Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik, TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar'ın Ankara'nın Gündemi programına konuk oldu. İhlas Medya Ankara Grup Başkanı Nuri Elibol ve Radikal Gazetesi Ankara Temsilcisi Deniz Zeyrek'in sorularını yanıtlayan Çelik, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
657 SAYILI KANUN
Bakan Çelik, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda bir değişiklik düşündüklerini belirterek, "657'yi kaldırıp rafa koyan değil, 657 ile ilgili bir düzenleme, çalışma içerisindeyiz. Taslak çalışmalarımız var. Geneli itibariyle Bakanlar Kurulu'nda bir sunum halinde takdim ettim ve sayın Başbakanımız, 'Sosyal taraflarla bu konuları görüşün' talimatını verdi. Çünkü sayın Başbakanımız taraflarla mutabakatın sağlanmasına çok önem veriyor. Biz de bugün kamu görevlileri konfederasyonları ile toplantımız var. 657 sayılı kanunla ilgili değişiklikleri maddeler halinde görüşeceğiz" ifadelerini kullandı.
MEMURA ROTASYON
Çelik, memurların 3 yılda bir rotasyona tabi tutulacakları ile ilgili ise, "Buradaki rotasyon kelimesinden ziyade kamuda ihtiyaç duyulan personelin dengeli dağılımı esas alınmaktadır. Terör nedeniyle ülkenin belli bölgeleri 'mahrum bölgeleri', 'sürgün bölgeleri' gibi yıllarca uygulanmış. Bizim dönemimizde bunu uygulamama gayreti içerisinde olduk ama yine de sistemden kaynaklanan sorunları biz de yaşadık. Kamu personeli ihtiyacı var mı? Her yerde ihtiyaç var. Bu personel gitmeli mi? Gitmeli. Gidiyor mu? Gidiyor. Ama giderken sorunlu gitmemeli, mutlu gitmeli, niçin gittiğini, ne kadar süreliğine gittiğini bilmeli, ne zaman dönebileceğinin planını yapmalı. Ama siz diyorsunuz ki; 'çakılı kadro olarak, sözleşmeli olarak atadım.' Ne olacak peki? Evleniyor, eşi başka bir yerde. Neticede birçok sorunlar yumağı oluşuyor. Personel dağılımı maden dengeli dağılacak bu dağılım nasıl yapmamız gerekiyor? Çakılı kadroyla mı, sözleşmeli kadroyla mı, süreli kadroyla mı? Bu sorunları çözmek yani dengeli personel dağılım sorununu çözmek için taraflarla bunu konuşacağız, en makulünde anlaşacağız" diye konuştu.
EMEKLİLİKTE YAŞA TAKILANLAR
Bütün konuların çok hassas olduğunu ve sağlık sorunu yaşadığı bir gün 'emeklilikte yaşa takılanlar' isimli bir grup oluşturanlarla bakanlıkta bir araya geldiğini dile getiren Çelik, "Bu, o vatandaşlarımıza değer verdiğimiz, bütün vatandaşlarımıza değer verdiğimiz anlamına gelir. Kendileriyle bu konuyu konuştum" dedi.
1999 yılında o günün üçlü koalisyonunun yaptığı düzenlemeyle "2000 yılından sonra işe başlayanlar 60 yaşında emekli olacak, 2000 yılından önce işe başlayanlar ise kademeli emekli olacak" denildiğini hatırlatan Çelik, şu ifadeleri kullandı: "Dolayısıyla 1999 yılında 10 yıl çalışıp, '10 yıl sonra ben emekli olacağım' beklentisinde olan vatandaşa diyelim ki 4 yıllık ilave bir süre geldi. Vatandaşlarımız, 'bizim prim ve gün sayımız doldu' diyor. Ama 1999 yılındaki düzenlemeden dolayı yaşa takılıyor. Vatandaşımız, 'Biz oyun oynarken kural değişti, bizim ne günahımız var' diyor. Tabi ki bakıldığında haklı, kamu düzenleme yapabilir mi? Yapabilir. Ama biz yaptığımız birçok düzenlemeyi yeniden işe başlayacak gelecek nesillere dönük düzenlemeler yaptık.
O dönemde üçlü koalisyon tarafından duvara toslatıldıkları için, ülkeyi duvara toslattığı için, iflasın eşiğine getirdikleri için, bu tür vatandaşla diyalog kurmayıp tepeden inme kararları, kuralları, kanunları oluşturarak şimdi karşımıza sorun olarak çıkarmış bulunmaktadırlar. Yani sorun üreten bir iktidar anlayışını devraldık. O sorunları çözmek için 10 yıldır uğraşıyoruz. Şimdi kardeşlerimizle görüşüyoruz. Ne yapılabilir, dünyadaki örnekleri nedir? Fakat bir taraftan da bizim aktöryel dengemizi bozacak işin içerisinde olamayız ki. Şu anda dünyada Avrupa'da yaşanan sorunlar, iflasın eşiğine gelmiş ülkelerin ana sorunun başında sosyal güvenlik sistemleri, sosyal harcamaları gelmektedir. Dolayısıyla biz burada keyfi, politik, seçim geliyor gibi bir yaklaşım içerisinde olamayız. Ama bir haksızlık var mı? Var. Kısmi emeklilik çerçevesinde değerlendirilebilir veya uzatılan süre dikkate alınarak maaş bağlanırken ona göre maaş bağlanılabilir. Tüm bu hesapları dikkate alarak, geleceğe dönük projeksiyonlar yaparak sistemi tahrip etmeden bir çözüm arayışı içerisindeyiz."