FİNANS

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

"Baskın yok, rutin kontrol"

Maliye Bakanlığı’nın, dün TÜPRAŞ ve akaryakıt dağıtım şirketleri dahil olmak üzere 18 bölgede başlattığı incelemelerle ilgili olarak Petrol Ofisi Ceo'su Melih Türker, incelemenin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ve Maliye Bakanlığı’nın rutin bir kontrolü olduğunu söyledi.
Türker, “Bu normal bir stok, ulusal marker kontrolü. Sürekli yaptıkları bir kontrol. Anormal bir durum değil. Sektörde, baskın terminolojisini ortadan kaldırmamız lazım. Baskın falan yok; sadece regülasyon doğrultusunda yapılan rutin incelemeler ve kontroller. Biz kendimizi nasıl düzenli olarak inceliyoruz, şirket markalarımıza bakıyoruz. Otoriteler de bizim depolarımızı aynı şekilde kontrol ediyorlar. Bundan ibaret. Sektörle ilgili biraz pozitif olalım” açıklamasında bulundu.
Türker, gazetecilerin sorularını yanıtladı. 20 Haziran’dan itibaren uygulamasına başlanacak olan, EPDK’nın, akaryakıt fiyatlarına tavan fiyat uygulamasının da farklı yorumlar getirdiğini ifade eden Türker, “EPDK, akaryakıt fiyatlarının düzenlenmesi için 20 Haziran’a kadar süre vermişti. Dünkü incelemeler de olunca yorum bundan kaynaklanıyor” dedi.
Akaryakıta tavan fiyat uygulamasıyla ilgili görüşlerini de dile getiren Türker, fiyatlandırma mekanizmasında işin bir rasyonel, bir de duygusal tarafı olduğunu belirtti. Türker, “5015 sayılı Petrol Kanunu’nun bir maddesi, rafineciler ve dağıtıcılar en yakın erişilebilir serbest dünya pazarını göz önünde bulundurarak, fiyatlarını tespit ederler, diyor. Biz zaten bunu yapıyoruz. Uzun zamandır da fiyat oluşumunun nasıl olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Bu Türkiye’ de birçok şeye bağlı. Vergiye, döviz kuruna, ürün fiyatlarına, eş zamanlı hareket edip etmemesine bağlı. Ancak işin bir de duygusal tarafı var. Türk tüketicisi olarak düşündüğümde duygusal tarafı çok iyi anlıyorum. Çünkü fiyatlar direk olarak tüketiciyi ilgilendiriyor” dedi.
20 HAZİRANDA NE OLUR BİLEMEM AMA YÜKSEK FİYAT KİMSENİN YARARINA DEĞİLDİR
EPDK’nın uygulamasının başlayacağı 20 Haziran’da ise piyasanın nasıl olacağı konusunda bir tahminde bulunmayan Türker, “20 Haziran'da ne olacak bilemem. EPDK diyor ki, 20 Haziran’da ben, kanunun bana verdiği yetki ile bir tavan fiyat tespit edebilirim. Doğrudur, kanunda böyle birşey var. Olağan üstü bir durum olursa 2 ay süreyle EPDK tavan fiyat belirleyebilir. Ancak önemli olan, anlamamız gereken şu: Akaryakıt sektörü, bu işle ilgili çok çalışıyor. Çünkü fiyatların yüksek olması kimsenin yararına değildir. Şirketlerin de değildir. Tüketim düşer, işlerimiz düşer, enflasyonu tetikler. Bunun iyi incelenmesi ona göre değerlendirilmesi gerekir. 20 Haziran’da ne olacak hep birlikte izleyip göreceğiz” değerlendirmesini yaptı. Türker, sektörde çok yoğun bir rekabet olduğuna da dikkat çekti.
TAVAN FİYAT UYGULAMASINDA REKABET DOĞRU ÇALIŞMALI
Bir gazetecinin, “Akaryakıtta tavan fiyat belirlenmesi ile bayilerinin kar payından kısıntıya gidilecek mi?” şeklindeki soruya Türker, “Dağıtım şirketleri ile bayiler bir bütün. Ortak bir iş yapıyorlar. Dolayısı ile bunu bir bütün olarak düşünmek lazım. En önemlisi, çok dikkat etmemiz gereken konu rekabettir. Rekabet varsa tüm olay güzeldir. Rekabet yoksa hiçbir şey olmaz. Burada da rekabet kuralları çerçevesinde herkesin çok düzgün davranması gerekiyor. Rekabetin sağlanması ve artırılması gerekiyor. Zaten Rekabet Kurulu da bunu söylüyor” dedi.
“Tavan fiyat konulması, rekabeti engelleyici bir unsur değil mi?” şeklindeki bir başka soruya da Türker, “Tavan fiyat, tavsiye edilen fiyattır. Bugün bir tavan fiyatı şirketler de bildiriyor ve hepsi her zaman aynı fiyat olmuyor. Rekabet var. Türkiye’de bugün bu oluyor. Bunu görmek lazım. Rekabetin doğru çalışması için herkesin pozitif olarak katkıda bulunması lazım. Onun ötesinde bu işi fazla da duygusallaştırmamak gerektiğini düşünüyorum” yanıtını verdi.
“CEYHAN’DA RAFİNERİ İÇİN BAŞVURALI 2 YIL OLDU”
Petrol Ofisi’nin Ceyhan’da rafineri kurma projesiyle ilgili olarak da Türker, “Bürokrasinin bazı konularda hızlı çalışıp, bazı konularda ince eleyip sık dokuduğunu düşünüyorum. Başvuralı yaklaşık 2 yıl oldu. Daha bize gelen bir cevap yok. Ama şunu soruyorsanız, “Yarın lisansı alsan ne yaparsın? Bilmiyorum. Bütün fizibiliteyi baştan hesaplamak lazım. Çünkü iki yıldan bu yana köprünün altından çok sular geçiyor. O kadar dinamik ki dünya konjoktüründe bizim sektör, olay değişiyor. Olay değişince, o değişimle ilgili verileri alarak ona göre hesabınızı yapmanız lazım. Çünkü büyük yatırımlar bunlar. O zaman geldiğinde, ona göre değerlendirmemizi yaparız” diye konuştu.
“MOTORİNDE DÜŞÜŞ YIL SONUNA KADAR SÜRER”
Akaryakıt sektörüne krizin etkilerini de değerlendiren Türker, bu yılın ilk beş ayındanda motorinde yüzde 4.5 - 5 gibi bir daralma yaşandığını kaydederek, “Açıkçası bu trendin, yıl sonuna kadar süreceğini tahmin ediyorum. Benzinde biraz daha iyi gibi görünüyor. Ancak Oto LPG yıllardır iki haneli büyürken, tek hanenin altına düşmüş durumda. Ekonomik sıkıntı olunca insanlar daha az araç kullanıyor. Pazar daralınca biz de daralıyoruz. Ancak biz, pazar daralırken, pazardan biraz daha az daralmayı, pazar büyürken de pazardan daha fazla büyümeyi hedefliyoruz. İlk beş ayda da böyle bir trend var, umarım sürdürürüz” dedi.
“İRAN YATIRIMINDA GELİŞME YOK”
İran yatırımıyla ilgili olarak da Türker, “İran''la ilgili hiç bir gelişme yok. Biz, dikey olarak büyümeyi istiyoruz. Bu doğrultuda çalışıyoruz. Arama üretimine gelince, bu yılın başında Güney Akçakoca'daki doğalgaz üretim sahasında bir hisse aldık. Orada şu anda üretim çok iyi gidiyor. Bu bağlamda bütün fırsatlara bakıyoruz. Petrol Ofisi, dikey entegre olmuş, portföy olarak çeşitlendirilmiş, coğrafi olarak da çeşitlendirilmiş bir şirket olma amacıyla hareket ediyor” dedi.
“İHALE YASAĞI İÇİN MAHKEMEYE GİTTİK, UMARIM SONUCU YAKINDA ALIRIZ”
Petrol Ofisi’nin ihale yasağıyla ilgili bir soruya da Melih Türker, bu konuda yaptıkları bir yanlışlık olmadığını savundu. Türker, şunları söyledi:
“Petrol Ofisi, çok önemli değerleri olan bir şirket. Olay şuradan kaynaklanıyor: Fulloil 5 ya da 6, ikmal noktanızın ürettiği ürüne göre değişiklik gösterebiliyor. Şimdi şu taahhüdü veremiyorsunuz: Ben 5 istiyorum, 500 bin ton sağlar mısın? Sağlayamam diyorum. Çünkü teknik nedenlerden dolayı. Bu hep böyle gelmiştir. Buradaki fark ve bu olayın ortaya çıkmasının nedeni şudur: Ekim 2008 ihalesinde şartnamenin adı: Fulloil FO 5 ihalesi. Biz de diyoruz ki, Bunu yapamam; o taahhüdü veremem. O teknik nedenden dolayı. Ama alternatif yakıt olarak ben sana FO 5-6 verebilirim diyorum. Burada gizli birşey de yok."

Express


En Çok Aranan Haberler