Orta Doğu'da yaşanan sıcak çatışmalar dördüncü günde de devam ediyor. Dünyanın kilitlendiği gelişmeler son hız devam ederken altın ve petrol fiyatlanmaya devam ediyor. Borsa ise gün ortasında kaybetmeye devam ediyor.
Peki 16 Haziran tarihinde finans dünyasında ne gibi gelişmeler bekleniyor? İşte detaylar..
☑ İsrail’in İran’a yönelik saldırısıyla artan jeopolitik riskler, Borsa İstanbul’da özellikle havacılık ve sanayi hisseleri öncülüğünde sert bir satış dalgası yaratırken, endeks haftayı yüksek hacimle %2’nin üzerinde düşüşle kapattı.
☑ İsrail ile İran arasındaki çatışma tırmanırken, nükleer müzakerelerin askıya alınması ve Hürmüz Boğazı’na yönelik tehditlerin yeniden gündeme gelmesi, jeopolitik istikrar açısından ciddi bir kırılma riski yaratıyor.
☑ İsrail ve İran arasındaki karşılıklı saldırıların bölgesel bir savaşa dönüşme riski, enerji altyapısının hedef alınabileceği endişesiyle petrol fiyatlarında arz kesintisi yaşanmadan dahi güçlü bir risk primi oluşmasına yol açıyor.
☑ 6 Haziran haftasında DİBS piyasasından 1,6 milyar dolarlık güçlü yabancı çıkışıyla birlikte, DİBS’te yabancı payı %6’ya geriledi. Yılbaşından bu yana toplam çıkış 4,5 milyar dolara ulaştı.
İsrail ile İran arasında dört gündür süren açık çatışma, yalnızca iki ülke açısından değil, tüm Orta Doğu’nun istikrarı ve küresel ekonomi açısından da ciddi riskler barındırıyor. Her iki taraf da saldırılarını artırırken, bölgesel savaş ihtimali artık yalnızca bir olasılık değil, aktif olarak fiyatlanan bir senaryoya dönüşüyor. İran’dan hafta sonu boyunca gelen İHA ve füze saldırıları karşısında İsrail, Tahran’ı hedef aldı ve üst düzey bir askeri yetkiliyi daha öldürdü. Saldırılar, İran’ın nükleer ve askeri kapasitesini hedef alırken, hayatını kaybedenlerin sayısı İran tarafında çoğu sivil olmak üzere 224’e yükseldi. İsrail tarafında ise 14 ölü ve 400’e yakın yaralı bildirildi.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı, İsfahan’daki uranyum dönüşüm tesisinin ciddi hasar gördüğünü duyururken, İran artık IAEA ile iş birliği yapmayacağını açıkladı. Mecliste, İran’ın Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması’ndan çekilmesini savunan sesler yükseliyor. Diplomatik alanda da gerilim artıyor. İran, Pazar günü Umman’da ABD ile yapılması planlanan nükleer görüşmeyi iptal etti. İsrail ise ABD ve Batılı müttefiklerinden açık destek talep ediyor. G7 zirvesi bu anlamda kritik olacak. Enerji piyasaları için en önemli konu Hürmüz Boğazı konusu. Hürmüz Boğazı’na yönelik tehditlerin yeniden gündeme gelmesi halinde sadece petrol değil, LNG ve küresel ticaretin de etkileneceği açık.
Cuma günü başlayan İsrail’in İran’a olan hava saldırıları ve hafta sonunda İran’ın yaptığı karşı misillemeler, petrol piyasalarında sert bir fiyat tepkisine neden oluyor. Bu sabah petrol fiyatlarındaki yükseliş, İsrail ile İran arasında hafta sonu boyunca devam eden karşılıklı saldırıların, bölgesel bir savaşa dönüşme riskini artırdığına işaret ediyor. Brent petrol %1,5 yükselerek 75,35 dolara, ABD ham petrolü ise benzer şekilde 74 doların üzerine çıktı. Bu artış, Cuma günü yaşanan son üç yılın en sert fiyat sıçramasının ardından geldi. Artışın ardında yatan temel unsur, İran’ın petrol altyapısının doğrudan hedef alınmamış olmasına rağmen, rafineri ve yükleme tesislerinin bir sonraki adımda vurulabileceği yönündeki beklentiler.
İran, hâlihazırda OPEC içinde günlük 3,4 milyon varil üretimiyle üçüncü sırada yer alıyor. Petrol ihracatından elde ettiği gelirler, nükleer programı da dahil olmak üzere birçok stratejik faaliyetinin finansmanında hayati önemde. Bu nedenle enerji altyapısının hedef alınması, rejimin ekonomik kapasitesine doğrudan zarar verme potansiyeli taşıyor. Cumartesi günü South Pars doğalgaz sahasına bağlı bir tesisin geçici devre dışı bırakılması ve iç tüketimi karşılayan bazı yakıt tanklarının vurulması, arza dair endişeleri artırıyor. Fiyatlardaki yükselişe rağmen küresel arz tarafında henüz ciddi bir kesinti yaşanmadı.
📉 Cuma günü İsrail’in İran’a yönelik saldırısının yarattığı küresel satış dalgası Borsa İstanbul’da sert bir düzeltmeye yol açtı. Gün içinde 9065 puana kadar gerileyen endeks, son yarım saatte gelen sınırlı tepki alımlarıyla günü %2,19 düşüşle 9312 puandan kapattı. İşlem hacmi 102,7 milyar TL ile oldukça yüksek gerçekleşirken, havacılık sektörü öne çıkan satış baskısının merkezindeydi. Ulaştırma hisseleri genelinde %4,7’lik düşüş görülürken, en çok negatif etki Türk Hava Yolları, BİM ve Turkcell hisselerinden geldi. Banka hisseleri görece daha dirençli kalmayı başararak %0,82 değer kaybı yaşarken, sanayi tarafında %2,4, holding hisselerinde ise %1,9 oranında düşüş dikkat çekti.
🛑 İsrail’in İran’a yönelik son saldırılarının ardından ABD basınına yansıyan yeni bir iddia, çatışmaların arka planındaki diplomatik gerilimi yeniden gündeme taşıdı. Reuters’ın haberine göre, İsrail makamları İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’e suikast düzenlemek için “bir fırsat” doğduğunu ABD’ye bildirdi. Ancak bu plan, Başkan Donald Trump tarafından veto edildi. Haberde, bu mesajın Trump tarafından doğrudan mı yoksa dolaylı kanallar aracılığıyla mı iletildiği netlik kazanmış değil. İsrail Ulusal Güvenlik Danışmanı Tzachi Hanegbi ise bu iddiaya temkinli bir yanıt verdi. Hanegbi, hedef belirlerken ABD’den izin almadıklarını ve İsrail’in niyetinin İran rejimini devirmek olmadığını söyledi.
🤝 ABD Başkanı Donald Trump, İsrail ile İran arasında süren gerilimin diplomatik yollarla çözülebileceğini ve tarafların yakında bir anlaşmaya varacağını iddia etti. Truth Social platformunda yaptığı paylaşımda, halihazırda çok sayıda görüşme ve toplantının sürdüğünü belirten Trump, “İran ve İsrail bir anlaşma yapmalı ve yapacaklar” dedi. Açıklamasında daha önce Hindistan-Pakistan ve Sırbistan-Kosova arasındaki anlaşmazlıklarda arabuluculuk yaptığını öne süren Trump, Mısır ile Etiyopya arasında barışın sağlanmasında da rol oynadığını savundu. Bu örnekleri hatırlatarak, mevcut İsrail-İran krizine dair yürütülen temasların da benzer şekilde sonuçlanabileceğini dile getirdi.
🕊️ Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile son 24 saat içinde iki kez telefon görüşmesi gerçekleştirdi. İletişim Başkanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, görüşmelerin odağında İsrail ve İran arasındaki tırmanan çatışmalar vardı. Erdoğan, görüşmede Türkiye’nin krizi dikkatle izlediğini ve nükleer müzakereleri çözümün yegâne yolu olarak gördüğünü vurgularken, ABD’nin bu sürecin devamına yönelik tutumunu da desteklediğini ifade etti. Ayrıca, bölgesel barışın sağlanması için Türkiye’nin diplomatik çabalara katkı sunmaya ve kolaylaştırıcılık yapmaya hazır olduğunu iletti.
💸 6 Haziran haftasında açıklanan veriler, yabancı yatırımcıların TL cinsi varlıklardan belirgin şekilde çıktığını gösteriyor. Hisse tarafında 51 milyon dolarlık sınırlı bir alım görülse de, DİBS piyasasında 1,6 milyar dolarlık satış dikkat çekici. DİBS stokundaki yabancı payı %6’ya kadar geriledi. Yeni ekonomi yönetimi sonrası döneme baktığımızda, toplam 14,3 milyar dolarlık giriş korunuyor, ancak 2024’te yıl başından bu yana 4,5 milyar dolarlık çıkış yaşandığını görüyoruz. DİBS stokundaki yabancı payı %6’ya gerilemiş durumda, ki bu oran pandeminin ardından görülen en düşük seviyelere işaret ediyor. Hisse stoku ise 29 milyar dolar civarında kalmayı sürdürüyor, ancak artışın önemli bölümü fiyat etkisinden kaynaklı.
Kaynak: Fintables
Okuyucu Yorumları 0 yorum