Asgari ücret zammı ile ilgili yeni bir açıklama daha geldi. Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, asgari ücret zammı konusunda açıklamalarda bulunarak, “Ben bu artışın genel itibariyle yüzde 40 ile 50 arasında olmasının doğru olacağını ve böyle olacağını da tahmin ediyorum” dedi.
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Alperen Ocakları tarafından Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Yerleşkesi’nde oluşturulan aşevi ve sosyal tesisin açılışına katıldı. Açılış öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Destici, asgari ücret artışına değinerek şunları söyledi:
“Kasım ayı enflasyonu belli olduktan sonra tabi aralık ayı enflasyonu da görüldükten sonra tahmin ediyorum ki, son 6 aylık enflasyon rakamının üzerine yüzde 15-20 de refah payı koyularak asgari ücret açıklanacaktır. Ben bu artışın genel itibariyle yüzde 40 ile 50 arasında olmasının doğru olacağını ve böyle olacağını da tahmin ediyorum” dedi.
Türkiye’nin her zaman mazlumun yanında olduğunu ve kendilerinin de bu bilinçle çalışmalar yaptığını anlatan Destici sözlerine şöyle devam etti:
“Dünyaya baktığımızda özellikle coğrafyamızda kan ve gözyaşının bir türlü bitmediğini görüyoruz. Ne hikmetse bu kan ve gözyaşı, zulümler, esaretler hep Türk’ün coğrafyasında, hep Müslümanın coğrafyasında. Sadece kan ve gözyaşı değil bunların yanı sıra sömürülen, zenginlikleri ellerinden alınan, hayatları ellerinden alınan, özgürlükleri ellerinden alınan, hürriyetleri ellerinden alınan da hep maalesef Türkler ve Müslümanlar olmuştur. Aslında Büyük Birlik Hareketi’nin doğuşu, bu gayeyle olmuştur. Yani sadece Türkiye’de değil, başta kendi kardeş ve soydaş coğrafyamızdan başlayarak bütün bu coğrafyalardaki zulümlere de dur demek için yola çıkmış bir harekettir. Bizler seferle yükümlüyüz, bu seferin gereklerini yaptığımız anda biz vazifemizi yapmış oluruz”
Türkiye’nin yalnızca kendi için değil, dost ve soydaş ülkelerin hakları içinde mücadele verdiğini anlatan Destici, “Şu anda Cumhur İttifakı olarak aynı gayeyle hem ülkemiz için hem milletimiz için hem devletimiz için hem de başta soydaş ve kardeş coğrafyamız olmak üzere tüm dünya mazlumları için çalışma gayreti içerisindeyiz. Son yıllarda özellikle bu gayretimizin büyük bir meyve verdiğini işte Karabağ’ın işgalden kurtarılmasından tutun da Libya’da bağımsız bir devletin, hükümetin kurulasına kadar, Suriye, Irak, Afganistan, Kafkaslar, Balkanlar, doğu Akdeniz bütün bu coğrafyalarda mazlumların yanında yer alma gayreti içinde olan ve her şartta elini Türk’e, Müslümana ve mazluma uzatan bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile karşı karşıyayız. Elhamdülillah bundan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Önümüzdeki günler, önümüzdeki yıllar bu açıdan daha önemli bir hale gelecektir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti güçlendikçe mazlum coğrafyaların yüzü de daha fazla gülecektir” dedi.