Havayolu şirketleri artık; maliyeti azaltmak ve kâr elde edebilmek amacı ile bilet alıp uçağa binmeyen yolcuların oranını dikkate alarak fazladan bilet satışı yapamayacak. ’Overbooking’ adıyla bilinen uygulama sebebiyle mağdur olan bir yolcunun açtığı davada Yargıtay emsal nitelikte bir karara imza attı. Yüksek Mahkeme; zaman zaman fazladan satılan biletler nedeniyle bazı yolcu ya da yolcuların uçakta yer kalmaması sebebiyle uçağa alınamadıklarına dikkat çekerek, bu mağduriyetin manevi tazminat gerektirdiğine hükmetti.
Bir süredir Dubai’de ikamet eden genç iş adamı, hamile olan eşinin Antalya’daki doktorundan ameliyat için randevu aldı. Doğum riskini aza indirmeyi amaçlayan ameliyat için gün sayan çift, bir hava yolu şirketinden konfor, koltuk aralıklarının genişliği ve hizmet kalitesini de göz önünde bulundurarak Dubai - İstanbul bileti aldı. Randevuya yetişmek isteyen çift aynı gün, İstanbul - Antalya uçak biletini de günler öncesinden aldı. Sağlıklı bir hamilelik dönemi geçirmeyi amaçlayan anne adayı, Dubai Havaalanı’ndan büyük bir şok yaşadı.
Havaalanına seyahat saatinden 3 saat önce gelen ve uçuş için gerekli işlemleri tamamlayan çift, uçuş saati geldiğinde uçağa binmek üzereyken uçağın dolu olduğu ve hava yolu şirketinin fazladan koltuk sattığı gerekçesi ile uçağa alınmayacaklarını öğrendi.
Seyahatin hayati önem taşıdığını yetkililere anlatmaya çalışan çift, güvenlik zoru ile kapıdan uzaklaştırıldı. Israrlı çabaları karşılığında bir saat sonrasında Kahire aktarmalı başka bir uçakta yer ayarlanan çift, bu uçağın kalktığı alana gidebilmek için hava alanı içerisinde ellerinde valizleri ile kendi başlarına bırakıldı. Kahire’de de valizlerini diğer uçağa da kendileri taşımak zorunda kalan çift, İstanbul’a vardıklarında İstanbul’dan Antalya’ya gitmek için aldıkları uçak biletlerinin de uçağın kalkmış olması sebebiyle yandığını görünce ikinci kez sarsıldı. Yeniden bilet almak zorunda kalan mağdur çift, Tüketici Mahkemesi’nin yolunu tuttu. Hava yolu şirket yetkililerinin yaşanan bu süreçlerde kendileri ile ilgilenmediğini, ameliyat günü Antalya’ya ulaşamadıklarından bir hafta sonra ameliyatın yapıldığını belirten davacı çift, yaşanılan olaylar sebebiyle stres, yorgunluk ve üzüntü yaşadıklarını, bu durumun kendilerini derinden etkilediğini ileri sürdü. Davacı anne adayı için 45 bin TL, eşi için 30 bin TL manevi tazminat talep edildi.
Davalı şirket avukatı ise Dubai’de yaşanan overbook durumu için Türk hukukunun uygulanamayacağını öne sürdü. 1. Tüketici Mahkemesi, davacı anne adayının doktorunun tanık olarak verdiği beyanında, ’doğumun sağlıklı bir biçimde gerçekleştiği’ bilgisi verildiğine dikkat çekti. Tazminata karar verilebilmesi için bir zararın gerçekleşmesi ile zararla davalı tarafın eylemi arasında illiyet bağının bulunması gerektiğine vurgu yapan Mahkeme, netice itibarıyla bir zararın meydana gelmemiş olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verdi. Kararı, davacılar vekili temyiz etti. Yargıtay 11, Hukuk Dairesi emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda; havayolu taşımasında "overbooking" uygulaması sebebiyle yolcuların zaman zaman sıkıntı yaşadığı dile getirildi. Kararda; "Havayolu şirketleri, maliyeti azaltmak ve kâr elde edebilmek amacı ile istatistik yardımı ile yapılan hesaplamalar ışığında, bilet alıp uçağa binmeyen yolcuların oranı dikkate alarak fazladan bilet satışı yapmaktadır. Bu doğrultuda zaman zaman fazladan satılan biletler nedeniyle bazı yolcu ya da yolcuların uçakta yer kalmaması sebebiyle uçağa alınamadıkları bilinen bir olgudur. Uygulamada ’overbooking’ adı verilen fazladan satış nedeniyle, uçağa alınmayan bazı yolcuların mağduriyeti gündeme gelebilmekte, bu mağduriyet manevi zarar boyutuna ulaşabilmekte ve bunun sonucunda manevi tazminata hükmedilmesi gündeme gelebilmektedir. Davacı çiftin ’overbooking’ uygulaması nedeniyle uçağa alınmamak suretiyle manevi zararının oluştuğu göz önüne alınmak ve gerekirse davalı kurumun yapmış olduğu Kahire aktarmalı İstanbul uçuşuna yer temin edilmesi gibi teklif de değerlendirilmek suretiyle davacılar yararına uygun bir manevi tazminata hükmedilmek gerekirdi. Mahkemenin, şartları oluşmadığından bahisle ret hükmü kurulması doğru görülmemiş, hükmün davacılar yararına bozulması gerekmiştir" ifadeleri yer aldı.