Enerji üretimi kritik bir öneme sahip olmasından konu ile ilgili ciddi yatırımlar da yapılıyor. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ile ABD’li Continental Resources ve TransAtlantic Petroleum şirketleri arasında imzalanan ‘Ortak Girişim Anlaşması’ da enerji üretimi için önemli bir anlaşma.
Diyarbakır Havzası'ndan ortak bir aramanın yapılması sonucu petrol ve doğal gaz kaynakları için olumlu bir yansımasının olacağı düşünülüyor. TRT Haber'e konuşan Boğaziçi Üniversitesi Rektör Yardımcısı olan ve aynı zamanda Uluslararası Enerji Ekonomisi Birliği başkanlığı dahil çok farklı görevlerde bulunan Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu, ABD'nin enerjide ihracatçı konumuna yükseldiğini kaydederek, başrolün konvansiyonel olmayan petrol ve gaz üretimine ait olduğunu sözlerine ekledi.
ABD'de teknoloji ve deneyimin en üst seviyede olduğunu belirten Kumbaroğlu, "Şimdi Türkiye ile yeni bir yola giriyorlar. Sahip oldukları kabiliyetler, ülkemizin konvansiyonel olmayan gaz ve petrol kaynaklarını ekonomimize kazandırabilmesi adına önemli bir köprü görevi üstlenecek" şeklinde konuştu.
Kumbaroğlu, ABD Enerji Bilgi İdaresi tarafından 2013’te Diyarbakıt Havzası bölgesine dair kapsamlı bir çalışma yapıldığını hatırlatı ve, o dönemde 41 ülke 137 kaya formasyonunun incelendiğini vurguladı.
Havzada, konvansiyonel olmayan petrol ve gaz rezervinin bulunduğunu aktararak, "Havzanın yaklaşık 83 bin 139 kilometrekare olduğu bilgisi var. Bunun 10 bin 463 kilometrekarelik kısmında 2,9 trilyon metreküp kaya gazı mevcut. Rapora göre aynı bölgede 87 milyar varil kaya petrolü bulunduğu da hesaplanmış" dedi.
ABD'nin havzadaki rezervi 289 milyar metreküp kaya gazı ve 4,5 milyar varil petrol olarak değerlendirildiğini aktaran Kumbaroğlu, Güneydoğu Anadolu Havzası’nın Hatay’dan Hakkari’ye kadar uzandığını ifade etti.
Gaziantep, Adıyaman, Kilis, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak’ın bu havza içinde anıldığını dile getiren Kumbaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Dadaş Formasyonu olarak adlandırılan rezervuar özellikle Diyarbakır çevresinde yoğunlaşıyor. Söz konusu gaz rezervi, Türkiye’nin bugünkü tüketim miktarları ile yaklaşık 5,5 yıllık tüketimine denk geliyor. Elbette TPAO ve ABD’li şirketlerin birlikte yapacağı saha çalışmalarından elde edilecek sonuçlar hangi miktarlarda üretim yapılabileceğini net olarak ortaya koyacak.
Türkiye bu anlaşmayla doğal gaz ve petrolde dışa bağımlılığını bir nebze daha azaltacak. Sadece bu da değil, yeni yol haritası Ankara’nın bölgesel enerji ticaret merkezi vizyonuna çok değerli bir destek sağlayacak.
Eğer doğru adımları atmaya devam edersek Diyarbakır Havzası’nı da Dadaş Formasyonu’nu da hatta farklı coğrafyalardan yeni müjdeler duymaya da devam edebiliriz. Türkiye, enerjide dünyanın yükselen yıldızı olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.”