FİNANS

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Merkez'den 'zorunlu' sürpriz!

Merkez Bankası politika faiz oranını 50 baz puan indirerek yüzde 4.50'ye çekti.

Merkez'den 'zorunlu' sürpriz!

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu politika faizini 50 baz puan indirerek yüzde 4.50'ye çekti.

Merkez Bankası'ndan yapılan açıklama şöyle:

Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı ile Bankamız bünyesindeki Bankalararası Para Piyasası ve Borsa İstanbul Repo–Ters Repo Pazarı’nda uygulanmakta olan faiz oranlarının aşağıdaki gibi indirilmesine karar vermiştir:

a) Politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 5’ten yüzde 4,5’e indirilmiştir.

b) Gecelik faiz oranları: Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 4’ten yüzde 3,5’e; borç verme faiz oranı yüzde 7’den yüzde 6,5’e, açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranı ise yüzde 6,5’ten yüzde 6’ya indirilmiştir.

c) Geç Likidite Penceresi Faiz Oranları: Geç Likidite Penceresi uygulaması çerçevesinde, Bankalararası Para Piyasası’nda saat 16.00–17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 0 düzeyinde sabit tutulmuş, borç verme faiz oranı yüzde 10’dan yüzde 9,5’e indirilmiştir.

Son dönemde açıklanan veriler iç ve dış talep gelişmelerinin öngörüldüğü şekilde seyrettiğini göstermektedir. Yurt içi nihai talep sağlıklı bir toparlanma sergilerken, ihracat zayıf küresel talebin etkisiyle yavaşlamaktadır. Mevcut politika çerçevesi ve emtia fiyatlarının seyri iktisadi faaliyetteki artışın cari işlemler açığına yansımasını sınırlamaktadır.

KISA VADELİ FAİZLERDE İNDİRİM!
Yakın dönemde sermaye girişleri gücünü korurken kredi artış oranları referans değerin üzerinde seyretmektedir. Kurul, finansal istikrara dair risklerin dengelenmesi amacıyla, mevcut konjonktürde bir yandan faiz oranlarının düşük tutulmasının diğer yandan döviz rezervlerini artırıcı yönde makro ihtiyati tedbirlere devam edilmesinin yerinde olacağını belirtmiştir. Bu doğrultuda, kısa vadeli faizlerde indirime gidilirken zorunlu karşılıklar ve rezerv opsiyonu katsayıları aracılığıyla ölçülü bir sıkılaştırılma yapılması uygun bulunmuştur.

TÜRK LİRASI FONLAMA...
Öte yandan, küresel ekonomiye dair belirsizliklerin ve sermaye akımlarındaki oynaklığın sürmesi nedeniyle para politikasında her iki yönde de esnekliğin korunmasının uygun olacağı belirtilmiştir. Bu doğrultuda, alınan tedbirlerin krediler, yurt içi talep ve enflasyon beklentileri üzerindeki etkileri dikkatle takip edilecek, Türk lirası fonlama miktarı gerekli görüldüğünde aşağı veya yukarı yönlü ayarlanacaktır.

ETKİLER YAKINDAN İZLENMEKTE
Küresel talepteki yavaşlama ve emtia fiyatlarının görünümü enflasyona ilişkin yukarı yönlü riskleri azaltmaktadır. Bununla birlikte, iç talep ve kredilerdeki artışların fiyatlama davranışları üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir.

Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanmalıdır. Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti beş iş günü içinde yayımlanacaktır.

MERKEZ KÜRESEL GEVŞEMEYE PARALEL GİDİYOR

Head of Research Araştırma Müdürü Egemen Candır, Merkez Bankası'nın faiz indirme kararıyla ilgili şu açıklamaları yaptı: "Bugün gerçeklen Merkez Bankası Para Politikası Kurulu’nda Merkez Bankası’nın gecelik politika faizinde, beklentilerin üstünde, 50 baz puan indirime gittiğini ve faizi yüzde 4,50 seviyesine çektiğini görmekteyiz. Merkez Bankası’nın, faiz koridorunun üst bandında bir önceki toplantıdaki uygulamasına devam ederek 50 baz puanlık bir indirim yaptığını ve alt bantta ise 50 baz puan indirime gittiğini görmekteyiz.

ENFLASYON ENDİŞELERİ ARKA PLANDA

Bu şekilde, üst bandın faiz oranını 6,50, alt bandı ise yüzde 3,50 seviyesine çeken Merkez Bankası’nın bu uygulamasını, Türkiye’de küresel çapta etkin olan gevşek para politikalarının yarattığı gevşemeci baskı karşısında ve Türkiye’nin not artırımı potansiyelinin sıcak para girişinin riskini kontrol altına almak adına etkinleştirdiğini düşünüyoruz. Son zamanlarda iyileşme eğilimi duraksamaya uğrayan cari açık rakamlarına para politikası üzerinden baskı oluşturmak adına da yapıldığını düşündüğümüz bu ayarlamalar ile Merkez Bankası’nın küresel yavaşlama ve emtialardaki geri çekilmelerin dolayısı ile de enflasyon endişelerini arka plana attığını düşünüyoruz.

Daha önceki açıklamalarında, Euro Bölgesi başta olmak üzere küresel belirsizliklerden endişelerini belirten Merkez Bankası’nın, emtia fiyatlarındaki düşüşleri de göz önüne alarak faiz kararlarında enflasyon etkisinin sınırlı olduğunu düşündüğünü görüyoruz. Kredilerdeki büyüme oranının hedeflerden sapmasından rahatsızlık duyan Merkez Bankası’nın, Zorunlu Karşılık oranlarını ve ROK’ları yükselterek piyasadan bir kısım likidite çekmeyi amaçladığını görmekteyiz.

FAİZ KORİDORU 6,25 SEVİYELERİNE ÇEKİLEBİLİR
Yabancı para zorunlu karşılık oranlarındaki artışlar ile piyasadan yaklaşık 1 milyar ABD Doları çekmeyi planlayan TC Merkez Bankası’nın, hâlihazırda yüzde 11,5 olan yabancı para zorunlu karşılık oranlarını yüzde 11,9 seviyesine yükselttiğini görüyoruz.

TC Merkez Bankası’nın, yurt dışı ve yurt içi zayıflıklara ve TL’deki değerlenmelere karşılık bu adımlarının, dövizlerde TL karşısında var olan değerli durumu destekleyici nitelikte olduğunu görmekteyiz. Banka’nın önümüzdeki toplantılarda bu uygulamaya devam ederek 2013’ün ilk yarısında faiz koridorunun üst bandını gevşetmeye devam ederek şu anki yüzde 6,50 seviyelerinden yüzde 6,25 seviyelerine çekebileceğini, politika faizini ise yüzde 4,50’den yüzde 4,25’e çekerek TL’de gevşemelere devam edebileceğini düşünmekteyiz.

Anlık Borsa


En Çok Aranan Haberler