Genellikle Türkiye, Kafkasya, İran, Rusya ve Orta Asya ülkelerinde kullanılan kalpak, tarihsel olarak çeşitli Türk topluluklarında yaygın olarak kullanılıyor. Samsun’un Ladik ilçesinde kalpak yapan Başusta, 6 yıl önce hobi olarak yapmaya başladığı Türk kalpaklarının yoğun ilgi gördüğünü söyledi. 2010 yılında belediyeden zabıta amiri olarak emekli olduktan sonra terzi olan eşine yardım etmeye başladığını ifade eden Başusta, “6 yıl önce de Türk kalpağına merak sardım. İlk etapta hobi olarak başladım. Talep görünce de satışını yapmaya başladım. Özellikle soğuk havalarda daha çok tercih ediliyor. Ayrıca şehir dışından gelen misafirler de hediye amaçlı alıyor. Şu an bölgemizde benden başka kalpak yapan yok” dedi.
Karadeniz’de tek kalpak diken kendisinin olduğunu belirten Kenan Başusta, “Gelenek ve göreneklerimizde Türk kalpağı çok eskiden gelen bir giysi olduğu için kaybolmasını, unutulmasını istemedik. İlk önce hobi olarak başladık. Ladik ilçemiz de soğuk bir yer olduğu için tercih edildi. Türk kalpağı doğuda da Kars’ta dikiliyor. Türk kalpaklarına kimisi Çerkez kalpağı diyor, kimisi de Rus kalpağı diyor. Kimi de Kuva-yi Milliye kalpağı olarak lanse ediyor. Bu kalpağı da Karadeniz bölgesinde bir tek ben dikiyorum” diye konuştu.
Soğukların gelmesiyle kalpak satışlarının arttığını ifade eden Kenan Başusta, “Kalpağa özellikle kışın rağbet var. Bu kalpak zevk meselesi olduğu için genelde Çerkez kökenli kardeşlerimiz istiyor. Folklor ekibinden ve okçulukta yarışan ekipler de istiyor. Kayı börkü, Selçuklu börkü kalpaklar yapıyoruz. Kalpakların üstlerini deriden, yanlarını da yapay kürkten yapıyoruz. Hakiki kürk kullanmıyoruz. Kalpaklarımızın dik durması için iç ve üst kısmında hakiki keçe var. Seri çalıştığımız zaman günde 20-25 kalpak yapabiliyoruz” diye konuştu. (DHA)