Mynet Özel | Ezgi Sivritepe
Türkiye'de son 8 yıldır doğurganlık hızı 2,10 seviyesinin altında. Bundan dolayı nüfus kendini yenileyemez noktaya ulaşıyor. Doğum oranının düşmesinden dolayı ise hükümet 2025'i Aile Yılı olarak ilan etti. Çalışma hayatı, yenidoğan bebek yardımı, evlilik yardımları gibi birçok düzenleme hayata geçirildi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın aldığı karara göre, bu yıl doğan ilk çocuğa tek seferlik 5 bin TL; ikinci çocuğa 5 yaşına kadar bin 500 TL; 3 ve daha fazla çocuk için 5 yaşına kadar 5 bin TL'lik yardım yapılacak.

Devlet memurları için ise doğum itibarıyla çocukları ilkokula başlayana kadar yarı zamanlı çalışma hakkı verildi. Bu kapsamda yarı zamanlı çalışan memurun maaşı, emeklilik primleri ve sosyal yardım ödemeleri çalışma süresi ile orantılı olarak ödenecek.

Aile Yılı'nda çocuğun önemi sık sık dile getirilirken bebek mağazalarındaki etiketler ise merak edildi. Bir bebeğin dünyaya gelmesi ile temel ihtiyacı olan bebek bezi ve mama fiyatının son 10 yılda ne kadar yükseldiği dikkat çekti.
0-6 aylık bir bebeğin kullandığı 800 gramlık mamanın 2025 yılında ortalama fiyatı 600 TL ile 930 TL arasında değişiyor. 2015 yılında ise aynı kutu mamanın ortalama fiyatı 40 TL civarındaydı. Buna göre, son 10 yılda 0-6 aylık bir bebeğin 800 gramlık mama kutusu yüzde 1813 zamlandı.

1 kutu bebek mamasının 1 ay içinde tüketilmesi gerektiği düşünülürse, bir bebeğin ilk 6 aylık döneminde mama masrafı ortalama olarak 5 bin TL civarında oluyor.
Aynı şekilde, bebek bezi fiyatlarındaki artışlar da cep yakıyor. 2025 yılında dünyaya gelen bir bebek için ortalama bebek bezi fiyatı 200 TL ile 700 TL arasında değişiyor. 2015 yılında ise bebek bezi fiyatı ortalama olarak 30 TL ile 35 TL arasındaydı. Son 10 yılda bebek bezi yüzde 1285 zamlandı.

Yenidoğan bir bebeğin günde 10 adet bebek bezi kullandığı düşünülürse 6 ay boyunca 1800 adet bez harcıyor. Yani bir ailenin yenidoğan bebeği için 6 ay boyunca bez maliyeti 5 bin 200 TL ile 18 bin 200 TL arasında değişiyor.
Doğum oranlarının azalması ve bebek ürünlerindeki bu fiyat artışının sektörü nasıl etkilediğini ise Bebek Araç Gereçleri Üretici, İthalatçı ve Perakendecileri Derneği (BAGİDER) Başkanı Göksel Dolu Mynet'e değerlendirdi. Dolu, sektörün doğum oranlarından etkilendiğini ancak tek çocuklu ebeveynlerin yüksek kaliteli ürün tercih ettiğini belirtti.

Fiyat artışında, döviz kurunun ve yüksek enflasyonunun etkisinin olduğunu ifade eden Dolu, küçük ve orta büyüklükteki firmaların bu durumdan etkilendiğini kaydederek, diğer sektörlerde de aynı durumun yaşandığını ifade etti.

Aile Yılı kapsamındaki desteklerin sektöre olan etkisini değerlendiren Dolu, şu cümleleri kurdu:
"Bazı sosyal destekler, bilinçlendirme kampanyaları ve aileyi destekleyen hizmetler kısa vadede talebe sınırlı katkı vermiş olabilir; ancak demografi ve satın alma gücü gibi ekonomik belirleyiciler hâlâ daha güçlü etkiye sahip"

Belirgin bir canlanma görülmesi için iki detaya dikkat çeken Dolu, "Doğrudan satın alma gücünü artıran mali teşviklerin veya çocuk bakım maliyetlerini düşüren yapısal politikaların devam etmesi gerekir" dedi.

Yurt dışında tatil yaparak daha uygun fiyat bebek arabası alınabileceğine dair değerlendirmelere de açıklık getiren Dolu, sözlerini şu şekilde tamamladı:
"Her zaman gerçekçi değil: garanti, servis, güvenlik onayı, iade ve teknik destek maliyetleri ile birlikte düşünüldüğünde toplam maliyet bazen yerel alım ile benzer veya daha pahalı olabilir. Yine de fiyat farklarının bir kısmı gerçek"

Tüketiciler Konfederasyonu (TÜKON) Genel Başkan Vekili Aziz Koçal ise, bebek maması, bebek bezi, hijyen ürünleri ve vitamin takviyelerinin fiyatları ile ilgili şikayetlerin arttığını kaydetti.
Sektörde stokçuluk ve fahiş fiyatlama gözlemlediklerini kaydeden Koçal, ayrıca merdiven altı ve denetimsiz ürünlerin de piyasada bulunduğunu açıkladı. Koçal, denetimsiz ürünlerde ağırlıklı olarak oyuncakların bulunduğunu ifade etse de bazen mamalarda da bu sorunla karşılaştıklarını söyledi.

Son olarak yeni çocuğu olan ailelere verilen destek ödemelerini değerlendiren Koçal, şunları söyledi:
"Kısa vadede sosyal devlet anlayışı ile örtüşmekte ancak uzun vadede maalesef aile kendi ekonomik sorunları ile karşı karşıya kalıyor. Özellikle yoksul ailelelerde gelir seviyesi düşük olan, yoksulluk sınırının altında geliri olan ailelere destek ödemeleri sürekli hale getirilmeli tabiiki ailenin gelir durumu sürekli kontrol edilerek"

Bebek ürünlerinde KDV'nin sıfırlanmasının daha iyi olabileceğini kaydeden Koçal, cümlelerini şu şekilde tamamladı:
"Bebek mamaları, bebek bezleri ve hijyen ürünlerinde KDV’nin düşürülmesi veya sıfırlanması tüketiciye doğrudan fayda sağlar ve fiyatların ulaşılabilir olmasını destekler. Kabul edilebilir bir kar marjı üst sınırı mutlaka bulunmalı"
Okuyucu Yorumları 4 yorum