Konut kredisinde faiz oranları düşmeye devam ediyor. Yıl içinde yüzde 3,80'leri gören faiz oranları kamu bankalarında 2,69 seviyesine kadar geriledi.
Konuyla ilgili olarak değerlendirmelerde bulunan finans uzmanları asıl düşüşün aralık ve ocak aylarında yaşanacağını söyledi. Sektör temsilcileri yüzde 2'nin altına gerilemesinin satışları ciddi şekilde artıracağını belirterek, "Bu oranları 2026 yılının ortalarına doğru göreceğiz. Faizlerin düşüşü, müteahhitlik firmalarının kampanyaları, bankaların sunduğu ‘ortak kredi kullanım’ imkânları ile birlikte sektör ciddi nefes alacak" değerlendirmesinde bulundu.

Ayrıca altın birikimi olanların da faiz düşüşleri ile birlikte konuta yöneleceği ifade ediliyor. Kısacası iyi bir 2025 yılı geçiren sektörde yıl sonunda satış rekoru bekleniyor. Ancak asıl büyümenin 2026 yılında yaşanacağı ifade ediliyor.

Ekonomi uzmanları, faiz düşüşleriyle birlikte tasarruf sahiplerinin altın ve dövizden çıkarak konuta yöneleceğini belirtiyor. Konut, özellikle belirsizlik dönemlerinde güvenli liman olarak öne çıkarken, mevduatın cazibesini yitirmesi yatırımcıyı yeniden gayrimenkule çekiyor. Tüketici güven endeksinde son üç aydır görülen yükseliş, piyasanın yeniden canlandığının sinyalini veriyor. Finans çevreleri yaptıkları açıklamalarda “Faiz indirimi tek başına yeterli değil, ama güven ortamı geri döndü. İnsanlar yeniden yatırım yapmaya başladı, bu ekonominin en güçlü göstergesi” konusuna vurgu yapıyor.
Türkiye Gazetesi'nde yer alan habere göre ekonomi çevreleri, konut faizlerindeki bu düşüş eğiliminin aralık 2025 ve ocak 2026’da da süreceğini, asıl rahatlamanın ise 2026’nın ortalarında hissedileceğini öngörüyor. Uzmanlara göre, faizlerdeki bu iyimser tablo, yalnızca konut satışlarını değil, genel ekonomik hareketliliği de destekleyecek. Bir inşaat firması yöneticisi konu özelinde yaptığı değerlendirmesinde, "2025’in son çeyreğiyle birlikte sektörde bir kıpırdanma başladı. Ancak gerçek canlanma 2026’nın ilk yarısında görülecek. Faizlerin kalıcı şekilde düşmesi, yeni kampanyalar ve bankaların ortak kredi modelleriyle piyasa yeniden nefes alacak" dedi.
Konut satışlarındaki artış, yalnızca emlak piyasasını değil, inşaat malzemesinden mobilyaya, beyaz eşyadan lojistiğe kadar uzanan geniş bir üretim zincirini de hareketlendirecek. Yeni projelerin başlamasıyla birlikte çimento, demir, seramik, cam, boya ve elektrik malzemeleri gibi temel sektörlerde talep artışı bekleniyor. Bu da sanayi üretiminde doğrudan bir canlanma anlamına geliyor. Uzmanlara göre, bir konutun inşasıyla başlayan ekonomik döngü, 260 alt sektörde istihdamı ve üretimi tetikleyen bir çarpan etkisi oluşturuyor. Örneğin, yeni bir konut teslim edildiğinde sadece inşaat firması kazanmıyor; mobilya, beyaz eşya, perde, halı, ısıtma-soğutma sistemleri, ev tekstili ve taşımacılık gibi pek çok alan da bu hareketlilikten payını alıyor.
Okuyucu Yorumları 0 yorum