Merkez Bankası piyasa beklentilerine karşın üst bantta 25 baz puan indirime gitti.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (Kurul), marjinal fonlama oranını yüzde 10,75’ten yüzde 10,50’ye indirirken, borçlanma faiz oranı yüzde 7,25 düzeyinde sabit tuttu.
Toplantı sonrasında yapılan açıklamaya göre, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 7,5 düzeyinde sabit tutuldu.
Geç Likidite Penceresi uygulaması çerçevesinde, Bankalararası Para Piyasası’nda saat 16.00–17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 0 düzeyinde sabit tutulurken, borç verme faiz oranı yüzde 12,25’ten yüzde 12’ye indirildi.
''PİYASA ETKİSİ SINIRLI OLUR''
Alternatifbank Ekonomisti Serdar Şenol, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) faiz değişiminin sınırlı kalmasının, piyasa etkisinin de şimdilik sınırlı kalmasına neden olacağını söyledi.
Serdar Şenol Foreks'e yaptığı açıklamada, TCMB'nin piyasa beklentilerinin geneline karşın üst bantta 25 baz puanlık indirim yaptığını vurgulayarak, "TCMB, yakın dönemde küresel oynaklıklarda bir miktar düşüş olduğunu gözlemekte. Ayrıca, Ağustos ayından bu yana uygulanan politikalara bağlı olarak geniş bir faiz koridoru ihtiyacının da azaldığı belirtiliyor. Burada atılan adımın şimdilik ölçülü olması gerektiği ve bu nedenle 25 baz puanlık indirim yapıldığı belirtildi" diye konuştu.
Şenol, çekirdek enflasyonda halen yüksek düzeylerde kalınmasının, TCMB'nin likidite politikasında sıkı duruşunu korumasını getireceğine dikkat çekerek, bu anlamda kısa vadede TCMB ağırlıklı ortalama fonlama (AOF) faizinde gerilemenin sınırlı kalacağını belirtti. Şenol, faiz değişiminin sınırlı kalması olacağını vurgulayarak, AOF faizinde sıkı duruşun süreceğinin belirtilmesinin de piyasa faizlerindeki yansımayı da sınırlayacağını dile getirdi.
Ekonomist Serdar Şenol, daha önce de belirttikleri üzere, TCMB'nin mevcut koşulların faiz indirimi için yeterli olduğunu değerlendirdiğini kaydetti ve şu şekilde konuştu:
"Buna karşın, bizim henüz verilerde yeterince istikrar oluşmadığı yolundaki görüşümüz sürüyor. Gelecek verileri ve özellikle Mart enflasyon verisini izlemeye devam edeceğiz.
TCMB'nin gelecek toplantılarında da küresel volatilitenin düşük kalması halinde yeni faiz indirimlerine gitmesi gündeme gelecek. Mevcut faiz indirimi net bir sinyal algısı oluşturacaktır. Bir sonraki toplantıda koşullar uygun olursa hem üst bant hem de alt banttan 25 baz puanlık daraltım söz konusu olabilecek. Mart enflasyonunun öncül beklentiler olan %0.7 seviyesinden düşük gelmesi halinde, koridor daraltımında 50 baz puanlık daraltım görüşleri gündeme gelebilecektir."
Şenol, kararın piyasaya etkili ile ilgili olarak ise, "USD/TRL paritesi 2.8830'dan 2.8920'ye çıktıktan sorna yendien 2.8800'e geriledi" diye konuştu.
TCMB'DEN HÜKÜMETE DESTEK
Alan Yatırım Araştırma Uzmanı Burçak Gezgin, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısını yorumladı:
Merkez Bankası Mart ayı toplantısında faiz koridorunun mevcut üst bandı olan fonlama oranını 10,75’ten 10,50’ye düşürdü. Yani Merkez Bankası kısaca maksimum uygulayabileceği faiz oranını düşürdü. Ancak bu mevcut fonlama faizinin düşeceği anlamına gelmiyor. Sadece uygulayabileceği maksimum faizi kısıtladı. Özellikle son dönemde AMB’nin genişlemeci para politikasını artırmasıyla birlikte, FED’in de Mart ayında faiz artırım beklentilerini düşürmesi TCMB’nin elini güçlendirmiş gözüküyor. Karar faizler üzerinde kısa vadede etkili olmayabilir. Ancak TCMB’nin orta vadeli niyetini yansıtıyor. Yani piyasadaki pozitifliğin devam etmesi halinde, Merkez Bankası faizlerde daha fazla indirim seçeneğini kullanacak gibi gözükmekte. Bunun için kur tarafında da daha düşük seviyeleri görmeyi bekleyecek gibi görünmüyor. Özellikle banka yönetimin değişmesi halinde faizlerde aşağı yönlü baskı daha da hızlı olabilir. Şuan için 25 baz puanlık indirim hem TCMB hem de piyasalar için sembolik bir değer. Önümüzdeki dönemde artık küresel piyasaların etkilerine bağlı olarak faizleri indirme niyetine paralel gelişmeler izlenebilir."
"MERKEZ BANKASI SADELEŞMEYİ BAŞLATTI"
Gedik Yatırım Menkul Değerler Portföy Yönetim Müdürü Eral İlhan Karayazıcı, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) bugün aldığı üst bantta 0,25 puan indirim kararı ile fiilen sadeleştirmeyi başlatmış olduğunu belirterek, kurlarda yukarı yönlü bir trendi tetikleyeceğini düşünmediğini söyledi.
Eral İlhan Karayazıcı Foreks'e yaptığı açıklamada, 2015 yılında Fed korkusu ile negatif ayrışan gelişen ülkelerin hem ABD Merkez Bankası'nın ilk faiz artırımının hem de Ocak ayında yaşanan petrol kaynaklı panik atağın da geride kalması ile pozitif ayrışmaya başladıklarını belirterek, "Geride kalan 2 ayda Türkiye’de bu rüzgardan yararlanıyor ve güçlü yabancı girişine sahne oluyor" diye konuştu.
Bu atmosferin TCMB için sürpriz olmadığını vurgulayan Karayazıcı, 2015 ortasında açıklanan sadeleştirme politikasının bu senaryoya ilişkin bir hazırlık olduğunu ifade eden Karayazıcı, şu şekilde konuştu:
"Merkez Bankası'nın bugün aldığı üst bantta 0,25 puan indirim kararı ile fiilen sadeleştirmeyi başlatmış olduğunu bildirdi.
TCMB önümüzdeki toplantılarda da dış iklime ve enflasyon oranındaki seyre bağlı olarak politika faizine dokunmaksızın üst bandı kademeli biçimde indirmeye devam edecektir."
Karayazıcı, kararın ilk etkisinin USD/TRL’de % 0,4 kadar bir artışa işaret ettiğini belirterek, "Ancak ben bunun kalıcı olacağını sanmıyor, aksine faizlerde ölçülü indirim sürecinin başlamış olmasının 2014 yılını hatırlatır biçimde tahvil cephesinde yabancı girişini teşvik edeceğini tahmin ediyorum. Piyasa beklentiler ile hareket ettikçe ve faiz oranlarında indirim beklentisi kurlarda bir sıçramaya neden olmadıkça, tahvil cephesinde yatırımcılar için yeterli bir alış gerekçesidir.
Bu pencereden bakınca Türkiye farklı lokal nedenler ile tercih edilmez bir konuma düşmedikçe tahvil cephesine yönelecek yabancı yatırımcılar USDTRL’de arz gereksinimine katkı sağlayacak , başka bir deyişle lokal yatırımcıların döviz talebinin kurlarda ve enflasyonda yükselişe neden olmasını engelleyebilecekledir."
Eral İlhan Karayazıcı, özetle TCMB'nin sadeleştirme sürecini başlatmış olmasının Türkiye piyasaları üzerindeki etkisinin ölçülü pozitif olmasını beklediklerini vurgulayarak, kurlarda yukarı yönlü bir trendi tetikleyeceğini düşünmediğini söyledi.