Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ile Sermaye Piyasası Kurulunun (SPK) tek bir çatı altında birleştirileceğine yönelik iddialar üzerine, 2003-2004 yıllarında bu iki kurumun birleştirilmesine yönelik bir çalışma yaptıklarını hatırlattı. Çalışmanın sonucunda ise böyle bir birleşmenin fayda getirmeyeceği kanaatine ulaştıklarını anlatan Babacan, "Dolayısıyla bundan 2004 yılında vazgeçtik. Bugün itibarıyla gündemimizde böyle bir şey kesinlikle yok" dedi.
Babacan, "Sermaye Piyasası Kanununu yeniden çıkardıklarını, SPK'yı yeniden, sıfırdan kurduklarını ve sermaye piyasalarını uluslararası standartlarda yeni bir hukuki altyapıya kavuşturduklarını" ifade ederek, şunları kaydetti: "Bankacılıkla ilgili de zaten apayrı bir yasal mevzuatımız var, çok güçlü bir mevzuat. Burada hem BDDK hem de SPK zaten görevlerini başarıyla yapan kurumlarımız. BDDK, sadece bankacılık perspektifinden düzenleme ve denetleme çalışmalarını yaparken, SPK da halka açık şirketlerimiz ve sermaye piyasaları açısından düzenleme ve denetleme görevlerini yapmaya devam edecek."
'GENEL YAPIYI BOZACAK BİR ŞEY YOK'
Başbakan Yardımcısı Babacan, burada genel yapıyı bozacak herhangi bir konunun ise söz konusu olmadığını, bankaların sermaye yeterlilik rasyosunun çok yüksek olduğunu söyledi. Aynı zamanda Türk bankacılık sisteminin, tüm dünyada en güçlü sermaye yapısına ve en rahat likiditeye sahip bankacılık sistemlerinden biri olduğunu belirten Babacan, sözlerini şöyle tamamladı: "Hiçbir bankanın da sermaye yeterlilik rasyosu yüzde 12'nin altında değil. Dolayısıyla sadece Ocak ayına bakıp da bankacılık sektörünün tümüne ait bir değerlendirme yapmayı uygun görmüyoruz. Kaldı ki bu kârlılık durumu açıklandıktan sonra hisse senedi piyasasındaki etkisi de hemen hemen sıfır olmuştur, yani sürpriz olmamıştır, beklenmeyen bir şey olmamıştır."