MYNET ÖZEL | Simgeleri mavi takke! FETÖ ve Adnan Oktar sonrası sırada Süleymancılar var, hareketlilik başladı

MYNET ÖZEL | ERSEL YILDIRIM - İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı kamuoyunda Süleymancılar olarak bilinen grup hakkında bilgi belge toplama sürecinde, Çağlayan’da Süleymancılara yönelik çalışma yapılıyor. Türkiye’nin gündemine damga vuran birçok soruşturmada imzası bulunan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Süleymancılar için de harekete geçiyor.

Türkiye, son yıllarda hem Adnan Oktar hem de FETÖ örgütünden çok çekti. Hem devlet içerisindeki yapılanmaları hem de kanunsuz, nizamsız atamaları kamuyu ve toplumu derinden etkiledi. FETÖ, 15 Temmuz’da darbe yapmaya kalkarken Adnan Oktar örgütü ise 2018’deki operasyonda polise kurşun sıkmıştı!

Süleymancılar, cenazelerdeki toplu namazlarda mavi takke takmalarıyla biliniyor.

ŞİMDİ SIRADA SÜLEYMANCILAR VAR

Çağlayan Adliyesi’nde Süleymancılar hakkında bilgi ve belge toplanıyor. Devlet içerisinde yer edinen bu grup hakkında çalışmalar sürüyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı kamuoyunda Süleymancılar olarak bilinen grup hakkında bilgi belge toplama sürecinde, Çağlayan’da Süleymancılara yönelik çalışma yapılıyor.

LİDERLERİ ALİHAN KURİŞ

Süleymancıların lideri olan Alihan Kuriş, 1979 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. Alihan Kuriş; 2016 yılında Arif Ahmet Denizolgun'un ölümü sonrası grubun başına geçti.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?

14 Mayıs’taki grup toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan “İstanbul'da yürüyen soruşturma, Cumhuriyet tarihinin eşi benzeri görülmemiş bir suç organizasyonu örneğidir. Bu karanlık organizasyon, İstanbul'la sınırlı kalmamış ülkedeki pek çok belediyeyi kurumu kişiyi içine alan, kolları çok farklı yerlere uzanan, hatta uluslararası ayağı da olan bir ahtapota dönüşmüştür. Önceleri sadece kimi siyasi partileri ve siyasetçileri kapsadığı düşünülen çarpık ilişkiler ağının bürokrasiden iş dünyasına ve medyaya, kimi cemaatlerden istihbarat kuruluşlarına kadar uzandığı ortaya çıkıyor. Tüm bunlara yol veren sebep ise belediye yönetimlerinde baş gösteren yozlaşmadır, sistemde açılan gediklerdir, denetim mekanizmalarının yeterince etkin işletilmemesidir.” ifadelerini kullanmıştı.