İSTANBUL (AA) - Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ömer Torlak, "Başarı fetişizmine sıkıştırılmış bir gençlik yetişiyor." dedi.
İbn Haldun Üniversitesi Etik Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (İHÜ ETAM), İstanbul Ticaret Odasında (İTO) gerçekleştirilen tanıtım programı ile hizmete girdi. Program kapsamında "Sürdürülebilirlik Perspektifinde İş Ahlakı" konulu panel düzenlendi.
Panelde konuşan Rekabet Kurumu Başkanı Torlak, sürdürülebilirliğin önemli olduğunu düşündüğünü ifade ederek, işlerini sürdürülebilirlik ekseninde yapmaları gerektiğini söyledi.
Torlak, şunları kaydetti:
"Modernizmin etkisi altındayız. Geleneksel Anadolu ailesinde yetiştik. Okul süreçlerimiz belli. Her birimiz farklı alanlarda uzmanlaştık ama bu farklı uzmanlık alanlarının beslenme alanları da belli. Son 150-200 yıllık geçmişe baktığımız zaman modernizmin etkilerini yok sayamıyoruz. Başarı fetişizmine sıkıştırılmış bir gençlik yetişiyor. Sadece ülkemizde değil, dünyanın hemen hemen her yerinde bunu görüyoruz."
- "Kendi değerlerimize dayalı bir dünya arayışı içerisindeyiz"
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay da yaşanılan ekonomik ve sosyal hayatın insanlara çizdiği bir perspektif olduğunu ifade ederek, "Kapitalist bir ekonominin gereklerini yerine getiriyoruz ama kendi değerlerimize dayalı bir dünya arayışı içerisindeyiz. Bu da bize bir yaman çelişki ortaya çıkarıyor." dedi.
Kuralay, kapitalist düzenin oluşturduğu sınıfçı bakış açısının çatışmacı bir dünyanın sonuçlarını ortaya çıkardığını söyledi.
- "Tüm insanlığa faydalı insan inşa etmemiz lazım"
İbn Haldun Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İrfan Gündüz ise siyasetin, insanlardaki yıkıcı enerjiyi topluma yararlı yönde sevk etmek olduğunu belirterek, "Dolayısıyla bizim kendisine, köyüne, ilçesine, iline, ülkesine ve tüm insanlığa faydalı insan inşa etmemiz lazım. Ahlak budur." dedi.
Şentürk, teknolojik ve finansal alanda sağlam bir altyapı oluşturulamaması halinde bütün gayretlerin boşa gideceğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Ekonomik olarak başarılı olan ülkeler Japonya, Almanya... Buralarda güçlü bir iş ahlakı var. Dolayısıyla sosyologların ahlaki düzen diye isimlendirdikleri ahlaki yapı olmazsa sürekli ekonomik kalkınma gerçekleştirilemez. İbn Haldun, ekonomik kalkınma ile beraber ahlaki erozyona uğranılacağını söylüyor. Bu bir kaçınılmaz sonuç değil. Eğer gerekli tedbirleri almazsanız ekonomik kalkınma ahlaki çöküntüye sebep olur diye uyarıyor."