Seçimlerin ardından yeni ekonomi yönetiminin belirlenmesi ile radikal politika değişikliğine giderek piyasaya döviz satma ve müdahalede bulunmaya son veren Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) brüt rezervleri 26 Mayıs-7 Temmuz dönemine 11 milyar 958 milyon dolar arttığı belirlendi.
Brüt rezervler 26 Mayıs haftasını 98 milyar 457 milyon dolardan kapamıştı. Banka’nın 26 Mayıs’ta eksi 4 milyar 405 milyon dolar olan, 2 Haziran’da 5 milyar 697 milyon dolara kadar inen (swap dahil) net rezervin de söz konusu 6 haftalık dönemde 17 milyar 571 milyon dolarlık bir artış yaşandı. Merkez Bankası’nın geçici süreler için yerli para ile ödünç döviz edinimi olan swap işlemlerinin bakiyesi söz konusu dönemde 6 milyar 344 milyon dolar artarken, 7 Temmuz’da 48 milyar doların üzerinde bulunan swaplar hariç net rezervi de bu dönemde 11 milyar 227 milyar dolar büyüdü.
Geçtiğimiz hafta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Hafize Gaye Erkan'ın da bulunduğu Türk ekonomi heyetinin Suudi Arabistan başta olmak üzere Körfez ülkeleri ziyareti gündemdeydi. Şimşek ve Erkan'ın birlikte katıldıkları ilk yurt dışı ziyareti olan görüşmeler yatırımcı toplantıları başlığı altında gerçekleşti.
Cuma günü ise Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in, G20 toplantılarına katılmak üzere TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan ile Hindistan'a gideceği bildirildi. Bugün başlayan ve iki gün sürecek G-20 toplantısında iki isim, ABD Hazine Bakanı Jennet Yellen ve Dünya Bankası Grubu Başkanı Ajay Banga ile görüştü. Ekonomistler görüşmelerinin piyasalara pozitif yansımasını bekliyor.
G-20 zirvesinde Mehmet Şimşek ve ABD'li mevkidaşı Janet Yellen arasındaki görüşme büyük bir öneme sahip. İki ülke arasında ticaret hacminin 100 milyar dolara çıkarılması hedefleniyor ve bu kapsamda Türkiye’deki ABD yatırımlarının artırılması için iş dünyasının girişimleri de sürüyor.
Öte yandan toplantı öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Yellen, tedarik zincirlerini yakın ilişkide olduğu ülkeler üzerinden kurgulamak olarak tanımlanan "dost ülkelerden tedarik" (friendly-shoring) politikası kapsamında ABD'nin Hindistan'ı "vazgeçilmez ortak" olarak gördüğünü söyledi.
Özel sektörün "dost ülkelerden tedarik" politikasında önemli rol oynadığını belirten Yellen, Hindistan'ı "ABD'ye üretim ve ihracat yapan bir yer olarak gören" şirketlerin yatırımlarının arttığına dikkati çekti.
Yellen, "ABD, Hindistan’ın en büyük ihracat pazarı ve geçen yıl ikili ticaretimiz tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı ve bunun daha da büyüdüğünü görmek istiyoruz" dedi. Hazine Bakanı Yellen ayrıca, Rusya’nın Ukrayna Savaşı nedeniyle maruz kaldığı uluslararası yaptırımları delmesini engellemeye yönelik mücadelenin, bu yılın "temel hedeflerinden birini" teşkil ettiğini vurguladı.
Çin'e geçen hafta yaptığı ziyareti "daha güçlü ve üretken iletişim kanallarının sağlanması ve ilişkilerin daha sağlam temellere oturtulması" için bir adım olarak gördüğünü dile getiren Yellen, dünyanın iki büyük ekonomisi olarak Çin ve ABD’nin ortak endişeleri konusunda işbirliği yapması gerektiğini belirtti.