Türkiye Bankalar Birliği’nin (TBB) 51. Genel Kurulu’nda bankacılık sektörünün 2007 yılı sonuçlarını açıklayan ve 2008’in ilk dönemine ilişkin gelişmeleri değerlendiren TBB Başkanı Ersin Özince, banka dışı kesimin dış borçlanmasının hızlı arttığı uyarısında bulundu.
Özince, bu kesimlerin dış borç stokunun Türkiye’deki bankalardan kullanılan yabancı para kredilerinin çok üzerinde olduğunu vurguladı. Banka dışı kesimin Türk bankalarından kullandığı kredilerin 51 milyar dolar olduğunu belirten Özince, yurt dışından kullanılan kredi hacminin ise 72 milyar dolara ulaştığına işaret ederek, bu gelişmenin Türkiye’deki vergisel yüklerden ve bankaların döviz kredisi açmalarının sınırlandırılmasından kaynaklandığını söyledi.
ÖZEL SEKTÖR DIŞ BORÇLANMASINDA BÜYÜK ARTIŞ
Dış borç stokundaki hızlı yükselişe dikkat çeken Özince, dış borç stokunun 2007 yılı sonunda 247 milyar dolara ulaştığını, bu artışta en önemli kaynağın ise özel sektör borçlanması olduğunu ifade etti. Özince, dış borçta 200-2007 dönemindeki 117 milyar dolarlık artışın 115 milyar dolarlık kısmın özel sektöre ait olduğunu ve özel sektörün payının yüzde 33’ten yüzde 64’e sıçradığını hatırlatarak, “Finansal kurumların dış borç stokunun aynı dönemde 10 milyar dolardan 57.6 milyar dolara çıktığını, finans dışı kesimlerde bu stokun 33.6 milyar dolardan 100.5 milyar dolara ulaştığını söyledi.
DÖVİZ REZERVİ ARTIŞI YAVAŞLADI
TBB Başkanı Özince, döviz arz fazlasında 2007’nin ikinci yarısından itibaren bir düşme meydana geldiğini, 2007’nin ilk yarısında 24 milyar dolar olan döviz rezervlerindeki artışın, 2007 sonunda 11.5 milyar dolara çıktığını, 2008’de döviz rezervi artışının 4.4 milyar dolar gibi sınırlı düzeyde kaldığını hatırlattı. Özince, gerçek kişilerin döviz tevdiat hesaplarının da 2008’in ilk dört ayı sonunda 68 milyar dolara, toplam döviz tevdiat hesaplarının 97.6 milyar dolara çıktığını, döviz mevduatının toplam mevduat içindeki payının ise yüzde 36 düzeyinde olduğunu kaydetti.
Özince, sermaye hareketleri ile ilgili değerlendirme yaparken, 2007’nin ikinci yarısından itibaren net sermaye girişinde dikkat çeken bir yavaşlama olduğunu, yurt dışında yerleşiklerin tahvil ve bono portföylerinden net çıkışlar yaşandığını ve bu eğilimin 2008’in ilk çeyreğinde de devam ettiğini belirtti.
İMKB’NİN PİYASA DEĞERİ 2001 YILININ BİLE ALTINDA
Finansal kurumlar başta olmak üzere İMKB’de işlem gören hisse senetlerinin piyasa değerlerinde önemli bir düşüş yaşandığını söyleyen Özince, 2007 sonunda İMKB’de işlem gören şirketlerin piyasa değerinin 290 milyar dolara yükseldiğini, 2008’in ilk çeyreği sonunda ise bu değerin 190 milyar dolara indiğini, piyasa değerinin Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’ya (GSYİH) oranının yüzde 28 ile 2001 yılı düzeyinin bile altına düştüğüne işaret etti.
"FAİZİ SINIRLAMAK DÜNYANIN SONU OLMAZ"
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince, kredi kartları faiz oranlarına sınır getirilmesiyle ilgili yasa çalışmalarına ilişkin olarak, "Dünyanın sonu olmaz, kredi kartları Türkiye'de yasaklansa da hiçbir şey olmaz. Ticari sonuçları olur ama dünyanın sonu olmaz. Ama şu önemli bir problem olur; Türkiye Cumhuriyeti'nde serbest piyasa ekonomisiyle ilgili gerekli olmayan bir düzenleme yapılmış olur kaygısındayım. Ama onun gerekli olup olmadığına da benim kanaatim değil TBMM karar verir " dedi.
Özince, TBB'nin 51. Genel Kurulu sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kredi kartları faiz oranlarına sınır getirilmesi çalışmasına ilişkin bir soru üzerine, bu tür düzenlemelerin yapılması durumunda (şöyle kötü olur böyle kötü olur) diye düşünmeye hiç gerek olmadığını, hiçbir şey olmayacağını söyledi.
Özince, "Yani dünyanın sonu olmaz. Kredi kartları Türkiye'de yasaklansa da hiç bir şey olmaz. Ticari sonuçları olur ama dünyanın sonu olmaz. Ama şu önemli bir problem olur, Türkiye Cumhuriyeti'nde serbest piyasa ekonomisiyle ilgili gerekli olmayan bir düzenleme yapılmış olur kaygısındayım. Ama onun gerekli olup olmadığına da benim kanaatim değil TBMM karar verir" diye konuştu.