Dünya piyasalarını kasıp kavuran küresel krizin uzun vadede Türk ekonomisini etkilemesini istemeyen hükümet, Meclis takviminde değişiklik yapmayı planlıyor. 1 Ekim'de TBMM'nin açılmasının ardından Ticaret, Borçlar ve Teşvik Kanunu gibi düzenlemeler öne alınacak.
Meclis'in yoğunluklu gündemi ekonomi olacak. Bölgesel, sektörel ve proje bazında teşviklerle, yükselen emtia fiyatlarına karşı üretici dirençli hale getirilecek. Merkez Yürütme Kurulu'nda söz konusu kararları alan hükümet, düzenlemelerin sıkıntıdaki sektörlere nefes aldırmasını istiyor.
Küresel krizin Türkiye ekonomisine etkilerini CİHAN'a değerlendiren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli, dünyadaki çalkalanmanın son 100 yılın en büyük krizi olduğunu söyledi.
Petrolün 22 dolardan 130 dolarlara yükseldiğini dile getiren Gedikli; gıda, metal fiyatlarının da aynı şekilde yukarılara tırmandığını hatırlattı. Bu tablodan üretici olan Rusya ve İran gibi ülkelerin kazançlı çıktığına dikkat çeken Gedikli, "İthalatçılar olarak bizim gibi ülkeler bundan zararlı çıktı. Mesela biz enerjiyi dışarıdan alıyoruz. Oysa enerjiyi dışarıya koyabilsek cari açığımız olmayacak" diye konuştu.
ABD'nin krizle baş etmek için yeni hamleler üzerinde durduğunu kaydeden Bülent Gedikli, hükümetin ve ekonomi yönetiminin krizi yakından takip ettiğini ifade etti. Krizin Türkiye'yi yabancı sermeyenin kaçması ve cari açığı arttırma noktasında etkileyebileceğini aktaran Gedikli, Türk ekonomisinin büyük zararlar görmemesinin içerdeki gelişmelere bağlı olduğunun altını çizdi. Kapatma davası boyunca doğrudan yabancı sermaye girişinin yarı yarıya azaldığını hatırlatan Gedikli, "Cari açığı yabancı doğrudan sermaye yatırımlarıyla kapatalım istiyorduk, doğrudan krediler yerine. Bu daha sağlıklı bir yoldur. Ama öyle almadı kapatma davası bunu kesintiye uğrattı" dedi.
Türkiye'de son beş yılda gerçekleştirilen yapısal reformların ekonomiyi ayakta tuttuğuna vurgu yapan Gedikli, ekonominin şoklara karşı dayanıklı hale geldiğini bir örnekle açıkladı: "Anayasa kitabı atılıyordu alabora oluyordu. Şimdi dünyanın en büyük krizi yaşanıyor Türkiye dimdik ayakta."
Bankacılık sisteminin sermayesinin eskiden güçsüzken şimdi güçlü olduğunu aktaran Gedikli, AR-GE kanunu, vergilerin indirilmesi ve teşviklerle ekonominin daha güçlü hale geldiğini söyledi. Yeni dönemde Türkiye ekonomisinde yapılması gereken işler bulunduğuna işaret eden Gedikli, "Merkez Yürütme Kurulu'nda bunu kararlaştırdık. Meclis açılır açılmaz Ticaret, Borçlar ve Teşvik Kanunu çıkacak" şeklinde konuştu.
Teşviklerin şeklinin değişeceğini söyleyen Bülent Gedikli; bölgesel, sektörel ve proje bazında teşvikler geleceği müjdesini verdi. Gedikli, özel teşviklerin beyaz eşya ve otomotivde ihracata dönük olarak verilebileceğini dile getirdi.
"NÜKLEER SANTRALDE ENERJİ BAKANLIĞI ELİNİ ÇABUK TUTMALI"
Elektrik zamlarıyla ilgili değerlendirmeler yapan Gedikli, elektriğin Türkiye'de en ucuz ülkeler arasında olduğunu, son zamlardan sonra orta sıralara yükseldiğini ifade etti.
Yüzde 60'ı bulan zamların arkasında özel sektörün talebinin bulunduğunu açıklayan Gedikli, zamların üretici çeşitlenmesi getireceğini şöyle anlattı: "Bu fiyatlardan sonra enerji sektörüne hızlı girişler olacak. Enerji üretimiyle ilgili yatırımlar tamamlanınca elektrik fiyatları dengeye girecek. Ancak Nükleer santral konusunda Enerji Bakanlığı'nın elini çabuk tutması gerekir. Karadeniz'deki petrolle ilgili elini çabuk tutması gerekir."