Brooking Enstitüsü Başkan Yardımcısı ve Akbank Uluslararası Danışma Kurulu Üyesi Kemal Derviş, ekonomik krizden cari açığı yüksek ülkelerin daha fazla etkilendiğini belirterek, ''Türkiye, maalesef 2004'ten sonra yüksek cari işlem açığı ile devam etti yoluna... Bugünkü aşırı daralma ve büyüme hızının yüzde -4'e kadar inmesi, cari işlem açığının bir nedeni'' dedi.
Derviş, Forum İstanbul'un ''Dünya Finansal ve Ekonomik Krizinden 2023 Türkiye'sine'' başlıklı toplantısının ilk oturumunda yaptığı konuşmada, 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana gelişmiş ülkelerde ekonomik kriz yaşanmadığını, sadece belli süreler ekonomik duraksamalar olduğunu anlattı.
Ekonomik krizden dünyadaki tüm ülkelerin etkilendiğini, bu açıdan bir ayrışma olmadığını vurgulayan Derviş, ''Ama öbür taraftan krizin coğrafyasına baktığımız zaman bir ayrışma var. Japonya yüzde 6 küçülürken, Çin yüzde 7 büyüyor. Güney Amerika küçülme yüzde 1,5 civarında olurken, Doğu Asya her şeye rağmen yüzde 3-4 arasında büyümeyi gerçekleştirecek. Bu ayrışma kavramında dikkatli olmak lazım. Herkesin etkilendiği doğru ama dünya büyümesinin yapısında da çok ciddi ve sürekli olacağını sandığım ayrışmalar var'' diye konuştu.
Derviş, ekonomik krizin nedenlerine de değinerek, şöyle devam etti: ''Merkezdeki finans sektörünün düzenleme ve denetimindeki aşırı zaaf, yolsuzluğa kadar giden süreç çok aşırıydı. İkinci unsur, bununla birleşen ve körükleyen unsur, ABD'nin cari açığı ve bunun finansmanı ve finansman sürecinde likiditeye çekmek için kullandığı yöntemler.
ABD'de bu kadar büyük cari açık olmasaydı, bu kadar likidite ABD'ye akmasaydı, o zaman ABD'deki finansal kriz de bu ölçüde olmayacaktı. Üçüncü nokta, küreselleşme ile ilgili. Küreselleşmenin çeşitli boyutları var, birisi finansal, diğeri dış ticaret... Dünyada dış ticaret her yıl milli gelirden daha fazla büyüdü ve zaman zaman yüzde 50 daha hızlı büyüdü. Dünya ekonomisindeki bütün ülkeler birbirlerine daha fazla bağlandı.''
Kemal Derviş, bu yıl dünya ticaretinin yüzde 11 oranında küçülmesinin beklendiğini belirterek, en zor durumda, en fazla ihracat yapan ve ihracata dayalı strateji izleyen ülkelerin kaldığını söyledi.