Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, ülke genelinde konut satışları Nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 11,8 azalarak 75 bin 569 oldu. Ocak-Nisan döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,7 azalışla 355 bin 173 olarak gerçekleşti. En çok sayıda konut satışının gerçekleştiği iller ise İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir, Bursa, Mersin, Gaziantep, Konya, Adana, Balıkesir, Tekirdağ, Aydın, Kocaeli, Kayseri, Şanlıurfa, Samsun, Diyarbakır, Sakarya, Manisa, Muğla, Eskişehir, Denizli, Hatay, Yalova, Mardin, Elazığ, Çanakkale, Kahramanmaraş, Erzurum, Ordu olarak kaydedildi.
Konut satışları hakkında değerlendirmede bulunan Mersin Emlakçılar Odası Başkanı Mehmet Sinan Canpolat, 'Ne telefonumuz çalıyor ne ofisimize müşteri giriyor"diyerek sektörün durma noktasına geldiğine dikkat çekti. Satışlardaki düşüşün nedenlerini anlatan sektör temsilcisi, konut kredi faizlerindeki yüksekliğe dikkat çekti.
İPOTEKLİ SATIŞLARDA GERİLEME
Son verilerde Türkiye genelinde ipotekli konut satışları Nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 67,5 azalış göstererek 7 bin 71 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 9,4 olarak gerçekleşti. Ocak-Nisan döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 57,0 azalışla 34 bin 693 oldu. Nisan ayındaki ipotekli satışların, bin 744'ü; Ocak-Nisan dönemindeki ipotekli satışların ise 8 bin 313'ü ilk el satış olarak gerçekleşti.
‘KONUT KREDİSİ AYLIK GERİ ÖDEMESİ 32 BİN TL’
Canpolat konuya ilişkin yaptığı açıklamasında, "Vatandaşlarımız konut kredisiyle alım yaptığı için konut kredi faizlerinin çok yükselmesinden kaynaklı konut kredisi çekemiyorlar. Mesela, bir milyon TL konut kredisi kullandırdığımızda aylık geri ödemesi 32 bin TL civarında olduğu için ciddi anlamda sıkıntı oluşturuyor. Vatandaş krediye başvuramıyor" dedi.
Konut fiyatları içinse, “Konut fiyatlarında artış olmuyor ama düşme de olmuyor. Yani stabil, olduğu yerde sayıyor" diye konuştu.
YABANCIYA KONUT SATIŞINDA TERS KÖŞE
Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan savaş sonrası yabancı uyruklu kişilerin Türkiye’den konut alımı gaza basmıştı. Ancak normalleşme ile tersine göç başladı. Bu da TÜİK verilerine yansıdı. Yabancılara yapılan konut satışları Nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 50,3 azalarak bin 272 oldu.
Canpolat yabancılara satışlarla ilgili de ciddi sıkıntı yaşadıklarını ifade etti. Akkuyu Nükleer Santrali'nin başlamasıyla orada çalışan Rus personelin Mersin'e gelmesinin, Ukrayna-Rusya Savaşı'ndan etkilenen Ukraynalı vatandaşların da genellikle Antalya ve Mersin'e göç etmesinin konut hareketi yaşattığını ifade eden Canpolat, şimdilerde bu durumun tersine döndüğünü kaydetti. Bunda hükümetin yaklaşık 5-6 ay önce aldığı kararın etkili olduğunu vurgulayan Canpolat, şöyle konuştu:
"Yabancıların ikamet edilebilmeleri için almaları gereken mülkün rakamı 75 bin dolardı. Bunu hükümetimiz 200 bin dolara çıkarttı. Vatandaşlık alabilmeleri için 200 bin dolar olan rakamı da 400 bin dolara çıkarttı. Rakamlar yükselince bu sefer yabancılar da özellikle Ukrayna ve Rus uyruklu vatandaşlarda bir tersine göç başladı. Çünkü çok daha uygun rakamlara başka Avrupa ülkelerinde, Kıbrıs'ta yatırım yapma imkanları var. O anlamıyla buradaki mevcut edinmiş oldukları konutları uygun fiyata, düşük fiyata satıp başka ülkelere yatırım yapmaya doğru yöneldiler."
‘İÇİNDEN ÇIKALAMAYACAK DURUMLARI DÜŞÜLEBİLİR’
Canpolat, konut satışlarında yaşanan düşüşün ileride daha sıkıntılı durumlar oluşturabileceğini söyledi ve şunları kaydetti:
"Yabancı göçüne ve faiz oranlarının uygunluğuna göre o yatırımları, o inşaatları, o projeleri hayata geçirmişlerdi. Eğer böyle giderse birçok müteahhit arkadaşımız, orada zor duruma düşüp hatta iflasın eşiğine kadar da gelebilirler. Bizim hükümetimizden isteğimiz; özellikle bu yabancı satışlarda tabii ki belli bir oran olsun ama çok yüksek meblağlarda değil de normal meblağlarda rakamlar belirlensin. Bir de faiz oranları böyle devam ettiği müddetçe bizim satış yapmamız söz konusu değil. Bu da ister istemez hem bizim sektörümüzde, hem inşaat sektörüyle bağlantılı diğer sektörlerde sıkıntı oluşturabilir. Önümüzdeki günlerde çok daha kötü ve çok daha içinden çıkılamayacak duruma düşürebilir."
Bu içerik Sinem Eryılmaz tarafından yayına alınmıştır