FİNANS

İş dünyası, faiz indiriminin büyümeye ivme kazandırmasını bekliyor

DEİK Başkanı Nail Olpak: - "Faiz indirimleri, önümüzdeki dönemde hem yatırımlara hem de istihdama önemli derecede katkı sağlayacak ve büyüme patikasına geri dönen ülkemize daha fazla ivme kazandıracaktır" - "Merkez Bankası'nın piyasa gerçeklerini gözeten bu tavrını destekliyoruz. Bu noktada sıranın bankacılık sektöründe olduğunu ve bu karar sonrasında piyasaya uyguladıkları faizi en kısa sürede makul seviyelere çekmelerini bekliyoruz" - TİM Sektörler Konseyi Üyesi Rüstem Çetinkaya: - "Son çeyrekte yapılan faiz indirimlerini göz önünde bulundurursak 4'üncü çeyrek ve 2020 yılı büyüme rakamları beklentinin de üstünde gerçekleşebilir"

İSTANBUL (AA) - Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz indirimi kararına ilişkin, "Faiz indirimleri, önümüzdeki dönemde hem yatırımlara hem de istihdama önemli derecede katkı sağlayacak ve büyüme patikasına geri dönen ülkemize daha fazla ivme kazandıracaktır." ifadesini kullandı.

Olpak, yaptığı yazılı açıklamada, TCMB'nin 200 baz puanlık indirim ile faizleri yüzde 14'ten yüzde 12'ye çekme kararını değerlendirdi.

Son faiz indiriminin, ekonomideki pozitif görünümün açık bir göstergesi olduğuna işaret eden Olpak, "Ülkemizin finansal varlıklarında istikrarın güçlenmesi ve enflasyon oranlarında beklentilerin üzerinde iyileşmesi, faiz indirimlerinin önü açmaya devam ediyor. Faiz indirimleri, önümüzdeki dönemde hem yatırımlara hem de istihdama önemli derecede katkı sağlayacak ve büyüme patikasına geri dönen ülkemize daha fazla ivme kazandıracaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Merkez Bankası'nın piyasa gerçeklerini gözeten bu tavrını desteklediklerini aktaran Olpak, şunları kaydetti:

"Bu noktada sıranın bankacılık sektöründe olduğunu ve bu karar sonrasında piyasaya uyguladıkları faizi en kısa sürede makul seviyelere çekmelerini bekliyoruz. Bizim önümüzü asıl açacak olan piyasa faizleridir. DEİK olarak iktisadi aktivitemizi güçlendirecek, ülkemizin ve ekonomimizin menfaati yönünde atılacak her adımı desteklemeye ve her zamankinden büyük bir gayretle uluslararası arenada iş dünyamızın sesi olmaya devam edeceğiz."

- "Faiz indirim kararında en büyük etkenin küresel piyasalarda yaşanan gelişmeler"

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Sektörler Konseyi Üyesi Rüstem Çetinkaya da TCMB'nin faiz indirimleri ile kredi faizlerindeki düşüşün reel sektörün yatırımlarını ve hanehalkının talebini artırmasıyla piyasalarda bir hareketlenme olduğunu belirterek, "Son çeyrekte yapılan faiz indirimlerini göz önünde bulundurursak 4'üncü çeyrek ve 2020 yılı büyüme rakamları beklentinin de üstünde gerçekleşebilir. Karar sonrası piyasalardan herhangi bir hareket görülmezken, ilerleyen dönemde kurda volatilitenin azalması, ülke risk primindeki gevşeme ve risklerin azalması da reel sektör açısından büyük önem taşıyor." ifadelerini kullandı.

Faiz indiriminin piyasa beklentilerine paralel olduğunu aktaran Çetinkaya, "Faiz indirim kararında en büyük etkenin küresel piyasalarda yaşanan gelişmeler olduğunu söyleyebiliriz. Dün ABD Merkez Bankası'nın (Fed) aldığı faiz kararı sonrası Fed Başkanı Jerome Powell'ın yaptığı 'güvercin' açıklamalarda uzun süre faiz artırmayı düşünmediğini ve hatta gerekirse Fed'in uzun vadeli tahvil alımları yapabileceğini belirtmesinin ardından gelişen ülkelere paranın gitme ihtimalinin azalmasının bu kararda etkili olduğunu söyleyebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.

- "İlk çeyrekten sonra indirimler yeniden başlar"

Cari enflasyon ile gelecek yıl enflasyon beklentilerinin Merkez Bankası politika faizi ile arasındaki farkın azaldığına dikkati çeken Çetinkaya, bunun da reel faiz vermeye devam edeceğini belirten TCMB'nin son dönemlerde yaptığı 1200 baz puanlık faiz indirimlerinde yavaşlamaya gideceğini gösterdiğini kaydetti.

Çetinkaya, "Bir önceki Para Politikası Kurulu metninde yer alan para politikası duruşunun hedeflenen dezenflasyon ile güçlü uyumlu olduğunu belirten Merkez'in burada 'güçlü' kelimesini kaldırarak sadece 'uyumlu' olduğunu belirtmiş olması da faiz indirimlerinde yavaşlama sinyali olarak algılanabilir. Faiz indirimleri 2020 yılının ilk çeyreğinden sonra başlayabilir." yorumunda bulundu.

- "Yatırımcı iştahı artacak"

Merkez Bankası'nın faiz indirimlerinin etkisinin 2020 yılında daha net bir şekilde görülmeye başlanacağına işaret eden Çetinkaya, gelecek yıl yatırım iştahında bir artış beklediklerini ve buna paralel olarak da yatırımların artacağını aktardı.

Çetinkaya, şunları kaydetti:

"İlk 2 çeyrekte daralan hanehalkının tüketim harcamaları üçüncü çeyrekte yön değiştirdi ve yukarı döndü. Ayrıca, inşaat sektöründe yıllık bazda 5 çeyrektir devam eden daralma da konut kredileri faizlerinde başlayan düşüşler sonucunda üçüncü çeyrekte az da olsa arttı. Faiz indirimleriyle gerileyen kredi faizlerini de göz önüne alırsak son çeyrekte bu kalemlerde genişlemenin devam edeceğini beklemek yanlış olmaz. Ayrıca, reel sektörün bir süredir ellerinde bulunan stokları üzerinden iş yaptığını biliyoruz. O stokların da neredeyse sıfıra yaklaştığını göz önüne alırsak, Merkez'in hamleleriyle talepte yaşanan yükseliş ve yatırımların kredi maliyetlerindeki düşüş ile ara malı ithalatının artışı, yatırımları pozitif etkileyerek piyasaların canlanmasını sağlayacak. Öte yandan, ticaret savaşlarında son dönemde gelen olumlu haberler ve azalan riskler ekonomide dipten dönüşün gerçekleştiğini ve ihracattaki toparlanmanın süreceğinin işaretlerini veriyor."

- "Merkez Bankası piyasaları canlandıracak adımlar atıyor"

Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın ise tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'nin de risk algısının değiştiği bir ortama kayıtsız kalamayacağını belirterek, genişlemeci politikaların tezahürü olarak faizlerin düşmesinin kaçınılmaz olduğunu bildirdi.

Aydın, küresel çapta jeopolitik risklerde ciddi artışın bulunduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

"Ticaret savaşları, AB ile İngiltere arasında yaşanan Brexit belirsizliği, İran ve Suriye’deki gelişmeler, Avrupa’nın büyük devletlerinden İtalya’da yaşanan siyasi belirsizlik risk algısını değiştirdi. Bugün başta Avrupa Merkez Bankası ve Fed olmak üzere 47 merkez bankası küresel ekonominin ihtiyaç duyduğu teşvikleri karşılamak amacıyla genişlemeci para politikalarına dönüş yaptı. Haliyle bu risk algısının değişmesine Türkiye de kayıtsız kalamazdı. Merkez Bankası, yerinde karar vererek ülkemizde yatırım ortamını kilitleyen yüksek faize 'dur' diyerek, piyasaları canlandıracak adımları atmaya başladı. İş dünyası olarak bu kararı yerinde buluyoruz. Bu karar ile birlikte yansımalarını önceden gördüğümüz üzere piyasalardaki canlanma artarak devam edecektir."

YORUMLARI GÖR ( 0 )
Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler