FİNANS

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

SON DAKİKA: Kredi, kredi kartları hepsi raporda! Merkez Bankası yayımladı: Başkan Karahan'dan 'Adımlar atmaya devam edeceğiz' mesajı geldi!

SON DAKİKA: Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan "Önümüzdeki dönemde de piyasa mekanizmasının etkinliğini artıracak ve makro finansal istikrarı sürdürecek adımlar atmaya devam edeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

SON DAKİKA: Kredi, kredi kartları hepsi raporda! Merkez Bankası yayımladı:  Başkan Karahan'dan 'Adımlar atmaya devam edeceğiz' mesajı geldi!

Son dakika haberi... Merkez Bankası Finansal İstikrar Raporu'nu yayımladı. İstikrar raporunun önsözünde Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan'ın da değerlendirmelerine yer verildi. Finansal istikrar raporunda kredi, kredi kartları ve nakit avanslara da yer verildi.

Karahan önsözde, "Enflasyonla mücadele kapsamında uygulamakta olduğumuz sıkı para politikasına ek olarak parasal aktarım mekanizmasını desteklemek amacıyla aldığımız makroihtiyati önlemler de finansal koşulların sıkılaşmasına katkı vermektedir." düşüncesini dile getirdi.

karahan

"FİNANSAL İSTİKRARI SÜRDÜRECEK ADIMLARI ATMAYA DEVAM EDECEĞİZ"

Makroihtiyati çerçevenin sadeleştirilmesi kapsamında menkul kıymet tesisi uygulamasını yürürlükten
kaldırırken, kur korumalı mevduattan kademeli çıkış politikamızı sürdürmekteyiz. Önümüzdeki dönemde de piyasa mekanizmasının etkinliğini artıracak ve makro finansal
istikrarı sürdürecek adımlar atmaya devam edeceğiz.

iStock-1433677298

"YABANCI KREDİLERDE SON DÖNEMDEKİ BÜYÜME GÖZE ÇARPMAKTA"

Sıkı para politikası duruşumuz ve makroihtiyati politikalar finansal piyasalara hızlı ve etkili bir şekilde yansımaktadır. Türk lirası kredi faizlerinin geldiği seviye iç talepteki dengelenme sürecine katkı verirken, yabancı para kredilerde son dönemde büyüme göze çarpmaktadır. Yabancı para kredilerin gelecek seyrinin finansal sistemde oluşturabileceği riskleri azaltmak amacıyla bu kredileri de büyüme sınırı düzenlemesine dâhil ettik.

Türk lirası mevduat faizlerinin seviyesi tasarrufları teşvik ederek Türk lirasına olan ilgiyi artırmaktadır. Bunun bir yansıması olarak kur korumalı hesaplarda düşüş sürerken, nisan ayından itibaren yabancı para mevduat hesaplarında kayda değer bir gerileme gözlenmiştir. Bu gelişmeler sonucunda, mevduat kompozisyonunda Türk lirasının payı önemli ölçüde artmıştır.

Bu süreçte politikalara artan güven ve olumlu beklentilerle birlikte ülke risk priminde de belirgin bir iyileşme kaydedilmiştir. Reel sektör ve bankacılık sektörü vadesi gelen dış borçlarını yüksek oranlarda yenilemiştir. Finansal koşullardaki sıkılaşmanın bankacılık sisteminin aktif kalitesine yansıması ise sınırlı olmuştur. Bankacılık sisteminin güçlü likidite ve sermaye yapısı, finansal istikrarın sürmesine katkı sağlamaya devam
edecektir."

FİNANSAL İSTİKRAR RAPORU

Finansal İstikrar Raporu'nun genel değerlendirmesinde şu bilgiler paylaşıldı:

"SIKI PARA POLİTİKALARI KÜRESEL BÜYÜMEYİ BASKILIYOR"

Küresel finansal koşullar ve gelişmiş ülke merkez bankalarınca uygulanmaya devam edilen sıkı para politikaları küresel büyümeyi baskılamaya devam etmektedir. Temel ekonomik göstergeler, ABD ekonomisinde büyüme görünümünün Türkiye’nin ana ticaret ortaklarından Euro Bölgesi’nden olumlu ayrıştığına işaret etmektedir. ABD başta olmak üzere gelişmiş ülke merkez bankalarının faiz indirim süreçlerine yönelik belirsizlikler ve küresel risk iştahına ilişkin gelişmeler, gelişmekte olan ülkelere yönelik portföy akımlarında dalgalı bir seyre neden olmaktadır.

market

"SIKILAŞMA VE İÇ TALEPTEKİ DENGELENME FİYAT ARTIŞLARININ YAVAŞLAMASINI SAĞLAYACAK"

İç talebin büyümeye katkısı yıllık bazda azalmakla birlikte yurt içi talepteki dirençli seyir sürmektedir. Tüketimin büyümeye katkısı azalırken, net ihracatın katkısı artmaktadır. İç talepteki dengelenme eğilimi ve beklentilerin iyileşmesiyle birlikte, cari işlemler açığı gerilemiştir. Son dönemde cari işlemler açığının finansmanında uzun vadeli borçlanma araçları ile portföy akımlarının ağırlığı da
artmaktadır. Kamu maliyesinde ise deprem kaynaklı harcamaların etkisi sürmekte olup bütçe açığının GSYİH’ye oranı yükselmiştir. Son Rapor döneminde yıllık enflasyon ise, hizmet grubu ağırlıklı olmak üzere artış kaydetmiştir. Türk lirasındaki istikrarlı seyir, finansal koşullardaki sıkılaşma ve iç talepteki dengelenme, önümüzdeki dönemde fiyat artışlarının yavaşlamasını sağlayacaktır.

iStock-1424026741

TİCARİ KREDİ BÜYÜMESİ GERİLEDİ

Şubat ve mart aylarında ivmelenen Türk lirası (TL) ticari krediler politika faiz artırımı ve
makroihtiyati tedbirler sonrasında yavaşlarken, yabancı para (YP) kredi kullanımı canlanmıştır. TL
ticari kredi büyümesi politika faiz artışının yanı sıra kredi büyüme sınırının düşürülmesi ve zorunlu karşılık tesisi uygulaması sonrasında nisan ayından itibaren gerilemiştir.

TL’de değer kaybına yönelik beklentilerin zayıflaması, kur oynaklığının azalması ve TL ticari kredi ile YP kredi maliyetleri arasında beklenen maliyet farkının açılması ise, YP kredi talebinin artmasına neden olmuştur. Sistemde TL likiditenin artması bankaların TL karşılığı para takası işlemlerinin azalmasına yol açarken, bankaların YP kredi plasmanında kullanabilecekleri döviz likiditesinin artmasına neden olarak YP kredilerini arz kanalından da desteklemiştir.

Bu gelişmeler ışığında 2018 yılından itibaren gerilemekte olan YP krediler, arz ve talep koşullarının desteklemesiyle 2024 yılında artmıştır. Mayıs ayında düzenleme çerçevesinde yapılan değişiklik ile YP kredilere aylık büyüme sınırı getirilmiş, sınırın aşılması durumunda zorunlu karşılık yükümlülüğü uygulamasına başlanmıştır. YP kredi kullanımına ilişkin gelişmeler, kredi kullanıcısının döviz geliri durumunun yanı sıra, kredi büyümesinin iç talepteki ve dış ticaretteki dengelenmeye etkisi açısından
yakından takip edilmektedir.

TÜKETİCİ KREDİLERİNDE BÜYÜME ZAYIFLADI

Bireysel kredilere yönelik devreye alınan makroihtiyati önlemler ve politika faiz artışıyla tüketici kredilerinde büyüme zayıflamıştır. 2024 yılının ilk çeyreğinde artan belirsizlik algısı nedeniyle kredi talebinin hızlanması sürecinde, tüketici kredi büyümesi kredi kartı ve ihtiyaç kredisi kaynaklı artmıştır. Bu kredilere yönelik alınan makroihtiyati önlemler ve azami faiz oranlarında yapılan artışlar sonrasında, nisan ayında bireysel kredi kartı ve ihtiyaç kredisi büyümesi zayıflayarak, son iki çeyrekteki büyüme oranlarının altına gerilemiştir.

1

BİREYSEL KREDİ KARTINDA NAKİT AVANS KULLANIMI AZALDI

Bireysel kredi kartında nakit avans kullanımı da azalmaktadır. Bireysel kredi büyümesindeki yavaşlama tüketim harcamalarının dengelenmesine ve cari işlemler dengesine olumlu katkı verecektir. Konut ve taşıt kredilerine yönelik uygulamada olan tedbirlerin de etkisiyle bu kredilerdeki zayıf görünüm sürmektedir."

BİREYSEL KREDİ TAHSİLİ GECİKMİŞ ALACAK ORANINDA BOZULMA

Finansal koşullardaki sıkılaşma sonrasında bireysel kredi tahsili gecikmiş alacak (TGA) oranında bir miktar bozulma gözlenmektedir. Bankacılık sektöründe TGA oranı, bireysel TGA oranındaki artışa rağmen firma TGA oranındaki azalış sonucu yatay seyrini korumuştur. Bununla birlikte TGA oranları, tarihsel ortalamalarının altındaki düşük seyrini tüm kredi alt türlerinde korumaktadır. Yakın izlemedeki ticari kredi oranı gerilemeye devam ederken, bireysel kredi yakın izleme oranı ödemesi geciken borçların etkisiyle artmıştır. Bireysel kredi kalitesindeki gelişmeler yakından takip edilmektedir.

3

KREDİ KARTLARI, NAKİT AVANS...

Finansal koşulların sıkılaştığı bu dönemde iktisadi faaliyette ve istihdamda önemli bir bozulma
olmaması bireylerin kredi kalitesi görünümünde dengeleyici olmaktadır. Diğer yandan, kredi kartı,
nakit avans ve kredili mevduat hesabı gibi kısa vadeli borçların yüksek faiz ile çevrilmesi borç servis yükünü artırabilecektir. Bu nedenle önümüzdeki dönemde bireysel müşterilerin borç, gelir ve tüketim yapılarında dengelenmenin olması önem arz etmektedir. Bankaların önceki dönemde ihtiyatlı bir yaklaşım ile ayırdıkları yüksek karşılıklar, aktif kalitesi kaynaklı bozulmalara karşı önemli bir tampon görevi görmekte ve banka bilançolarını desteklemektedir.

Firmaların borçluluğu gerilerken, kârlılık göstergeleri tarihsel ortalamaların üzerinde seyretmekte ve likidite yapılarındaki güçlü görünüm korunmaktadır. Yükselen TL kredi maliyetleri firmaların YP krediye yönelimini artırmış olmakla birlikte, reel sektörün finansal kaldıraç oranı ve YP açık pozisyonu düşük seviyelerde seyretmektedir. YP kredi borcundaki artışa rağmen firmaların ihracat gelirleri ile YP borçlarını karşılama kapasitesindeki iyileşme devam etmektedir.

YP kredi büyümelerinin de düzenleme sınırlarına dâhil edilmesiyle firmaların kur riski görünümünde önemli bir bozulma öngörülmemektedir.

7

BİREYSEL KREDİ KARTI BORCU PAYI ARTMAKTA

Hanehalkı borcunun milli gelire oranındaki düşük seviye korunurken bireysel kredi kartı borcunun payı artmaktadır. Kişi başı borç ve gelire oranla borçluluk göstergeleri bireysel kredi kartı hariç diğer
tüketici kredilerinde gerilemeye devam etmiştir

Finansal koşullardaki sıkılaşmaya ilave olarak bireysel kredilerde ortalama vadenin kısalması, borç/gelir uyumsuzluğu yaşayan bireylerin kredi riskinde artışa neden olabilecektir. Hanehalkının finansal varlık kompozisyonunda TL cinsi varlıkların ağırlığı artarken, kur korumalı ürünlerin payı azalmaktadır. Hanehalkının hisse senedi, yatırım fonu ve emeklilik sistemi gibi Türk lirası alternatif finansal varlıklar ile tasarruflarını çeşitlendirme eğilimi devam etmektedir.

iStock-1292784439

TÜRK LİRASINA GEÇİŞ HIZLANDI

Parasal sıkılık ve destekleyici makroihtiyati çerçeve, Türk lirasına geçişi hızlandırırken, bankaların döviz ve TL likiditeleri artmaktadır. Politika faiz artırımı ve ek makroihtiyati düzenlemeler sonrasında TL mevduat faizleri mart ayının ikinci yarısından itibaren hızlı bir şekilde yükselmiştir. Nisan ayının ilk haftasından itibaren YP mevduattan ve kur korumalı mevduattan TL mevduata geçişlerin yanı sıra yurt dışından portföy girişleri ve yurt dışı yerleşiklerle yapılan swap işlemleri de hızlı bir şekilde artmıştır. Bu gelişmeler finansal sistemin TL likidite fazlasına geçmesine neden olurken, bankaların TCMB ile gerçekleştirdiği depo işlemlerinin artmasına ve para takası işlemlerinin azalmasına neden olmuştur. Sistemdeki TL likidite fazlası, ilave ZK adımları ile sterilize edilmiştir.

TÜRKİYE'NİN RİSK PRİMİ DÜŞTÜ

Mevcut politika bileşimi, Türkiye’ye yönelik risk algısının iyileşmesini ve risk priminin düşmesini
sağlamıştır. Ülke risk priminde gözlenen iyileşmeyle birlikte bankaların yurt dışı borçlanma maliyetleri azalırken, orta-uzun vadeli enstrümanlar başta olmak üzere ilave yeni kaynak temini ile dış borç yenileme oranları artmıştır. Sendikasyon kredisi yenilemelerinde maliyetler bir önceki döneme göre 100 baz puan (bp) gerilerken yenileme oranı yüzde 120 seviyesinin üzerinde gerçekleşmektedir.

Bankaların uzun vadeli eurobond ihraçları ve sermaye benzeri borçlanmaları canlı bir seyir izlemektedir. Bankalar 2024 yılının mayıs ayına kadar olan dönemde 4,1 milyar ABD doları tutarındasermaye benzeri borçlanma ürünleri ile yeni kaynak temin etmişlerdir.

Express


En Çok Aranan Haberler