Piyasalarda haftalık strateji

Ocak ayının üçüncü haftasında borsalar yükselmeye devam ederken izlediğimiz 42 endeks içinde haftanın yıldızı yüzde 11 değer kazanan İMKB bankacılık endeksi oldu.

İMKB ‘nin diğer borsalara göre hayli ucuz kalması uluslararası fonları harekete geçirdi ve önceki çarşamba başlayan yabancı alışları geçen hafta boyunca devam ederek banka hisselerinin son iki yılın en sert yükselişini gerçekleştirmelerini sağladı.

Geçen hafta İtalya tahvil piyasasındaki olumlu gidişe dikkat çekerek “Biz bu cephedeki yumuşamayı çok önemsiyor ve faizlerdeki aşağı yönlü seyrin sürmesi durumunda borsaların sürpriz ve güçlü yükselişlere sahne olabileceğini düşünüyoruz“ görüşümüzü paylaşmıştık. 

Avrupa’da ülke bazında iflas risklerinin azaldığı algısının bir sonucu sayabileceğimiz bu eğilim geçen hafta devam etti. Ocak ayı içinde yüzde 7,20’ye yakın seyreden İtalya tahvil faizinde gerileme sürdü ve kapanış yüzde 6,24 seviyesinde gerçekleşti. İtalya tahvil piyasasında faizler geriledikçe dünya genelinde piyasalar bundan olumlu etkileniyor.    

Borsalar ve emtialarda (altın dahil) fiyatlar yükselirken euro değer kazanıyor, dolar değer kaybediyor. Ancak işler yoluna giriyor denirken her ne kadar piyasalar geçen hafta üzerinde durmasa da başka bir cephede tehlike işaretleri oluşmaya başladı.       

 

Yeni tehdit Portekiz
Kasım ayında yüzde 14 ‘e kadar tırmanan ve piyasaların sakinleşmesi ile geçen haftaya yüzde 12,3 seviyesinde perde açan Portekiz tahvil marketinde Yunanistan’ın neden olduğu gerilim faizin bu hafta yüzde 14,6 ‘ya tırmanmasına neden oldu.

Şimdilik aktörlerin dikkate almadığı bu faktör Yunanistan’ın yeni ödünler koparmaya çalıştığı süreç sarpa sararsa piyasalar tarafından bir risk başlığı olarak değerlendirilme ve olumlu havayı bozma riski taşıyor.   

Portekiz küçük bir ekonomi, zaten yardımla ayakta duruyor  ancak bu cephede tansiyonun yükselmesi komşu İspanya’da da tahvil faizinin haftayı yükselişle tamamlamasına neden oldu. Dünya genelinde pozitif havanın baskın olduğu kesitte İspanya’da faizin ibreyi yukarı çevirmiş olması bankalarının yüksek Portekiz riskinden kaynaklanıyor. 

Şu aşamada strateji önerilerimizde bir değişikliğe gitmesek de, bu cephede olan biteni İtalya kadar önem vererek izleyeceğiz.

Gündem FED, IMF ve İran
Piyasaların geçen hafta olumlu seyri sürdürmesinde IMF’in kaynaklarını arttırarak yangın durumunda müdahale olanaklarını yükseltme arzusu etkili oldu. Evet IMF ilave kaynak istiyor ancak parayı kimin vereceği şimdilik belirsiz. Hafta içinde bu konuya ilişkin açıklamalar piyasalar tarafından dikkatle izlenecek ve fiyatlar üzerinde etkili olacaktır.

Bu konuda somut gelişmeler kaydedilmesi göründüğü kadar kolay değil. İş para vermeye gelince ülkelerin bir anda çark ettiğine defalarca şahit olduk.

Dikkatle takip edilecek ikinci başlık ise ABD Merkez Bankasının perşembe-cuma gerçekleştireceği toplantı olacak. Aktörler FED’in ekonomiyi desteklemek amacı ile üçüncü parasal genişleme sinyali verebileceğini düşünüyor. Biz bu cepheden pozitif haber gelmesi olasılığını düşük buluyor, ABD Merkez Bankasının şarjöründeki mermiyi daha kritik zamanlara saklamasını bekliyoruz. FED kararları cuma günü Türkiye saati ile 21:15 de açıklanacak.

Son bir başlık da İran mesesli olacak. Bugün Avrupa Birliği İran’a ekonomik yaptırımlar konusunu karara bağlayacak, bu sürecin gerek petrol fiyatları üzerinde etkili olma ihtimali, gerek ise ABD-İran restleşmesine yeni bir boyut kazandırma olasılığı piyasalar adına önem taşıyor.    

 

Borsalarda yükseliş sürecek mi ?
Gündemin piyasalar için kötü haber üretme potansiyeli yüksek olsa da, marketlerde bardağın dolu tarafını görme eğilimi güçlü ve biz bu iyimserliğin bir süre daha devam etmesine daha yüksek olasılık veriyoruz.

Başka bir deyişle gelebilecek negatif haberler hafta boyunca aşağı yönlü salınımlara neden olsa da, biz aktörlerin sınırlı gerilemeleri alış fırsatı olarak değerlendirebileceği ve borsaların hacı yatmaz özelliği gösterebileceğini düşünüyoruz.   

Ancak dünya borsalarında yaşanan kısa vadeli yükseliş hareketinin potansiyeli ile ilgili olarak yukarı yönlü marjın yüksek olmadığı görüşündeyiz. 

Evet Alman modelinin benimsenmesi ve Avrupa’da ülkelerin günü kurtarmaktan öte herkesin ayağını yorganına göre uzatacağı bir mali disipline yönelmesi dikkate değer ve kutlanmayı hak eden bir gelişme.

Her ne kadar detaylar ortaya konmasa, ülke parlamentolarında bu konu onaylanmamış olsa da radikal bir adım ve su bu adrese doğru ilerliyor. Ancak mali disiplin tasarruf demek, tasarruf ise ekonomik aktivitenin irtifa kaybetmesi ( durgunluk ) anlamına geliyor. 

Bu nedenle biz 2012 ilk çeyrek itibarı ile dünya borsalarında yukarı yönlü marjının yüzde 3 – yüzde 7 arası getiriler vaat ettiği görüşünde olup Dax endeksinde 6.900, Dow Jones endeksinde 13.150 puanın üzerine çıkılmasını destekleyecek şartların henüz oluşmadığını düşünüyoruz.

Ancak bu görüşümüz yılın ilk çeyreği ile ilgili. 2012 yılına bütün olarak baktığımızda yılsonunda gerek Dow Jones gerek Dax endeksinde yeni zirvelere ulaşılması olasılığını yüksek buluyoruz.

İMKB‘de yukarı yönlü hareketin potansiyeli nedir?
Yukarıda soldaki grafik İMKB bankacılık endeksinin dolar bazında son 15 aydır içinde bulunduğu düşüş trendini, sağdaki grafik ise İMKB 100 endeksinin yine aynı dönemde her sıçrama gösterdiğinde satış yediği 21 haftalık ortalama ( bant içinde kırmızı noktalar ile çizili ) değeri ortaya koyuyor.

Her iki endekste teknik analiz yaklaşımına göre önemli bir dirence dayanarak geçen haftayı tamamladılar. Bu önemde dirençlerin bir çırpıda geçilmesi kolay değil.

Biz İMKB’nin bu hafta yatay bir eğilim göstererek söz konusu dirençleri yıpratması ama kırma girişimini önümüzdeki haftaya bırakması olasılığını daha yüksek görüyoruz.

Ancak yukarı yönlü seyre ilişkin olarak İMKB’de durum Dow Jones ve Dax’a göre farklı. Gerek gelişmiş gerek alternatifi konumundaki gelişen ülke borsalarına göre ucuz kalmış olması İstanbul Borsasının en büyük avantajı.

Bu nedenle biz İMKB ‘de yaşanan yükselişin kritik bir direnç olan 55,000 puanın ( önümüzdeki hafta ) geçilmesi sureti ile 57.500, hatta 60,000 puana kadar sürebileceği görüşündeyiz.