Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı finansal yatırım araçlarının reel getiri oranlarına göre bu yılın ilk 4 ayında mevduat faizi getirisi enflasyonun altında kazanç sağladı. Merkez Bankası 1-3 ay vadeli mevduatlarda faiz oranını yüzde 67-68 olarak açıklasa da bankalarda şu anda ortalama mevduat faizleri ise yüzde 60’a yaklaştı. Ancak son dönemde mevduat hesabı açılırken yatırılan paraya göre faiz uygulanmaya başladı. Meblağ yüksekse faiz oranı daha da yükseliyor.
Peki bunun nedeni ne? Faiz oranları daha da yükselir mi? Konuyla ilgili merak edilenleri Yeminli Mali Müşavir ve Ekonomist Muhammet Bayram, Milliyet’e anlattı. Bayram konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Merkez Bankası’nın bankalara uygulamış olduğu faiz politikasına göre bankaların müşterilerine vermiş olduğu faiz oranları değişiklik gösteriyor. Merkez Bankası bankaların bilançolarında TL’nin daha fazla olup olmamasına göre zorunlu karşılık ya da menkul kıymet tesis tutma zorunluluğu getiriyordu.
Bu da bankaların toplayacağı mevduata vereceği faiz oranlarını değiştiriyor. Çünkü bankalar belli oranlarda para sahiplerini ayırmaktadırlar. Bankalar 5 milyon TL’ye sahip tek bir kişi yerine 500.000 TL’ye sahip on kişiyi tercih eder, bu da tek seferde TL mevduatın bankadan çıkmamasına sebebiyet verir. Ancak bu dönemde bankaların TL rasyosunu yüksek tutmak amacıyla daha yüksek tutarlara daha yüksek faiz verdiği görüldü. Reel faizle politika faizinin birbirine yakınsamasıyla birlikte bu durum düzelecektir.
Şu an bankalar mevduata yüzde 55 ila yüzde 60 arasında mevduat faizi veriyor. Yüksek faiz almak için vatandaşların birden fazla banka değil tek bir bankayla ağırlıklı çalışması, kişilerin bankaya mevduata para yatırmadan önce birkaç bankadan faiz oranlarına yönelik araştırma yapması yerinde olacaktır.
1 milyon TL’nin aylık getirisi net olacak şekilde yani stopajdan sonra 45.000 ila 53.000 arasında değişiyor. Bu hafta bir miktar mevduat faizlerine gerileme oldu çünkü bankaların menkul kıymet testi tutma zorunluluğu kaldırıldı. Bununla birlikte bankaların maliyeti düştüğü için para toplamak için mevduatlara çok gerek kalmadı.
TÜİK'in açıklamış olduğu reel getiri oranlarına göre yılın ilk 4 ayında mevduat faizleri enflasyonun gerisinde kaldı. Dört aylık enflasyon verisi kümülatif olarak yüzde 18.72 olarak açıklandı. Ancak mevduat faizlerinin enflasyonun altında kazandırdığı saptaması yıllık enflasyona göre bakılırsa yanıltacaktır.
Nisan ayında yüzde 70’e yaklaşan bir yıllık enflasyon oldu ancak mayıs sonrasında enflasyonun hızlı bir şekilde düşüş göstermesi bekleniyor. Bu nedenle yıllık bazda bir hayli gerileyen bir enflasyon göreceğiz.
O yüzden para yıllık bazda mevduata yatırıldığında senelik enflasyonun çok daha üzerinde getiri sunacağı görülecektir. TL halen en yüksek yüksek getiri sağlayan araçlardan bir tanesi. Yatırımcıların yatırım sepetlerinde en ağırlıklı olarak TL mevduata gitmesi daha sağlıklı olacaktır.
Dolarda ise enflasyonun çok çok daha altında bir getiri durumu söz konusu. Bu sene dolar yatay seyrini sürdürecektir ve yabancı yatırımcı gelmesi ile birlikte dolarda bir miktar değer kaybı oluşacaktır.
Bu sebeple dolar, euro ve altın ülkemizin milli yatırım enstrümanları ya da ülkemizin milli kaynakları olmadığı için buralara yapılan tasarruf ülkenin cari açığını ve bununla birlikte bütçe açığını artıracaktır. O yüzden yatırım enstrümanlarında TL’ye ağırlıklı verilmesi daha yerinde olacaktır.”