Arıcılık faaliyetlerinde teknik uygulamaların başarılı bir şekilde tamamlanması ve beden gücünden yardım alınması gerekir. Bu süreçte arılıkların hazırlanması, kovanların dizilmesi, canlıların ırk seçimine dikkat edilmesi önem teşkil eden hususlardandır. Ayrıca geçiş dönemleriyle besleme işlemleri hakkında detaylı bilgi edinilmelidir. Bunun için e-Devlet üzerinden başvurulabilen bakanlık onaylı sertifika programlarına katılım sağlanması mümkündür. Ardından yetkinlik kazanan bireyler devlet desteklerinden de yararlanarak arıcılık faaliyetlerine adım atabilir.
Arıcılık faaliyeti polinasyon katkısı sayesinde çevrenin, tarım ve orman ürünlerinin korunup geliştirilmesinde rol oynar. Bu faaliyetin verimli bir şekilde gerçekleştirilmesi için çeşitli adımların izlenmesi gerekir. Örneğin, ilk olarak arılık yerinin hazırlanması ve temel uygulamaların incelenmesi önemlidir. Buna ek olarak ana arı, yağma ve bal sağımı hakkında bilgi edinilmesinde yarar vardır.
Bu çerçevede arıcılık yapmaya başlamak isteyen ve henüz deneyimi mevcut olmayan girişimciler aşağıdaki alt başlıklarla açıklanan kritik adımları keşfedebilir.
Arıcılıkta ideal arılık yeri, aynı tür canlıların yoğun olarak bulunmadığı alanları temsil eder. Örneğin, 3 kilometre yarıçaplı bir dairenin kapladığı yerlerde 100-150 kovan tercih edilmesi mümkündür. Buna ek olarak arılık yerinin faaliyetlere başlanmadan önce titizlikle seçilmesi gerekir. Aksi takdirde yer değişimi yapılması son derece zahmetli bir işe dönüşür.
Arıcılık faaliyetlerine başlanmadan önce seçilen alanın su ihtiyaçlarını karşılar nitelikte olması da mühimdir. Bu bağlamda arıların temiz su kaynağına erişmeleri mümkün hale getirilmelidir. Ayrıca kovandaki arı yavrularının beslenmesi için arılık alanında polen kaynağının bulunması beklenir. Bununla beraber fabrika ve işletmelerden uzakta kalan yerler, atık maddelerden daha az etkilendiği için, arıcılık faaliyetlerinin yürütülmesi bakımından daha uygundur.
Arıcılık faaliyetlerinde kullanılan malzemeler arasında kovanlar öne çıkar. Bu malzemelerin, çevreye ve arıcılık ürünlerine zarar verme riski mevcut olmayan tahta ya da çamur gibi organik maddelerden elde edilmesi gerekir. Temel peteklerin de organik bal mumundan yapılması ya da canlıların üretimine bırakılması mümkündür.
Buna ek olarak arı ürünleri ambalajlanırken organik kaplamalar; ahşap, toprak ya da cam kaplar kullanılmalıdır. Böylece ürünün hijyenik ve sağlıklı bir ortamda muhafaza edilmesi kolaylaşır. Hasat mevsiminden sonraki dönemde de yeniden kullanılacak olan malzemelerin defne veya ceviz yaprağı gibi maddelerle depolanması mümkündür. Bu bağlamda özellikle kabartılmış petekli çerçevelerin ilgili organik maddelerle soğuk hava depolarına konulması önerilir.
Konvansiyonel arıcılıktan organik arıcılık faaliyetlerine geçiş yapılması amacıyla yaklaşık 1 sene beklenir. Bu süreçte organik arıcılığa uygun olmayan girdilerin belirlenmesi söz konusudur. Ayrıca organik üretim yapan girişimcilerin tarım usul ve esaslarına göre hareket etmesi beklenir. Geçiş döneminde önemli rol oynayan unsurlardan biri de arıların organik kovana aktarılmasıdır. Bu kapsamda kovandaki peteklerin tamamının organik bal mumundan yapılmış olmasında dikkat edilir.
Arıcılık faaliyetlerinde koloni kartı oluşturma ve kovan kontrollerini başarılı bir şekilde tamamlama gibi uygulamalara başvurulur. Kovan kontrollerinde yapılan her bir işlemin kartlara not edilmesi sayesinde pratiklik kazanılır. Ayrıca kovanların yeni ballı peteklerle birlikte taşınması söz konusu olduğunda kırılma ihtimali yükselir. Bu nedenle taşıma işlemlerinden önce kovanda yeni ballı petek bırakılmaması daha doğrudur.
Balı süzülmüş olan peteklerin muhafaza edilmesinde doğal maddeler haricinde naftalin gibi kalıntı bırakan ürünler kullanılmamalıdır. Buna ek olarak kovanda ölen arıların dışarı atılmasına destek olunması amacıyla söz edilen bölümlere öne doğru meyil verilmesinde fayda vardır. Böylece kovana su girişi olmasının da önüne geçilir.
Arıcılık faaliyetlerinde kuvvetli kolonilerin elde edilmesi hedeflenir. Bu bağlamda 10 adet kuvvetli koloni, 20 tane zayıf olandan daha çok verim sağlar. Bununla beraber kendi bölgesinde daha verimli olan bir arı ırkı, yanlış ortam seçimi sonucunda bal üretmeyebilir. Dolayısıyla arıcılık yapılırken ırk bilgilerinin incelenmesi ve üretim ortamının buna göre hazırlanması gerekir.
Arıların üretim verimliliğin desteklenmesi için dikkat edilmesi gereken diğer bir önemli husus da kışlamanın iyi geçmesi amacıyla düşük kaliteli ya da ekşimiş balların yiyecek olarak kullanılmamasıdır.
Arıcılık faaliyetlerinde boyalı ana arı kullanımı, kovan kontrollerini kolaylaştırır. Bununla birlikte ana arının yaşının takip edilmesinde pratiklik kazanılır. Ayrıca 2 yaşını doldurmuş olan ana arıların genç olanlarla değiştirilmesi önerilir. Böylece kovan gelişimi ve üretim verimliliği desteklenir.
Bu uygulamanın bir diğer nedeni ise zayıf kolonilerin yeni ana arıyı güçlü kolonilere göre daha çabuk bir şekilde kabul etmesidir. Buna bağlı olarak zayıf kolonilerin güçlendirilmesi ve üretimin artırılması mümkün olur. Bununla beraber koloninin uzun süre boyunca ana arısız kalması oldukça tehlikelidir. Bu gibi durumlarda yeni ana arının koloniye kabul ettirilmesi zorlaşır.
Arıların beslenmesi için ilkbahar döneminde organik bal kullanımına başvurulur. İklim koşullarına bağlı olarak balın kristalleşmesi söz konusu olduğunda ise organik şeker şurubu ya da melası kullanılabilir. Buna ek olarak beslenme kayıtlarına kullanılan ürünler, uygulama tarihi ve miktarı gibi bilgiler yazılmalıdır.
Arıcılıkta canlıların beslenmesi söz konusu olduğunda son bal hasadı ile nektar ya da bal özü döneminden öncesine uzanan 15 günlük zaman dilimi tercih edilir. Bu süreçte organik bal ve polen kullanımına özen gösterilmesi önemlidir. Bununla birlikte organik yöntemlerle hazırlanan şuruba takviye besinlerin ilave edilmemesi gerekir.
Arıcılıkta yağmanın önlenmesi için aşağıdaki uygulamalara dikkat edilmesi önerilir:
Arıcılık faaliyetlerinin en önemli aşamalarından biri olan bal ve polen üretiminde 20-250 adet kovanın bulunduğu arılıklarda minimum mesafenin 1 kilometre olması gerekir. Ayrıca organik bal üretiminde verimliliğin artırılması için nektar akışına göre planlama yapılması sayesinde tarlacı arı seviyesi üst düzeye çıkarılabilir. Bunun için nektar akım döneminde yeterli koloni niteliklerini taşımayan bölümlerde yer alan kapalı yavrulu çerçeveler verimlilik gösteren kovanlara aktarılır.
Bal üretimi yapılırken kolonilerde nektar akım döneminin öncesinde açık yavrulu çerçeve bulunmaması da önemlidir. Bununla birlikte bal üretiminin yapılacağı kolonilerde petek oluşumuna yer verilmesi sayesinde verimliliğin artması desteklenir. Organik üretim sürecindeyse mutlaka yavrulu çerçevelerden sağım yapılması gerekir. Bu kapsamda arıların kışlayabileceği bal ve polen miktarının koloniye dahil edilmesi de kritik unsurlardandır.
Ayrıca kuluçkalıktaki balın arıya verilmemesi ve süzülecek olan çerçevelerin üçte ikisinin sırlanmış olması da önemli ayrıntılardandır. Bal üretimi yapılırken dikkat edilmesi gereken bir diğer husus ise arılıklarda kimyasal maddelerin kullanılmamasına özen gösterilmesidir.
Arıcılık faaliyetleri beden gücü ve yönetim becerisi gerektirir. Bu bağlamda arılıkların hazırlanması, canlıların beslenmesi, geçiş döneminin başarılı bir şekilde yönetilmesi önemlidir. Dolayısıyla deneyimsiz üreticiler için arıcılık faaliyetleri meşakkatli olabilir.
Ancak ilgili üretim sürecine adım atılmadan önce arılıklar, canlı ırkları, besleme detayları gibi konular detaylı bir şekilde öğrenildiğinde arıcılık faaliyetleri pratik olarak yürütülebilir. Bu nedenle söz konusu hususlara hakim olunması amacıyla arıcılık eğitimi alınmasında fayda vardır.
Arıcılık yapmayı hedefleyen girişimciler için Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından sunulan Arılı Kovan yardımları mevcuttur. Bu sayede üreticilere belirli bir miktarda arılı kovan desteği verilir. Ayrıca ilgili yardımın faaliyetlerini sürdüren kişilere senelik olarak sunulduğu görülür. Dolayısıyla her yıl güncel Arılı Kovan desteğinden yararlanılması söz konusu olur.
Buna ek olarak devlet bankalarına başvurarak, ilgili süreçte kullanılacak olan ekipmanlar ya da diğer malzemeler için finansal destek almak isteyen bireyler arıcılık kredisi seçeneklerini değerlendirebilir.
Devlet kurumları ya da özel kuruluşlar tarafından sunulan arıcılık kursu opsiyonlarıyla temel bilgilerin öğrenilmesi ve sertifika alınması mümkün olur. Bu kapsamda Tarım Orman Akademi bünyesinde yer alan Temel Arıcılık programına başvurulabilir.
Üreticilik süreci hakkında bilgi edinmek isteyen bireyler, başvuru sürecini arıcılık kursu e-Devlet sayfasından gerçekleştirme şansına sahiptir. Böylece eğitimlere kaydolup programı başarılı bir şekilde tamamlayan girişimcilerin e-Devlet onaylı arıcılık belgesi alması kolaylaşır.
Buna ek olarak özel eğitim kurumları tarafından hazırlanıp yüz yüze veya uzaktan olarak yürütülen kurs programları da mevcuttur. İlgili programlara başvurulduğunda e-Devlet onaylı sertifikalara sahip olunabilir.