Seyhan ilçesinde bulunan Antika Çarşısı’nda saat dükkanı işleten Cumali Özdemir’in saat tutkusu küçük yaşlarında başladı. Gençlik yıllarında da saatlere ilgisini sürdüren Özdemir, neredeyse her ay 1 saat satın almaya başladı. Zamanla elindeki saat sayısının 50’ye ulaştığını kaydeden Özdemir, saatlerinde zamanla ortaya çıkan problemleri çözme gerekliliğinin kendisini bu işi öğrenmeye yönelik ilk adımı atmaya yönelttiğini anlattı.
Geçimini 23 yıl boyunca sağlık teknikerliği yaparak sürdüren Özdemir’in saat tutkusu ise 23 yılın ardından mesleğinin önüne geçti. Sağlık sektöründe çalıştığı yıllarda internetten saat videoları izlemeye başlayan Özdemir, her geçen gün kendisini daha da geliştirdi. Geçen yılların ardından daha rahat icra edebileceği bir meslek grubunda çalışmayı tercih ettiğini anlatan Özdemir saat dükkanı açtı. Hobi olarak başladığı saat tamirciliği zamanla mesleği haline gelen Özdemir, sağlık sektöründeki günlerini ise unutamıyor.
"SAĞLIK SEKTÖRÜNDE İŞİME DEVAM EDERKEN BİR YANDAN DA SAAT VİDEOLARINI İZLİYORDUM"
Yaklaşık 10 senedir saat işiyle uğraştığını anlatan Cumali Özdemir, "Önceden hobi olarak yapıyordum. Sağlık sektöründe işime devam ederken bir yandan da saat videolarını izliyordum. Hem kendi saatlerimi hem de hurda saatleri toplayarak internette görmüş olduğum tamir videolarından da tamir yaparak saatlere alışmaya başladım. Zaman geçtikçe daha çok keyif almaya başladım. Pasif olan bir şeyi aktif hale getirmek, eskileri yeniden çalışır hale getirmek insana ayrı bir huzur veriyor. Bunları zamanla tamamladıktan sonra bende bir hobi oluşmaya başladı. Tam olarak hobiye çevirdim. Hobiden sonra ise kendime neden bunu mesleğe çevirmediğimi sordum. İlk olarak internetten öğrendiğim şekliyle, sonrasında da büyük ustalardan destek alarak bu mesleğe gönül verdim" dedi.
"ESKİNİN YAŞANMIŞLIKLARINI HAYATA DÖNDÜRMEK BANA KEYİF VERİYOR"
Mesleğini büyük bir zevkle icra ettiğini kaydeden Özdemir, "İnanın çok büyük bir zevkle yapıyorum çünkü eskinin yaşanmışlıkları içerisinde olan, atıl halde bulunan şeyleri hayata döndürmek bana keyif veriyor. Saatler kiminin dedesinden, kimisinin nenesinden kalmış oluyor. Onların içerisinde belli bir yaşanmışlık, belirli bir hatıra var. Onları hissetmek, yeniden kişilerin kullanacağı duruma getirmek bambaşka bir olay. Elimizde 1800’lerden günümüze kadar olan bütün saatlerin neredeyse büyük çoğunluğunun parçası var" diye konuştu.
Çocukluk yıllarında da saatlere ilgi duyan Özdemir, tamir videoları izlemeye başlama hikayesini ise "Sürekli saat kullanan bir insandım. Saat merakımdan dolayı elimde 50’den fazla saat vardı. Bir ay bir saat almazsam mutlaka önümüzdeki ay bir saat alıyordum. Bu şekilde birikti. Evde koyacak yer de kalmadı. Kiminin camı kırılıyor kimisinin ise kordonu kopuyordu. Kordon koptuğunda mutlaka yenisini takmanız lazım. Bu sefer ’neden ben kendim de yapmayayım’ dedim. İlk olarak gerekli malzemeleri alarak başladım" şeklinde anlattı.
SAĞLIK SEKTÖRÜNDEKİ HATIRALARINI UNUTAMIYOR
Sağlık sektöründe çalıştığı yıllardaki hatıralarını unutamadığına dikkat çeken Özdemir, hayatta tutmak için büyük çaba gösterdikleri bir hasta için 24 saat boyunca mücadele verdikleri günü şöyle anlattı: "24 saat boyunca bütün ekibin onunla ilgilenmesi o hastanın hayatını kurtardı ama toplamda tam 16 defa kalbi durdu. Ne yemek yiyebildik, ne uyuyabildik. 24 saat hiç durmadan o hastayla ilgilendik ve çok şükür o hasta kurtuldu. Hala da görüşüyoruz. Saatleri de bir hasta olarak düşünün. Onlar da bozuluyor. Nasıl insan vücuduna mikrop girdiği zaman hastalık oluşuyorsa saatlerde de belirli bir zaman sonra bakımsızlıktan dolayı çarklarında çapaklanma olur. Bunlar da saatin çalışmasını durdurur."
Yıllarca hizmet verdiği sağlık sektöründe, sağlık teknikerliğini bırakma sebebini de açıklayan Özdemir, "Artık vücut belirli bir yaşa geldikten sonra fazla yorgunluğu kaldırmıyor. Şimdiye kadar 23 yıl hizmet verdiğim sağlık mesleğimde hiçbir zaman iş yaparken gocunmadım ancak belirli bir müddet sonra bedenin de inzivaya çekilmesi gerekiyor. Daha rahat yapabileceğim bir iş grubu düşünerekten bu mesleği düşündüm ve icra etmeye karar verdim. Bizden sonra gelecek nesildeki arkadaşlara da tavsiye ederim. Çünkü saat mesleği şu anda körelmeye yüz tutmuş bir meslek, arkamızdan yetişenler yok. Bu mesleğe sahip çıksınlar" dedi. (İHA)
Bu içerik Hande Dağ tarafından yayına alınmıştır