDEMEYECEĞİMİZ BOYUTLARA ÇIKAR"

İşini kaybederken insanlar, firmalar bu kişileri işten çıkartırken şimdi asgari ücrete sadece artış yapılsın şeklinde mi bir talep olacak yoksa hükümetin uygulayacağı bir politikayla devlet destekli asgari ücret artışı mı olacak? Bunların konuşulması gerekiyor. Çünkü bunlar konuşulmazsa sadece asgari ücreti arttıralım, bütün maliyeti de işverene yıkalım denildiği zaman işsizlik hiç tahmin edemeyeceğimiz boyutlara çıkar.

Bunun da hazırlığını yaparak mı Sayın Özgür Özel bu şekilde bir talepte bulunacak sendikalarla beraber? Onu bilmiyorum ama hükümetin de bu konuyla ilgili işverenler yanında personeline aylığında bir artış yapmak istedikleri zaman devlet bunun yüzde 40'ına yüzde 45'ine ortak olmaya çalışıyor bakın artışın bile.

"BEN ASGARİ ÜCRETE BİR ARTIŞ BEKLEMİYORUM"

Yani en azından burada şöyle bir şey yapılabilir; bir miktar artış ama artışın sigorta primi ve vergiden muafiyeti söz konusu olursa bunlar olabilir ama aksi halde asgari ücreti arttırmak çok mümkün olmayacak. Yani matematiksel olarak mümkün değil. Bir de hedeflenen bir enflasyon var, bu enflasyonu tutturabilmeleri de kesinlikle zaten mümkün olmayacak ama bununla beraber hiç mümkün olmaz. Ama asgari ücret artmamalı mı? Asgari ücret kesinlikle artmalı. Ücretler artmalı. Fakat dediğim gibi sigorta primi ve vergi konularında diğer ücretleri de işin içine katmamız lazım. Sadece asgari ücreti değil. Burada izlenecek politika farklı olmalı. Ama dediğim gibi ben asgari ücrete bir artış beklemiyorum.

Temmuz ayında memurun, emeklinin alacağı zam oranları sonrasında 2026 yılına da girerken 2025 yılında Merkez Bankası'nın hedeflediği yüzde 24 ile yüzde 29 arasında enflasyon farkı çıkarsa 2026'ya girerken de emeklilere yüzde 5 ile yüzde 9 arasında sadece enflasyon farkı verilecek. Aslında hükümet belki de iktidara geldiği günden bu yana en kritik kendileri açısından kritik bir eşiği atlayacak ya da atlayamayacak. Bence biz bunu göreceğiz.

Şimdi bunun dışında bir artış yapılmaz ise sadece enflasyon farkı çıktı, TÜK'in açıkladığı enflasyon farkını verirlerse bunun dışında başka bir şey biz veremiyoruz, yıl sonunu işaret ederlerse ve hükümet de TÜİK aracılığıyla yıl sonu enflasyon hedefimize ulaştık, yüzde 24 ya da yüzde 29 bandında bir enflasyon çıkarsa 2025 yılının 2. döneminin enflasyon farkı biliyorsunuz 2026 Ocak ayında verilecek. O dönemde çıkacak enflasyon farkı da yüzde 5 ile yüzde 9 arasında olacak. Yani sabit gelirli, ücretli, emekli, şu anda alım gücü değerini kaybeden bir para cebine girerken bu kişilerin beklenmedik, hiç kimse şu anda yüzde 17 yüzde 18'i beklemiyor. Büyük ihtimalle hükümet Temmuz ayı geldiğinde ayrıca ilave bir refah payı verir. Bir seyyanen artış yapar beklentisi var. Ama bu beklenti karşılanmaz ise bir de yıl sonunu bekleyin deyip yıl sonunda da yüzde 5 - yüzde 9 arasında bir artış yapıyoruz derlerse hükümetin işi iyice zorlaşacak.

Bir de dediğim gibi Ağustos ayı geldiğinde de yaklaşık 3 milyon devlet memurunun da zam oranları belli olacak. Biliyorsunuz devlet memurlarına 2024'ün ilk döneminde yüzde 15, 2. döneminde yüzde 10, 2025'in ilk döneminde yüzde 6, 2. döneminde yüzde 5 verilmişti. Şimdi Ağustos ayında 2026, 2027, 2028 ve 2029'un da zam oranları, toplu sözleşme görüşmeleriyle zam oranları belirlenecek"